75.*

3.9K 215 62
                                    

Derin

Dikkatimi derse vermeye çalışsam da başaramıyordum. Gözü sürekli olarak bendeydi ve bu beni ister istemez geriyordu. Dersin ortalarına doğru daha fazla dayanamayıp koluma dokunduğunda nedenini kestiremediğim bir heyecanla ona döndüm. Öfkesinin bir gram bile azalmamış olması beni şaşırtmıştı. Yutkundum.

" Neredeydin? "

Fısıldayışı kulaklarıma ulaştığında gözlerim istemsizce hemen yan tarafımızda oturan Özgür'e kaydı. O da sırasına her zamanki gibi yayılarak oturmuştu ve gözleri bendeydi. Başını iki yana salladığında gözlerimi kaçırdım. Arabadayken beni, Merih'e hiçbir şey söylememem gerektiği hakkında uyarmıştı. Çünkü onun her şeyi yüzümüze gözümüze bulaştıracağımızdan endişe ediyordu ve haklı sayılırdı. Merih çok tezcanlı bir çocuktu. Özgür'le böyle bir anlaşma yaptığımızı duyduğunda muhtemelen bozmak için elinden geleni yapacaktı. Sorusunu tekrarladığında gözlerine diktim bakışlarımı.

" Özgür'leydim. "

Yüzü aniden asıldı ve benim başka bir şey söylemeden önüme döndüğümü görünce öfkeyle tekrarladı.

" Özgür'leydin.. "

Yalnızca birkaç dakika geçmişti ki koluma tekrar dokundu. Bir kez daha ona döndüğümde kaşları hala çatıktı. Oturduğu yerde bana yaklaştı ve fısıldadı.

" Ne işin var senin onunla? "

İşte şimdi tam sırası Derin. Her şeyin kilit noktası bu konuşmam olacaktı çünkü Merih'i başka türlü Özgür'e saldırmaktan alıkoyamayacağımı biliyordum. Gözlerimi sıcak kahvelerine diktim ve dudaklarımı yaladım. Yüzüme sinirli bir ifade yerleştirmeye çalışarak konuştum.

" Bana karışmayacağını söylemiştin. Ben neyi ne kadar bilmeni istersem o kadar bilecektin, arkadaş mı olmak istiyorsun? Öyleyse sözlerini tut Merih. "

Konuşma boyunca titreyen sesim sanki hiç dikkatini çekmemiş gibiydi. Sessizce baktı. Sadece baktı. Gözlerimi onunkilerden zorlukla ayırdığımda derin bir nefes aldım. Bunu yapmak zorundaydım. Bunu kendim için yapmak zorundaydım. Özür dilerim Merih.

***

Zil çaldığında herkes apar topar çantalarını toparlayıp sınıfı boşaltmaya başlamıştı. Bu haftanın son yazılısına girecektik ve ben öğle arasında entrikalar peşinde olduğumdan kitabın kapağını bile kaldırmamıştım. Neyse ki hocanın bir şekilde geçireceğinden emindim. Uyuşuk uyuşuk çantamı toparlamaya başladığımda Özgür'ün devasa bedeninin dibimde bitmesiyle dikkatimi ona verdim. Her zamanki ciddi ifadesiyle konuştu.

" A3'tesin. Başarılar. "

Teşekkür mırıldanıp çantama döndüğümde Merih'in bakışlarıyla çarpıştı bakışlarım. Burnundan soluyordu. Fakat ses çıkartamıyordu. Özgür'le aramızda neler olduğunu anlamaya çalışıyordu ve bu esnada bir hata yapıp benimle olan arkadaşlığını kaybetmekten çekiniyordu. Bu yüzden sadece susuyordu. Gözlerimi kaçırdım. Çok kısa sürecek Derin, diye avuttum kendimi. Okullar tatile girdiğinde bu kabus da bitecek.

***

Sınavdan çıktığımda son ders boş olduğu için herkes yavaş yavaş okulu terk ederken ben Kimya laboratuvarının yolunu tutmuştum. Merdivenlere yöneldiğimde Özgür'ün karşıma çıkmasıyla irkilerek durdum ve bakışlarımı yerden kaldırıp onunkilere diktim.

" Nereye? "

Etrafımızdan geçenlere sıkılgan bir bakış attığımda kolumu sıkıca kavrayıp beni köşeye çekti.

AYRIKOTUWhere stories live. Discover now