Bölüm 55

7.6K 671 63
                                    

         Bu cümleleri duyan halk o kadar şaşırmışlardı ki, hiç bir yerden ses gelmiyordu. Akira diyeceklerini dedikten sonra arkasına bakmadan sarayın içine doğru yürüdü. İçeride ise generalleri ve Ra kendisine şaşkınlıkla bakıyordu.

''Sözümü her zaman tutarım. Artık imparatorluğa sahipsin. Ustamın isteği üzerine buradan ayrılacağım.''

   Ra, Akira'dan sadece krallık istemişti. Fakat karşısındaki çocuk ona imparatorluk vermişti. Hiçbir şey söylemeden direk önünde eğildi. Generalleri ise bir tuhaf olmuştu. Azog, Samira, Giges ve Lamalas bu isteğin mantıksız olduğunu düşünüyorlardı. Sonuçta o kadar savaş sonrasında bu imparatorluk yeniden kurulmuştu. Lamalas kendisini toplayarak,

''Efendim, eğer sakıncası yoksa generalleriniz olarak bizde sizinle gelelim.''

 Akira bu isteğe şaşırmamıştı. Fakat gideceği yer onlara göre hiç uygun değildi. 

''Hahaha.. Siz bu imparatorluğun generallerisiniz. Ra'ya yardım etmeniz lazım. Hem temelli gitmiyorum. Geri geldiğimde bu imparatorluğun yerinde olması lazım. Ben geri geldiğimde hepiniz en azından Jigoku Alemi 5-6. seviyesinde olacaksınız. Daha sonra kıtayı ele geçireceğiz.''

dedikten sonra generallerinin arkasında bekleyen öğrencilere öldürme arzusunu bırakarak,

''Sizin gibi aptallarda Tengoku Alemine girecek. Biriniz bile giremezse onun soyunu kuruturum. ANLADINIZ MI!?''

Öğrenciler hissettikleri muazzam öldürme arzusu ile dehşete düşmüşlerdi. Karşılarındaki gerçek imparatora sonuçta boşuna Ölüm Lordu unvanı verilmemişti. 

''Ortaklarımıda burada bırakacağım. Onlarla özel olarak konuşacağım. Size dediklerimi sakın unutmayın. Ben geri geldiğimde bu kıtayı ele geçireceğiz. İmparatorluğu güçlendirin!''

dedikten sonra Chiji Aleminin avantajlarını kullanarak hızla şehirden uzaklaştı. Bir adımda neredeyse 10 kilometre gidiyordu. Yaklaşık 250 kilometre gittikten sonra açık arazide durup ortaklarını çağırdı. Yaklaşık 5 dakika sonra Abra, Ruin ve Minos yanında belirmişti. Abra her zamanki gibi çok güçlü görülüyordu. Fakat asıl değişenler Ruin ve Minos'tu. Ruin kendi başına güçlenebilecek seviyeye gelmişti. Kunshu Alemi 5. seviyeye çıkmıştı. Vücudunda çok fazla değişiklik yoktu. Gözlerindeki kırmızılık parlaklaşmıştı. Boynundaki rün tarzı işaretler mavi ışıklar saçıyordu. Minos'u ise Akira ilk ortakları gibi başlangıçta desteklemişti. Azog'un getirdiği Jigoku Alemi çekirdekleri ile formasyona sokmuştu ve seviyesini arttırmıştı. Şuan Jigoku Alemi 1. seviyedeydi. Samira'ya Minos için güzel bir balta yaptırmıştı. En değerli metalleri adamantium ve elmas karışımı bir materyal ile yapmışlardı. Akira bu silaha bizzat ustasından öğrendiği şekilde rün yaparak çok güçlü bir silah olmasını sağlamıştı.

  ''Üçünüzde benim nereye gideceğimi biliyorsunuz. Sizide yanımda götürmek istiyorum fakat orası sizin için uygun değil. Uzun bir süre yanınızda olmayacağım Abra, Ruin ve Minos. Ben gelene kadar hepiniz birlikte dolaşacaksınız. Abra grubun en güçlüsü sensin. Yani ikisinide sen koruyacaksın. Ben gelene kadar gelişin. Hepiniz en azından Rida Alemine girsin. Anlaştık mı?''

  Ortakları konuşamıyordu fakat kendisini anlayabildiklerini biliyordu. Fakat canavarlar her seviyelerinde gittikçe zeka seviyeleri daha fazla artıyordu. Kötei Alemine giren canavarların konuşma yeteneği kazandıklarını biliyordu. Üçünüde yolladıktan sonra,

''Usta artık hazırım.''

''O zaman gidelim.''

Kaos bunu dedikten sonra Akira'nın önünde kapkara bir yarık açtı. Akira hiç beklemeden yarığın içine dalarak yeni maceralara ilk adımını atmış oldu. 

Kaos'un Varisi 1-2Where stories live. Discover now