Bölüm 79

7K 661 49
                                    

Milyonlarca cüce canlı canlı Abra tarafından yenmişti. Abra'nın bastığı toprak cüce kanıyla kıpkırmızı olmuştu. Hatta o kadar fazla kan vardı ki, toprak bir süre sonra kanı emememiş ve ırmak gibi akmıştı. Başkentteki cüceler dehşet içinde kalmışlardı. İmparator'a bu olay söylendiği zaman inanamamış ve hızla surlara gelerek ejderhanın halkını canlı canlı yediğine şahit olmuştu. Abra ağzındaki cüceleri her yuttuğunda Akira ve 100 Myrmidon askeri cüceleri ona fırlatıyordu. Milyonlarca cüce, Abra'nın o yeme hızıyla birlikte sadece 4 saatte bitmişti. Bu sırada bir çok kez başkentten saldırı olmuştu fakat şehri kuşatan Myrmidon askerleri tüm saldırıları etkisiz hale getirmiş, hücum eden cüceleri de esir ederek Abra'nın midesine göndermişlerdi. Esir cüceler bittikten sonra Akira'nın aynı emri vermesi üzerine başkentteki herkes canlı yakalanmıştı ve şuan önünde sakalsız İmparator Joe diz çökmüştü ve nefret saçan gözlerle kendisine bakıyordu.

''Bana karşı nefretle dolman yanlış bir şey Joe. İmparatorluğu kurduğum zaman size arkadaşça bir tavır sergilemiştim. Siz dört aptal generallerimi öldürmeseniz kıtadaki soyunuzu kurutmayacaktım. Yani bu olayların tüm sorumlusu dört imparator!''

Akira, hala bu aptalların sanki haklıymışlarcasına kendisine nasıl nefret ile baktıklarını anlayamıyordu. Tabii ki de kıtayı ele geçirme düşüncesi vardı. Fakat dört ırkında soyunu kurutma gibi bir amacı yoktu.

''Akira.. Bizi yok edebilirsin fakat koruyucu tanrılarımızı nasıl alt edeceksin? Sen bizi yok ederken onların dikkatini üstüne çektin!''

Joe bunu söylerken ciddiydi. Her ırkın koruyucu tanrısı vardı. Bu tanrılar korudukları ırkın asla tükenmemesini sağlamakla görevlendirilmişti. Fakat Joe'nin unuttuğu bir şey vardı. Akira Tanrıların Tanrısı Kaos'un varisiydi.

''Hah! Koruyucu tanrılarmış. Ben Kaos'un Varisiyim, Joe. Tanrılar ile Titanlar arasındaki savaşa en büyük etki edecek kişiyim. Ustam onlara bana 220 yıl saldıramayacaklarını belirtti. Yani şuan senin koruyucu tanrın sadece bizi izleyebilirler! Hahaha...''

Joe duydukları karşısında şaşkınlığa uğramıştı. Kaos, kendi soyunu imparator yapan kişiydi. Eski yazıtlarda soyundan geldiği Eitnir bunu belirtmişti, hatta varise karşı saygısızlık yapmamaları gerektiği cücelerin değişmez kanunu gibiydi. Joe bu duydukları karşısında ağzını bile açamadan Akira, onu boynundan yakalayıp Abra'nın açık ağzına fırlattı.
-------------------------------------------------------------------------------------------------

Orklar... Irklar arasında savaşı en çok seven topluluk. 3 imparatorluk ile sürekli çatışma halindeydiler. Bunun sebebi ise hem savaşı çok sevmeleri hem de diğer ırkları yemek olarak görüyorlardı. Fakat şuan kıtada sadece kendi ırkları kalmıştı. Neredeyse 2 ayda 3 imparatorluk yok edilmiş geriye bir iz bile kalmamıştı. Üstelik bunu sadece bir kişi yapmıştı. Akira! Krallıkları ele geçirirken yaptığı savaşlarla bir çok unvan kazanmıştı. Savaş Manyağı, Savaş Lordu en sonunda ise Ölüm Lordu..

Orklar göçebe gibi yaşadıkları için belirli bir şehirleri yoktu. Eğer savaşa gideceklerse orklar birlikte giderler, asla bir yere yerleşmezlerdi. Bu zorlu hayat sayesinde savaş konusunda oldukça tecrübeli olmuşlardı. Fakat bu konuda ne kadar tecrübeleri olsa da karşılarındaki düşmanı yenemeyeceklerini biliyorlardı. Akira'nın diğer ırkları nasıl yok ettiğini hepsi duymuşlardı. Cüce başkentine elf parçaları atmalarından rahatsız olmamışlardı fakat cüceleri canlı canlı yedirmelerine ne demeli? Nasıl bir psikopat bunu yapabilirdi ki?

Yaklaşık 2 aydır Akira onları rahat bırakmıştı. Ork topluluğunu takip eden Myrmidon ise Akira'nın emriyle onlara saldırmamış ve sadece takip etmişti. Ork imparatoru da dahil Myrmidon'un kendilerini takip etmesini engellemek için ona saldırsalar da Myrmidon sadece saldırılardan sıyrılarak görevine devam ediyordu. Akira cüceleri yok ettikten sonra bir hafta boyunca bekledi. Bu sırada Orkların  fark edemeyecekleri bir ablukaya alarak kaçmalarını engellemişti. Bugün ise büyük gündü! Ork ırkı savaşı çok sevdiği için büyük bir ihtimalle meydan savaşı olacaktı. Tabii ki de yenecekti. Sonuçta unvanlı alemlere giriş yapmıştı ve bu kıtada en fazla Jigoku aleminde kişiler vardı. 

''Dört generalimin ölümünün bu sonuçlara yol açacağını hiç düşünmediniz değil mi? 27 Yılda benim nasıl bir kişi olduğumu unutmuşsunuz! Skyra, senin yaptığın bir aptallık yüzünden ırkınıda yok olmaya mahkum ettin! Size istediğinizi vereceğim, büyük bir meydan savaşı. Bakalım neler yapacaksınız!?''

Orkları takip eden Myrmidon, tam bir hafta geçtikten sonra bunları söyledi. Daha önce hiç konuşmadığı için altındaki tüm orklar ona doğru şaşkınlıkla bakmaya başladılar. Skyra ise öfkeyle bakıyordu. Bu belayı halkının başına kendisinin sardığını biliyordu. Fakat dört tane generalin kendisinden daha güçlü olmasını hazmedememişti. Üstelik eskiden askeri olan birisinin kendisinden daha güçlü olmasını hiç mi hiç hazmedemezdi. 

''Demek meydan savaşı yapacağız? Sen söylemesen bile bunu yapacaktık seni böcek!''

Halkının karşısında kendinden emin olmalıydı. Bu yüzden her ne kadar korksa da kibirli bir şekilde bunları söylemişti. Myrmidon ise cevap vermeden sadece uçmaya devam etmişti. Akira' Myrmidon sayesinde orada neler olup bittiğini biliyordu. Skyra'nın dediklerini duyunca sadece gülümseyerek,

''Usta sana kimsenin onuru ile oynamayacağıma söz verdim. Ama bu aptalları öyle bir aşağılayacağım ki, öldükten sonra bile bana lanet okuyacaklar.''

Akira bu katletmelerini yaparken her zaman ustasına bir sakıncası var mı diye sormayı ihmal etmiyordu. Fakat bu sefer bu soruyu sormadan direk ne yapacağını söylemişti. Azog ustasından sonra tanıdığı en iyi savaşçıydı. Tecrübesi ile bir çok savaşı kontrol etmişti ve dört generali içinde en hızlı savaş kazanan kişiydi. İşte bu yüzden hepsinin onuruyla oynayacaktı ve basit birer kukla gibi yenilmelerini sağlayacaktı. 

'''Bu işe karışmayacağım Akira, istediğini yapabilirsin.''

Kaos, Akira'nın generallerini ne kadar önemsediği biliyordu. Sonuçta ilk arkadaşları onlardı. İlk tanıştıklarında köleleriydi fakat onlar eşitiymiş gibi davranmış, yeterince güçlendiklerinde özgür bırakmış ve sadakatlerini kazanmıştı. 

Akira, ustasının dediklerinden sonra elini aşağıya indirdi ve yanındaki Myrmidon'lardan başlayarak tüm askerleri hızla ileriye atılıp orkların üzerine gitmeye başladılar.

------------------------------------------------------------------------------------------------

Skyra önlerinde bir anda beliren milyonlarca kişiyi görünce dehşete düşmüştü. 2 bin yıllık hayatında binlerce savaşa girmişti fakat daha önce kendisinin fark edemeyeceği bir hızda önünde beliren bir orduyla hiç karşılaşmamıştı. Bunun anlamı bu kişilerin kendisinde en az bir alem üstte olmasıydı. Milyonlarca askerin önünden bir kişi ona doğru yürümeye başladı. Bu kişiyi ilk başta tanımasa da, daha sonra hafızasının derin noktasından bir görüntü geldi. Daha önce sadece bir kere gördüğü Akira'ydı! Skyra yanında korumalarıyla, kendisine doğru yavaş adımlar atan Akira'ya doğru yürümeye başladı. İki tarafta ortada buluştuğunda Akira, Skyra ve korumalarına bakarak,

''Irkına tanrılara yalvarmaları için 1 hafta verdim Skyra. Umarım bu fırsatı değerlendirmişlerdir. Sonuçta bu gün seni ve ırkını bu kıtadan sildiğimde bir daha kimse buraya gelemeyecek. Arkanızdan da dua edecek kimse kalmayacak.''

Akira bu dediklerinde ciddiydi. 3 ırkı gözlerini kırpmadan yok etmişti. Orklarında sonu farklı olmayacaktı. 

''Bizimle daha önce savaşmadın Akira. Arkandaki orduya güvenerek böyle konuşuyorsun, fakat ben ve korumalarıma karşı tek başına savaşsan bu laflarını sana yediririz. ''

Skyra, Akira'nın askerleri sayesinde ırkları imha ettiğini düşünüyordu. Eğer onu tek başına karşı savaşmaya ikna ederse yenebileceklerinden emindi. Akira, Skyra'nın amacını anlamıştı ama daha gücünü ona göstermediği için böyle konuştuğunu biliyordu. 

''Hahaha.. Kendinizden bu kadar eminseniz neden olmasın? Düello teklifinizi kabul ediyorum. Beşinize karşı ben. Bakalım bana ne kadar dayanabileceksiniz?''





Kaos'un Varisi 1-2Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang