43.

5.1K 282 10
                                    

( Multimediada Derin var.)

Hazar

Banka geri döndüğümde onu orada göremeyince panikledim. Hızlı hızlı etrafımda göz gezdirirken seslenmeye başlamıştım.

" Derin! "

Ses gelmeyince daha da paniklemiştim. Kalbim deli gibi atarken uçurumun kenarına doğru ilerlemeye başladım. Kendini atmış olabilir miydi? Yapar mıydı? Zihnimi kemiren bu düşünceyi bir kenara itmeye çalıştım ama beni rahat bırakmıyordu. Uçurumun sonuna geldiğimde gözlerimle aşağıyı taradım ve büyük bir rahatlamayla saniyelerdir tuttuğum nefesimi dışarı bıraktım. Peki neredeydi bu kız? Elimdeki ilaçları cebime tıkarken koşmaya başladım. Kalbim resmen ağzımda atıyordu. Başına bir şey gelmiş olması ihtimali beynimi dürtüklemeye başlamıştı.

" Derinn!!! "

Bir süre koştuktan sonra durdum ve nefesimi düzene sokmaya çalıştım.

" DERİN! "

Etrafımda hızlıca göz gezdirdim bir ton ağaçtan başka bir şey yok.

" Kahretsin! Derin! "

Yeniden koşmaya başladığımda bir ses duydum ve olduğum yere çakıldım. Bir kız sesi.. Adımlarım sersem bir şekilde beni sesin kaynağına sürüklerken Derin görüş açıma girdi. Kaşlarım şaşkınlıkla yukarı kalkarken o ses bir kez daha geldi. Bir kahkaha... Omuzlarımı öne düşürdüğümde gözlerimi yumdum ve bedenimin gevşemesine izin verdim. Allah'ım. Ben kendini attığını düşünürken o.. Bir kahkaha daha attığında gözlerimi açtım.

" Derin. "

Sesimi duyunca irkilerek bana döndü ve salıncağı ayaklarıyla durdurmaya çalıştı.

" İlaçların.. "

Dedim cebimdeki ilaçları bitkin bir şekilde çıkartmaya çalışırken. Salıncaktan indi ve bana doğru gelmeye başladı.

" Başına bir şey geldi sandım. "

Dediğimde ilaçlarını uzatmıştım. Özür dileyen ürkek bir bakış gönderirken ilaçlarını aldı ben de diğer cebimden minik bir su şişesi çıkarttım...

Birlikte ağaçların arasında ilerlerken bana attığı kaçamak bakışları fark ediyordum. Bir ara gözlerini ayırmadan saniyelerce bakınca ona döndüm. Kirpiklerini kırpıştırarak başını çevirdi.

" Bir şey mi diyecektin? "

Başını hızla iki yana salladığında derin bir iç geçirdim.

" Derin? "

Yeniden bana baktığında yine o ürkek tavrına bürünmüştü.

" Seninle ilgili çok az şey biliyorum. "

Gülümsedim.

" Ben de seninle ilgili çok az şey biliyorum. "

Omuz silkti.

" Çünkü ben bu kadarım. "

Derken kollarını iki yana açmıştı.

" Eminim ki o kadarsındır. Şarkı söylediğini bile tesadüfen öğrendik başka yeteneklerin var mı? Gizlediğin? "

Dediğimde utanarak başını eğdi. Kollarını indirirken ellerini ceplerine sokmuştu.

" Hey, utanman için söylemedim. "

Tepki vermeyince devam ettim.

" Peki o zaman şöyle yapalım. Seninle bir soru cevap oyunu oynayalım. Sırayla birbirimize sorular sorup soruları cevaplayalım? "

AYRIKOTUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin