BÖLÜM -38-

837K 8.7K 4.9K
                                    

Hellö 💦

Bedeninde akılalmaz bir sancı ile yüzleşti o an genç kadın. Nefesi, boğazına tıkanmış en güzel ayrıntı, karnındaki havai fişek gösterisi ise inanılmaz bir ihtiyaç uyandırıyordu. Daha az önce yaşadıkları, boğazına sayamadığı kadar düğüm yerleştirmişken bir de üzerine bu sözlere aklı ermiyordu. Kulakları inliyordu bir kere. Karşısında, kendisine parıldayan gözlerle bakan bu adam, az önce tahmin ettiği sözleri mi söylemişti yoksa gerçekten de yaptıkları o edepsiz dokunuşlardan sonrasında kendi kendisine uydurduğu bir yanılsama mıydı?

Genç adam ise kendisine parıldayan gözlerle bakan, teninde ter kalıntıları bulunan seksi kadına hayranlıkla baktı. Dudaklarında küçük bir gülümseme yer edinmişken hayatında hiç rahatlamadığı kadar rahatladığını hissediyordu. Dudaklarından çıkan iki kelime miydi bunca zaman kendisini zorlayan? İlacının bu olduğunu bilseydi baştan yapardı.

İyi de garip olan şuydu ki daha sevdiğini bile bilmiyordu. Nasıl söylemişti öyle...

Derin bir nefes çekti içine ve uzanıp o tatlı, küçük burna bir öpücük kondurdu. İçi kıpır kıpırken bir şeyi bilmesine gerek olmadığını fark etmişti. Kollarının altında, kendisini daha öncesinde hiç olmadığı bir şekilde tatmin eden kadına hayranlıkla baktı. Birlikte olmamışlardı ama daha önce birlikte olduğu onca kadın yanında pire kalırdı. Hayatında hiç bu kadar mükemmel bir birliktelik yaşadığını hatırlamıyordu. Bilmiyordu. Bu kadın kendisine ne yaptı, en ufak bir fikri dahi yoktu.

"Giyinmen gerek." dedi Ahzal dili düğümlenmiş kadına gülümseyerek bakarken. Keyfi nirvana seviyesindeydi. Yavaşça yerinden doğrulurken iri, sportif vücudu olduğu gibi kadının karşısında belirmişti. Adam ise karşısında daha da göze görünen ayrıntılar ile bir an duraksadı. Kasıklarında bir canlanma olduğunu fark ettiğinde kaşları çatıldı ve gözlerini istemeye istemeye üzerinden çevirdi. Utanmasa bir tane daha teklif edecekti.

Yerden Hamra'nın kıyafetini aldı. Yerinde yavaşça doğrulan kadını giydirmek için önünde durdu. Göğüsleri olduğu gibi gözlerinin önünde olan kadın, artık bariz bir şekilde yine kendisini uyarırken gözlerini kaçırmaksızın utanmaz bir şekilde bakmaya devam etti. Aylardır bu görüntü için ne hayaller kurmuştu kim bilir. Şimdi ise kendi rızası ile karşısında iken bu fırsatı kaçıramazdı.

Hamra ise dili tutulmuş bir hâlde karşısındaki adamın hareketlerini izliyordu. Hâlâ düşünüyordu acaba hayal miydi diye. Kalbi maraton koşmuş gibi hızlı atıyordu ve terlemişti. O elbiseyi falan giymek istemiyordu ama nerede olduğunu hatırlaması ve karşısındaki adamın yiyecekmiş gibi olan arsız bakışları giyinmesi için yeterli olmuştu. Yoksa kıyafetini kenara atacak ve kendisini adamın kucağına yine bırakacaktı.

Kahretsin! Az önce tam olarak bunu yapmıştı öyle değil mi?

Yavaşça üzerini giydirmesine müsaade etti. Öyle dikkatli giydiriyordu ki bir an karşısındaki o huysuz adamın nereye kaçtığını falan merak etmeden edemedi.

İkisi de susuyordu. Hamra, adamın kendisini giydirmesi üzerine ayağa kalktı ve yavaşça eteğini aşağıya doğru indirdi. Tam da o sırada bunu yaptığı için önünde diz çökmüş bir hâlde duran adam ile nefesi kesilmişti. Hayatında onca an yaşamıştı ama böyle bir pozisyonun bedeninde anlam veremediği bir tepki oluşturacağı aklının ucundan dahi geçmezdi.

Genç adam ise hayretle kendisine bakan genç kıza eğlenerek bakarak yavaşça yukarı doğruldu. Ona dokunmak istiyordu. Sütun gibi pürüzsüz bacaklarını yeniden okşamak istiyordu. Ona bedenini yaslamak ve bütün hücreleri ile hissetmek istiyordu ama ne yeriydi ne de zamanı. Üstelik daha az önce rahatlamışken daha fazlasını istememesi gerekmez miydi? Tamam, sağlıklı bir erkekti ama daha öncesinde hiç geldikten sonra böyle hızlıca sertleştiğini hatırlamıyordu. Hem de teşvik edilmeden...

KIRMIZI KİTAP OLUYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin