Bölüm 147

4.6K 399 19
                                    

Elza sonunda Yıldız Bölgesinde rahatça hareket edebiliyordu. 10 gündür her saatte artan yoğun baskı, onu zorlamıştı. Fakat bu zorlamalar, onun yıldız enerjisine olan yatkınlığını oldukça arttırmıştı. Yaratıcı yolunda ilerleyen birisi için en önemli şey, yıldız enerjisine olan yatkınlığıydı. Bu nedenle bu baskılar, Elza için oldukça faydalı olmuştu. Ve bugün eğitimi bitiyordu. Artık Element Bölgesi için hazırdı.

''Elza, gerçekten yaratıcı yolunda ilerlemen muazzam derecede mükemmel. Seni aramızda görmek için sabırsızlanıyorum.''

Kyo, Elza'yı kendi öğrencisi olarak görüyordu. Tamam Hükümdarı onu eğitmeye başlamıştı, ama yaratıcı yolunda ilerleyen Kyo'ya emanet etmemiş miydi? Bu yüzden Elza'nın gelişimine katkıda bulunmak için gereğinden fazla baskı kurmuştu. Ve Elza'da onun yüzünü kara çıkarmayarak bu baskıdan bile kurtulmuştu.

''Teşekkür ederim Kyo.''

Elza'da Kyo'ya karşı yakınlık hissediyordu. Tamam çok sert olabilirdi. Hatalarının karşısında onu acımasızca cezalandırmıştı. Fakat başarıları ile onu bilgi ile ödüllendirmişti. Tuhaf bir kişi olsa da, onun güçlenmesini sağlamıştı. Hem Akira'nın ortağının normal olma ihtimali var mıydı ki?

''Şimdi senin son sınavından önce yaşayacağın bölgeye götüreceğim.''

Kyo elini salladığı anda Elza kendisini başka bir yerde buldu.

---------------------------------------------------------

Grey ''Güneşin Lanetini'' bitirerek, yıldız enerjisinin yeniden dolmasını sağlıyordu. Bu sırada Ölümsüz'ler de bunu fark ettiğinden dolayı hıla onu öldürmek için çalışıyorlardı. Savaş ise yukarıda oturmuş kendisini izliyordu.

''Yok Eden Dalga!''

Poseidon üç başlı yabasını yere sapladığı anda arkasında devasa bir su dalgası belirdi. Üstelik hiçbir yerde su yoktu! Buda Poseidon'un elementine olan yatkınlığını gösteriyordu.

Grey eğer bu dalga ona çarparsa büyük bir hasar alacağını anlamıştı. Bu yüzden yine aynı büyüyü devreye sokmak zorundaydı.

''Güneşin Laneti!''

Artık çevresindeki laneti hissedebiliyordu. Tamamen değil ama yine de bir lanet olduğunu anlayabilecek kadar tanımıştı büyüsünü.

Poseidon'un büyüsü kendisine 3 metre yaklaştığı anda ikiye bölünerek yoluna devam etti. Şuan için bu büyüyü sadece 15 saniye kullanabiliyordu. İşte bu yüzden hızlı bir şekilde ileri atılan Grey, büyüsü yüzünden hareketsiz kalan Poseidon'un yanına ulaştı. Aynı Atlas'ın öldüğü gibi Poseidon'da bir anda yok olmuştu.

"Geriye 9 tane kaldı. Grey oyalanmayı bırak. Tamamen oynuyorsun."

Grey ilk iki tanrıyı öldürdükten sonra 3.yü 9 gün sonra öldürebilmişti. Yıldız enerjisi tamamen dolmadan bu büyüyü kullanamıyordu ki!

"Peki efendim."

Fakat bu yaptıkları Savaş'ı hiç memnun etmiyordu. Bu yüzden daha hızlı olmalıydı.

-----------------------------------------------------------

Akira yanında beliren kalbi umursamadan mührü zayıflamaya devam ediyordu. Tam tamına 10 gün olmuştu, bu işleme başlayalı. Tamı tamına 10 gün. Bu işlemi yavaşça yaptığı için çok fazla zaman kaybetmişti. Ama bu kaybettiği zaman Hemera için olduğundan dolayı en ufak bir pişmanlık duymuyordu. Sonuçta kaybettiği zamanı nasıl telafi edeceğini biliyordu. Bu onun için sağlıklı bir yöntem olmasa da, yapabileceği bir şey yoktu. Fakat asıl mesele, Nyx'in mührüydü. Kaos çok çakalca davranmıştı. Kızına yerleştirdiği mühür Akira için oldukça tehlikeli bir konuya neden olacaktı. Nyx, mührü bozan kişiden etkilenecekti. Cinsel veya duygusal olduğunu bilmiyordu. Fakat Hemera'nın çıldırıp ne yaptığını hatırlıyordu. Kendisini çok kıskanıyordu. Akira mührü çözerken kendi kendine sürekli

Kaos'un Varisi 1-2Where stories live. Discover now