SEKSEN ALTINCI BÖLÜM

6.5K 774 142
                                    

Tam iki haftadır dönüşümlü olarak Raiden ve Deick'le birlikte, sıkı bir çalışmanın içerisindeydik. İkizim bana nefes aldırmıyordu, saatlerce kendisiyle çalıştığım yetmiyormuş gibi, ara verdiğimiz anda Deick'i devreye sokup kaldığımız yerden devam etmemiz gerektiğini söyleyip duruyordu.

Tüm bu zaman boyunca kendimle baş başa kalabildiğim tek bir dakika bile kalmıyor desem, sanırım yalan söylemiş olmam. Sabahın erken saatlerinde başlayıp gece yarılarına dek durmaksızın, sürekli artan bir tempoyla egzersiz yapıyorduk.

Özel hayat diye bir kavram yoktu artık benim için. Çünkü bunu yaşayabileceğim kadar vaktim yoktu.

Bu sabah da uyandığımda, aynadaki yansımamı izlerken hayretle aralanmıştı dudaklarım. Bir insanın on dört - on beş gün içerisinde bu kadar değişime uğraması nasıl mümkün olurdu? Tamam, kabul ediyorum, oldum olası zayıf, narin bir insandım ama şimdiki hâlim göz önüne alınınca, bunu tek bir cümleyle açıklayabiliyordum: Resmen iğne ipliğe dönmüştüm!

Kapımın çalınmasıyla birlikte kendimi inceleme faslına bir son verdim ve bu kez kardeşimin mi, yoksa en yakın arkadaşımın mı beni eğitim alanına götürmek için hazır olduğunu anlamak maksadıyla kapıyı açtım.

Her ikisi de sırıtan ifadeleriyle bana bakıyorlardı.

"Günaydın kardeşim, nasılsın bakalım?"

Raiden'ın ondan pek beklenmeyecek şen şakrak sesine nasıl bir tepki vermem gerektiğini bilmediğimden bakışlarımı Deick'e çevirdim.

"İyiyim. İkinizin birden ziyaretime gelmesini neye borçluyum acaba?"

"Bugün ilk kez üçlü olarak çalışacağız. Önce burada, kapalı alanda, daha sonra da açık havaya çıkıp çalışmalarımıza devam edeceğiz."

"Hımm. Tamam."

Başka söyleyecek bir şeyim yoktu. Kendimi komutlarla çalışan mekanik bir robot gibi hissediyordum. Raiden ne derse o oluyordu. Bazen aşırı hırsı ve istediği oluncaya kadar takındığı bencillik maskesinden nefret ediyordum lâkin düşününce, bunu yalnızca kendisi için değil halkımızın bütünü için istiyordu ve ben de bu yüzden ses çıkarmıyordum.

Bodrum katındaki çalışma yerimize gittiğimizde, birbirine bakacak şekilde üç koltuğun yerleştirilmiş olduğunu gördüm. Raiden hemen birine yerleşti ve beni de yanına çağırdı. Deick de boşta kalan son koltuğa oturunca neler plânladığını öğrenmek için ikizime baktım.

"İki haftadır telepati yöntemiyle seninle iletişim kurmaya çalışıyoruz. Sana gönderdiğim bütün görüntüleri başarıyla algıladın kardeşim. Bundan yana bir sıkıntımız kalmadı artık.

Ama bugün daha farklı bir yol deneyeceğiz. Üç kişi olarak transfer çalışması yapmaya çalışacağız.

Yani, benden aldığın görüntüleri Deick'e aktarmanı istiyorum. Bakalım başarılı olacak mıyız?"

"Bunun bize ne faydası olacak Raiden?"

"Tahmin edebileceğinden de fazla yararı olacak Raine. Eğer bu birkaç aşamalı olayı gerçekleştirebilirsek, zihin yoluyla Rhilinler'e ulaşman için bir şansımız olacak. Onlara istediğin şeyi gösterebileceksin.

Sadece kendini inandırman yeterli olacak. Sen inandığın müddetçe, onlar da inanacaklar."

Kısık gözlerim hem onun, hem de Deick'in üzerinde gidip geldi.

"Onlara gerçek olmayan şeyleri göstermemi istiyorsun yani?"

"Eh, biraz öyle. Korkmaları lâzım sevgili kardeşim. Korku bir insana her şeyi yaptırabilir. Onlara ne kadar zavallı bir durumda olduklarını gösterebilirsin. Hatta buraya gelmeyi başarıp savaş açabilirlerse, sen aralarından birkaç tanesine bambaşka bir savaş tablosunu aktarabilirsin.

KUSURSUZ #1- Yeniden Doğuş  (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin