Bölüm 135

4.8K 435 28
                                    

Elza'nın yenilenen vücudu ile daha rahat ettiği, su götürmez bir gerçekti. Fakat bu yaraları iyileştirmek için neden böyle bir uygulama yapması gerektiğini anlamamıştı. Vücudunun salt iyileştirme hızı yeterli olmalıydı. Fakat bu yaralar için işe yaramamıştı. 

''5 dakikan doldu. Nasıl tırmanacaksın?''

Kyo, Elza'nın ne yapacağını anladığını düşünüyordu. Ona sadece kontrollü yıldız enerjisi ile iyileşecek yaralar vermişti. Korkusundan kendisini yıldız enerjisi ile kaplamasını sağlamıştı. Bir aptal bile artık bu vadinin üstüne nasıl çıkacağını anlardı.

Elza, kendisine soru soran Kyo'ya baktı. Buna ne diyeceğini merak ediyordu. Yaratık mı? Yoksa bir insan mı? onu bile bilmiyordu. Fakat güçlü olduğu su götürmezdi. Havada, Elza'nın algısının içinde olmasına rağmen, o konuşana kadar Elza onu fark etmemişti bile. Kısa süre düşündükten sonra Elza karar verdi. En azından bulunduğu alemin gücünü kullanabilse, ufak bir zıplayışla bile oraya çıkabilirdi. Ama bunu düşündüğü anda vücudunda bir uyuşukluk oluştu. Elza ne olduğunu anlayamasa da, gitgide artan uyuşukluk onun uykusunu getirirken, bu düşünceden vazgeçtiği anda yine dinç bir vücuda sahip oldu. 

''Hükümdarımız senin vücudunun salt gücünü ve yıldız enerjini kullanmanı istiyor. Eğer onun kararını uygulamazsan, vücudun uyuşacak, bunda ısrar edersen uyku durumuna gireceksin. Ve burada uyuduğun anda, denizdeki yaratıklar seni öldürecek. Şimdi bana nasıl tırmanacağını söyle.''

Elza, yukarıdaki canlının kendisine yaptığı açıklamayı sindirmek için bir süre beklemesi gerekti. Akira onu gerçekten zorlamak istemiş olmalıydı. Elementlerini, aleminin gücünü yok etmişti. Sadece yıldız enerjisi ve vücudunun salt gücünü kullanarak, nasıl bu vadiyi tırmanacaktı ki!? Fakat bunu düşünürken, Akira'nın onu yalnız bırakmadan önce dediği şey aklına geldi. Yıldız enerjisini cisimleştirerek bir silah yapmasını istemişti. Tabii Elza bunu başaramamıştı. Fakat Akira, asla boş konuşmazdı. En azından şuan ki Akira konuşmazdı. 

Elza bu isteğin onun için bir ipucu olduğunu düşünüyordu. 

''Bana biraz süre verebilir misin?''

Kyo'ya bakarak bunu söylemişti. Aklındaki fikir doğruysa, kendisiyle bunun için gurur duyabilir ve bu kaya tırmanışı çok daha kolay olabilirdi. 

Kyo, kendisinden emin olan Elza'ya bakarken, onun aklına bir fikir geldiğini anladı. 

''5 dakika sonra bu vadi duvarını tırmanacaksın.''

Kyo bunu söyledikten sonra beklemeye başladı. Elza ise bu 5 dakikanın çok kısa bir süre olduğunu bilse de, şimdi yapacağı şey için belki de yeterliydi. Ellerini birbirlerine yaklaştırarak, kendisini şuan bulunduğu yerden soyutlamaya çalıştı. Bu iş konsantrasyon istiyordu. Bir öncekinden çok daha fazla artan GÜM sesini, dalgaların kıyıya ve kayalıklara vururken çıkan o sesi, yaratıkların çıkardıkları uğultu ve çığlıkları umursamadı. Rüzgar eserken tenine değdiğindeki o hissi unuttu. Güneşin parlaklığını umursamadı. Islak toprağın o tatlı kokusu kayboldu. Elza gözlerini kapatırken, yıldız enerjisini ellerinin arasına yönlendirdi. İlk başta hiçbir şey istemese de, gözlerini kapalı tutmaya devam etti. Bir süre sonra ellerinde bir ağırlık hissettiğinde yavaşça gözlerini açtı. Elza, sevinçten ses bile çıkaramıyor, olduğu yerde zıplayıp duruyordu. Elinde iki tane ucu sivri kazık belirmişti! Üstelik bunu kendisi yapmıştı. Normal maddeden oluşmamıştı, saf yıldız enerjisinden oluşmuştu! Bu yüzden şeffaf bir renkte olsa da, oldukça sağlam olduklarını biliyordu.

''Bu kazıklarla tırmanacağım!''

Elza, yukarıya bakıp bunu söyledi. Sesinin duyduğu heyecan yüzünden yüksek çıktığını fark etse de, iş işten geçmişti. Kyo ise hayretle Elza'nın elindeki kazıklara bakıyordu. Bir ölümlünün yıldız enerjisinden eşya yarattığına inanamıyordu. Kendi kendine,

Kaos'un Varisi 1-2Where stories live. Discover now