Bölüm 145

4.5K 392 13
                                    

Hemera karşısındaki kişiyi gördüğünde, elini istemsiz bir şekilde bilekliğinin üzerine götürdü. Tamamen kandan oluşan gözlere sahipti! Yani en azından Hemera öyle düşünüyordu. İri yarı vücudu, etrafına yaydığı baskın aura ile çok güçlü olduğu belliydi. Çift elli kılıcı, daha önce Hemera'nın görmediği bir madenden yapılmış olmalıydı. Adam bir adım öne çıkıp, kılıcını yere sapladı. Ve anında diz çöktü. Hemera ne olduğunu anlayamamıştı, bir kaç adım geri gitmekten kendisini alamadı.

''Kraliçem, bendeniz Hükümdarımız ve sizin kocanız olan Ma'at'ın 4 Generalinden birisi olan Savaş'ım. Ve buraya size olan saygımı sunmaya geldim.''

Hemera derin bir nefes aldı. Bu kişinin çok ama çok güçlü olduğunu anlamıştı. Zaten etrafa bakışı bile ne kadar güçlü olduğunu gösterir gibiydi.

''P-peki.''

Sesinin titremesine ve basit bir kelimeyi söylerken bile konuşamamasını umursamadı. Daha önce böyle bir şey görmemişti ki! Savaş, elini öne uzattığında bir yüzük belirdi. Tamamen kırmızıydı. Üstündeyse mavi bir taş vardı. Hemera bu taşın ne olduğunu anlayamamıştı.

''Kraliçem, bu hediyeyi sizin için özel olarak yarattım. Hükümdarımızın kalbini çalan sizin için bir gecikmiş düğün hediyesi olarak düşünün lütfen. Yüzüğü giymeyi seçerseniz, tehlike de hissettiğiniz anda, sadece yüzüğe ufak bir yıldız enerjisi yollayın. Anında benim ordum yanınıza gelecek ve düşmanınızı yok edecektir. Eğer yüzüğün üstünde olan lapis lazulis'ten yapılan taşa yıldız enerjisi yollarsanız, sizi benim özel evrenime gönderecektir. Bu evrene Hükümdarımız Ma'at'ın izin verdiklerinden başka kimse giremez. Ve o evrende size kimse saygısızlık yapamaz efendim.''

Hemera etkilenmişti. Bu ikinci hediyesiydi. Ve oldukça güzel görünmekle birlikte, kendisini koruyacak kadar güçlü olan ikinci kişiden gelmişti. Yüzüğü parmağına taktığında, kendi parmağına göre şekil aldığını gördü. 

''Teşekkür ederim Savaş.''

''Teşekkür etmenize hiç gerek yok Kraliçem. Hükümdarımız Ma'at sizi çok özlediğini ama vücudunu tamamlayana kadar biraz sabretmeniz gerektiğini bildirdi. Ve Ölümsüzlere açmaya gittiğim bir savaşta herhangi bir isteğiniz var mı efendim? Kaos'a karşı olmayacak olan savaş, tüm Ölümsüzleri - anne ve babanız dahil - kapsıyor. Annenizi buraya getirebilirim.''

Hemera duyduğu şeyler karşısında ne düşüneceğini bilemedi. Bu kişi annesinin buraya gelebileceğini söylüyordu. Babası oldukça ilgisiz olduğundan dolayı ona ne olacağını umursamıyordu. Kendisini tamamen annesi ve büyükbabası büyütmüştü. Büyükbabasına zarar verilmeyeceğini duyduğunda mutlu olduğu bir gerçekti. Ama annesini yanında görmek istemesi, işte o daha mutluluk vericiydi.

''Evet lütfen. Anneme zarar vermeden buraya getirmeni istiyorum.''

Savaş ayağa kalkıp kılıcını sırtına astığında,

''İsteğiniz gerçekleştirilecektir Kraliçem. Anneniz Nyx, buraya sağ salim getirilecektir.''

-----------------------------------------------------------

''Efendim, Generaliniz tarafından Ölümsüzlere savaş ilan edilecek. Eğer Kaos buna karışırsa, gücünden feragat etmek zorunda kalacaktır. Bunuysa asla yapamaz. Fakat tek sorun karınızın, annesini Labirent Evrenine getirmek istemesi.''

Akira 15 günde sonunda bacağını tamamlayacak olan son vuruşu yaptı. Bunları duyduğu halde bir tepki vermemesinin sebebi son vuruşunda tüm yıldız enerjisini kullanmasıydı. Bir anda biten yıldız enerjisi, anında geri dönmüştü ki, bunu sağlayan kişi Gyo'dan başkası değildi.

Kaos'un Varisi 1-2Where stories live. Discover now