Bölüm 10

9.4K 771 6
                                    

'' Efendi Akira, bildiğim tüm hava element büyülerini yapabiliyorsunuz! Size daha fazla ne öğretebilirim bilmiyorum.''
Lamalas yerde otururken üzgün bir ifadeyle bunları söyledi. Üzüldüğü şey ise 6 yaşındaki bir çocuğun gösterdiği tüm büyüleri yapabilmesiydi. Artık o kadar umutsuzluğa düşmüştüki kendi kendine
''300 yıllık yaşantımda hiçbirşey öğrenememişim.''
diye düşünmeye başlamıştı.
''Seni doğayı kavrama konusunda eğitsin.''
Akira zihninde yankılanan sesi duyduğunda gülümsedi. Ustası sadece zihnindeki eğitimde çok konuşkandı. Gündüzleri ise çok gerektiğinde konuşuyor ve genelde sessiz kalıyordu.
''Lamalas, bana doğayı kavrama konusunda eğitim verirsen daha iyi olur. Ustama göre elfler, doğayı en iyi kavrayan ırkmış.''
Lamalas, yüzü kırmızılaşmış bir şekilde
''Peki efendim.'' dedi.
''Bizim görüşümüze göre doğa ile canlılar bir bütündür. Canlılar için doğa yaşamaya uygun ve bereketli bir alandır. Fakat doğadan ne alırsak birşey vermemiz lazım. Böylece döngü hiç bitmez. Mesela biz ateş yakarsak gökyüzü su indirir. Tarım yaparsak toprak zenginleşir. Herşeyde bir denge vardır. Ateş yakmak için sudan vazgeçersin. Suya girmek için hava ve ateşten feragat edersin. Toprak içinse sudan vazgeçmelisin. Doğayı anlamak için elementlerini anlamalısın. Su elementini kullanırken akıcı, hava elementinde hafif, toprak elementinde sağlam, ateş elementinde ise yıkıcı bir güç olmalısın.'' diyerek anlattı.
''Yani her elementimin karakterinemi bürüneceğim?''
Akira direk aklındaki soruyu sordu.
''Kısaca söylemek gerekirse evet efendim?''
''Tamam o zaman. Bu günlük bu kadar yeter. Lamalas lütfen bana yemek hazırlar mısın? Yemekten sonra da Giges ile eğitim yapacağım.''
''Peki efendim.''
Güneş batmak üzereydi. Kısa bir süre sonra yemeğini yiyen Akira ve Giges eğitime başladılar.
''Efendi Akira, suikast için kullanılan en ideal silah hançer ve zehirdir. Hançer saklaması kolay, savurması hızlıdır. Ekipmanlarımızı zamana ve mekana uygun seçeriz. Her suikastçide Janus maskesi bulunur. Maskeyi taktığın gibi yeni bir sese, yeni bir yüze sahip olursun. Fakat o maske sadece suikastçilerin merkezinde bulunur. İleride oradan alırız. Siz dört elementede sahip olduğunuz için çok kolay bir şekilde suikast yapabilirsiniz. Örneğin, sokakta yürüyen bir hedefi bataklık ile toprağın altına alıp arkanızda iz bırakmadan öldürebilirsin. Suikast sınıfına özel yöntemler vardır. Sana bir örnek göstereyim.''

Giges bir anda yerin altına girdi ve Akira'nın arkasında belirdi. 

''Biz gölgelerle bütünüzdür. Suikastte en iyimize ise Şeytan denir.''

Akira, tüm bunları dinledikten sonra Giges ile eğitim yapmaya başladılar. Kavrama yeteneği oldukça yüksek olduğu için büyülerini suikastte nasıl kullanacağını anladı ve devamlı tekrar etmeye başladı. Büyülerini sürekli değiştirip kullandığı için elementlerine hızlıca alışmaya başladı. Azog'la ise sadece belli bir vücut çalışması ve kılıç antrenmanı yaptılar. 

''Efendi Akira, gerçekten 6 yaşında kılıç kullanma kabiliyetiniz efsanelere konu olabilir. Turnuvada birinci olmanız çok kolay olacaktır.''

''Sağ ol Azog. Aklıma bir şey geldi, diğerlerinide çağırır mısın? ''

''Hemen çağırıyorum.''

Kısa bir süre sonra dörtlü Akira'nın yanına gelip oturdular. 

'' Turnuvada bahis oynama var mı?''

''Evet efendim. Hem aylık turnuvada var hem de Ölüm düellolarında var. Eğer ölüm düellosunda 3 e 1 savaşırsanız oranınız çok fazla artar.Aylık turnuvada ise başlangıçta, yarı finalde ve finalde oynarsınız.''

''Peki turnuva ne zaman?''

''29 gün sonra olacak.''

''Tamam o zaman benim bu turnuvayı garantilemem için seviye atlamam gerekiyor. Sizden istediğim ise artık sizinde kendinizi geliştirmeniz. Sizi serbest bıraktığımda en azından güçlü olun ki bir daha köle durumuna düşmeyin. Tabi isterseniz güçlendikten sonra benim yanımda da kalabilirsiniz orası size kalmış.''

Bunu duyduklarında hepsinin ağzı açık kalmıştı. Bir defa köle olan birisinin tekrar serbest kalması imkansıza yakın bir olaydı. 

''Demek kendine dost yapmak istiyorsun Akira. Bu senin seçimin fakat seni baştan uyarayım, senin gelişmeni engellerlerse bizzat soylarını yok ederim ona göre.''

Akira, ustasının dediklerinden sonra yutkunmak zorunda kaldı. Dediği her şeyi gerçekleştireceğinide biliyordu.

''Bu turnuvada hepinize 60'ar siyah altın vereceğim. Bu parayla bana her tur bahis yatırın, elde edilen kazanç ile birlikte kendinize depolama yüzüğü alın. Her turnuvada o parayı katlayın ve serbest kaldığınızda geleceğiniz garanti olsun.''

Grup artık bayılmanın eşiğine gelmişti. Eskiden kendi geçimleri maksimum 10 gümüştü. Efendileri ise basit bir şeymiş gibi toplam 2 mavi altın ve 40 siyah altın vereceğini söylüyordu.

''60 si-si-yah altın mı? Doğrumu duyduk efendi Akira? tam 60 siyah altınmı vereceksiniz? Hemde hepimize ayrı ayrı 60 siyah altın?''

Giges doğru duyduğundan emin olmak için bunu sormuştu.

''Evet. Bu arada birinize 60 siyah altının yanında 3 mavi altın vermem gerekiyor. onlarıda başlangıçta,yarı finalde ve finalde bana oynarsınız bu sayede bende zenginleşirim. Giges sana vereyim sen bahsi yatırırsın. Şimdi benim uyumam gerekiyor, yarın büyüleri göstereceğim. Herkese iyi geceler.''

''İyi geceler, efendim.''

Akira, bahçeden çıktığında Samira fısıldayarak

''Sizce, efendi Akira gerçekten bizi serbest mi bırakacak?''

Lamalas kafasını onaylar bir şekilde sallayarak

''Bırakmak istemese neden bize sermaye versin ki? Tam 60 siyah altın, sadece bu miktarla bile 100 yıl yaşayabilirim. İleride görürüz.'' 

Giges daha önce yaptığı suikastlerde bile en fazla 90 altın almıştı. Azog'un askeri maaşı ise her ay 1 altındı.Hepsi bu konuşmadan sonra odalarına gitti ve uykunun kollarına kendilerini teslim etti.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

'' Akira, senin kararlarına karışmıyorum. Sen bizzat benim varisimsin. En azından Kötei Alemine geldiğinde kendi vücudumu oluşturacağım ve hayatta yanıma geleceksin. Bakalım Kötei Alemine kaç senede girebileceksin. Şuan için savaş konusunda 160 yıllık bir birikime sahipsin. Yaşıtlarından ve birçok insandan daha iyi savaşabilirsin demek oluyor. Artık tek eksiğin seviyen. Her seviye atladıktan sonra yıldız enerjisi düzene sokmaz zorundasın. Düzene soktuktan sonra bir günlük uykunda zihninde sadece meditasyon yapacaksın. 80 yıl meditasyon yapmış gibi olacaksın ve hızlıca seviye atlayacaksın. Her seviye atladığında buranın zamanı hayata göre git gide yavaşlayacak, onun için her seviyende daha fazla burada kalabilirsin. Bu arada, bugün Ruhkesen ile zırhına enerji vermeyi kestin Akira. Yarın 4 saat boyunca ikisinede enerjini vereceksin dua et Ruhkesen sana kırılmamış olsun.''

Aklına, birden arenada Samira'nın dediği geldi ve hemen

''Usta, özür dilerim. Dediklerini yapacağım ama bugün Samira Ruhkesen için İlahi Eser dedi. İlahi Eser ne demek?''

Kaos, cücenin bir ilahi eseri nasıl tanıdığına şaşırmış bir şekilde

''İlahi Eser, ruhu ve duygusu olan maddelerdir. Normalde bir kılıcın konuşması mantıksızdır değil mi? Ama İlahi eserlerde şöyle bir durum var, onu yapan kişi her şeyini vererek yapar ve kullandığı malzemeler son derece güçlüdür. Senin kılıcın için bizzat İmparator ejderha ve İmparator Kurt'un kanı, tüyü ve zırhından, adamantium,elmas ve benim evren elementim kullanıldı. Ateşi ise hem ejderha ateşiydi hemde nefretimin ateşiydi. Sen şuan onu sadece sallayarak kullanıyorsun fakat bir çok kullanım alanı var. Ona sadece kılıç gibi bakmak onu aşağılamak gibi olur ve sende tam olarak onu yaptın. Derslerinden sonra sadece enerjin ile silahını ve zırhını besleyip, enerjini vücudunda dolaştıracaksın. Bu sayede hem gücün artmış olacak hemde Ruhkesen'den özür dilemiş olacaksın. Seni meditasyondan sonra4. seviyeye mühürleyeceğim, onun düzeyinde enerjini düzelttikten sonra 5. seviyeye mühürleyeceğim, böylece gidecek. Ne kadar zamanda düzenlersen o kadar mührünü açarsın. Şimdi meditasyona başla.''





Kaos'un Varisi 1-2Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang