BÖLÜM -64-

50.1K 3.2K 1.1K
                                    

Hellö 💦



Genç kadın, adamın muzip bir şekilde konuşmasına karşı bir an ne diyeceğini bilemedi. İçi, istemsiz kıpır kıpır olurken tatlı bir şekilde sırıtması, bir an içini garip bir şekilde hoş etmişti.

"Neden duşumu seninle paylaşmamı istiyormuşsun izlenimine kapılıyorum?" dediğinde Ahzal yavaşça geri adım atarak başını hafiften iki yana salladı ve gülümsedi.

"Benimle ilgili müstehcen düşüncelerin olduğunun farkındayım ama üzgünüm. Namusum konusunda oldukça dikkatli olmaya yemin ettim." dedi ve göz kırpıp odasına yöneldi. Hamra, onun bu hâline karşı istemsiz gülümserken kapıyı kapatıp odasında baş başa kalmıştı.

Aslında onunla birlikte duşunu paylaşmayı isterdi. Hatta o kadar çok isterdi ki...

Bu düşünceden kurtulması gerektiğini düşünerek derin bir nefes aldı ve kendisini duşa attı. Hızlıca hazırlanıp küpelerini taktığı tam o sırada kapısı çalınmıştı. Gidip açtığında bu sefer karşısında bir görevli değil, hazırlanmış bir şekilde kendisini bekleyen Ahzal duruyordu.

Gözlerinin rengini açan uçuk mavi rengindeki tişörtü ve altında da beyaz bir şort yer alıyordu. Doğrusunu söylemek gerekirse bu adam her hâliyle göze hitap ediyordu ve ona doyasıya bakmayı özlemesinin getirdiği içgüdüyle istemsiz mutlu oldu.

Genç adam, karşısında beyaz, mini bir elbise giymiş Hamra'yı gördüğünde bir an tek kaşı havaya kalktı ve onu baştan aşağı süzdü. Gördükleri hoşuna gitmemiş gibi Hamra'ya tekrar baktığında genç kadın durumun farkında olarak masum masum gülümsedi ve kendisine bir şey söylemesini bekledi ama Ahzal tahmin ettiğinin aksine bir şey demedi.

"Hazır mısın?"

"Evet. Çantamı alıp geliyorum." dedi ve içeriye girdi. Ahzal da ardından odasına baktığında her yerin düzenli olduğunu fark etti ve bir an Hamra'yı kendi odasına sokmaması gerektiğni kafasının bir köşesine yazdı.

"Evet. Aldım. Hadi gidelim." diyen Hamra kapıyı ardından kapatırken Ahzal yine kendi kıyafetine bakıyordu. Hamra, bu hareketi görmezden gelip asansöre doğru ilerlemeye başladığında Ahzal da yanından ilerlemeye başlamıştı.

Ah! Parfümünü yeni sıkmıştı ve tanrı biliyor ya bu adamın parfümü için insan öldürülürdü.

Asansörde, Ahzal Hamra'yı yanına alıp köşeye bıraktıktan hemen sonra binenlerin de yanına gelmemesi için tetikte bekliyordu. Öldürücü bakışları, insanları göz temasından kaçındırırken Hamra gözlerini devirmeden edemedi.

Birlikte aşağı indiklerinde ise Hamra karşılaşmayı en son beklediği insanlarla karşı karşıya kalmıştı ve işte o an başından aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissetti.

Dilay ve Efsun, kendilerini asansörde birlikte görmeleri ile şaşırırken Dilay, anında yüzünden imayı silerek kocaman gülümsemiş ve patronuna selam vermişti.
"Merhaba, sizi otelde görmeyi beklemiyorduk Ahzal Bey. Biz de sizinle arsanın eğimi hakkında konuşmak istiyorduk." demesi ile Ahzal neye uğradığını şaşırmıştı. Hamra ise patronu ile birlikte asansörde yan yana yakalanmanın verdiği gerginlikle ne yapması gerektiğini düşünüyordu.

"Ama galiba sizin başka bir işiniz var?" diyerek bariz bir şekilde Hamra'ya karşı ima yapması üzerine genç kız bir an ne yapacağını şaşırarak başını iki yana olumsuz anlamda salladı.

"Hayır, asansörde karşılaştık." demesi ile daha da şaşıran adam dönüp hayretle Hamra'ya bakmıştı ama genç kızın yakalanmaktan dolayı korkusuna karşılık bir şey diyemeden başını aşağı yukarı onaylar anlamda sallamakla yetinmişti.

KIRMIZI KİTAP OLUYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin