Bölüm 29

7.8K 771 36
                                    

''Dediklerini kanıtlayabilir misin?''

Akira, bunun doğru olmadığını düşünüyordu. Çünkü hem Kral Elfward onu krallığa bağlamak için kızıyla evlenmesini teklif etmişti, hemde bu adam Kral Elfward'ın seviyesinden daha yukarıdaydı. Bu işte bir tuhaflık olduğunu çoktan anlamıştı. Cuci'nin aslında zaman kazanmaya çalıştığını anlamıştı.

''Ben daha önce hiç bir müşterimden kanıt istemedim. Onun için şuan kanıtlayamam fakat istersen Kral Elfward'ı gizlice dinleyince anlarsın.''

Cuci bunları söylerken gözleri bir an için Akira'nın arkasına sabitlenmişti. Akira, arkasından kendisine yaklaşan birisi olduğunu anladı ve sağ ayağını yere hafifçe vurdu. Ayağını vurmasıyla bulunduğu yerden arkasına doğru genişleyen toprak kazıklar ortaya çıkıyordu. Arkasındaki delme sesini duyunca Akira haklı olduğunu anlamıştı. Cuci'nin ise gözleri fal taşı gibi açılmıştı, Akira'nın arkasındaki kişiyi bakmadan öldürmesinden bayağı korkmuştu. Cuci, Akira'nın gözlerine baktığında ise kötü şeyler olacağını anlamıştı. Hızlıca kendisine başarısız olması durumunda,  verilen kristali hızlıca yuttu. Akira bunu gördüğünde tepki bile verememişti. Bir saniye sonra Cuci'nin bedeninde tuhaf şişmeler gözükmeye başladı. Cuci çektiği acıyla çığlıklar atarken artık şişmeye daha fazla dayanamayan beden etrafa bir çok parçacık saçarak patladı. Akira üstündeki dört katman element ile bu parçacıklardan korunmuştu. Ölüm Ormanına gitmeden önce bu işin arkasında kimin olduğunu bulmak için daha önce aldığı iletişim aracıyla Giges'le iletişime geçti.

''Giges, kendisine Cuci diyen birisi ve grubu bana saldırdı. İşi vereninse Kral Elfward olduğunu söyledi.''

Giges, suikastçıların merkezinde arkadaşlarıyla otururken birden irkilerek,

''İyi misiniz efendim?''

Akira, Giges'in endişesinden memnun bir halde

''Evet, evet iyiyim. Bana bu olayı araştırabilir misin?''

''Tabii araştırırım efendim. Yalnız adamı bana tarif eder misiniz?''

''Hımm bu imkansız. Daha yeni intihar etti. Tuhaf bir kristal parçası yutup bedeni patladı.''

Giges, ilk defa böyle bir şey duyuyordu. 

''Efendi Akira, bunu araştıracağım.''

''Peki Giges. Ben Ölüm Ormanına gidiyorum, bana sonucu bulduğunda haber verirsin. Eğer iş büyürse grubu toplayıp öyle git. İşi tamamıyla senin ellerine bırakıyorum Giges.''

dedikten sonra Akira çekirdek avlama için Ölüm Ormanına doğru yola çıktı. Giges ise doğruca merkezde bilgi satan yere gitti. Burada tüm krallık bilgileri bulunuyordu. Yalnız herkes bilgiye karşı para ödemek zorundaydı. Giges girdiğinde, bir tezgahtar

''Oooo.. Demek Giges'in  de yolu buraya düştü? Sanırım dünya yok olacak! Hahahaha...''

Bunu duyan herkes kıkır kıkır gülmüştü. Giges eskiden beri buraya hiç gelmezdi. 

''Kapa çeneni! Eğer bir dostum istemeseydi buraya gelmezdim bile. Benim için önemli bir bilgi istiyorum. Ne kadar ayrıntılı anlatırsanız o kadar yüksek para vereceğim.''

Giges, son bir yıl içinde Suikastçilere büyük yatırımlar yapmıştı. Eğer yüksek para diyorsa en az 10 mavi altından bahsediyor olmalıydı. Tezgahtar hemen iş tavrını takınıp,

'' Benimle gel. Bilgi Odasına gitmeliyiz.''

diyerek Giges'i özel yapılmış bir odaya götürdü. Bu odanın duvarlarına bir çok rün yapılmıştı. Bu sayede içeride konuşulanlar asla dışarıya çıkmıyordu.  

Kaos'un Varisi 1-2Where stories live. Discover now