BÖLÜM -30-

935K 10.7K 7.6K
                                    

Hellö 💦

Öncelikle sizi panomdan bilgilendiriyorum. Bölümlerin ne zaman geleceğine dair falan. Bilgilendirilmek konusunda sıkıntı yaşamamak için beni takip etmeyi unutmayın. Sonra olay çıkarıyorsunuz yorumlarda. Öpüldünüz. Çok zevkli bir bölüm oldu. Diğer bölümün nasıl olacağını bilmiyorum artık. 💋💦

Genç kız içi kıpır kıpır bir hâlde gözlerini kaldırdı ve zümrüt yeşillerine baktı. Öyle güzel bakıyordu ki bir an içi ürperdi. Geri çekilmek istedi ama o an sanki geri çekilmesi en olanaksız yer orasıymış gibi geliyordu. Adam kendisine öyle tatlı bakıyordu ki biraz daha alışık olmadığı bu güzelliği izlemek istedi.

Al işte. Ne diyecekti şimdi bu adama? "Sen böyle tatlı ve uysal olmaya devam et, ben senin istediklerini nasıl yerine getiriyorum bak." diyen iç sesini dışa vursa adam herhâlde kendisini omuzuna atar evine götürürdü.

Ürperdi ama bu sefer korkudan. Bu görüntü onu çok korkutuyordu çünkü bu iri adam ne zaman biraz yanına yaklaşsa -şimdiki gibi- aklı başından gidiyordu. Onu bir de yatakta düşünemiyordu.

Yatak mı? Kızım iyi misin sen? Kendine gel! Adam karşında durmuş sana bakıyor sen hâlâ Leyla...

"İstediklerinizi yapacağım zamanlar geçtiğine göre, bu sorunun cevabını hiçbir zaman öğrenemeyeceksiniz." dedi ve acele ile geri çekildi.

Ahzal ise bu sözleri umursamadan gülümsemeye devam ediyordu. Aynada kendisine baktığında düzgün bir adam görmüştü. Hiç tarzı olmasa da Hamra'nın o güzel, tatlı parmakları değdiği için sanki hayatındaki en güzel kıyafet gibi geliyordu gözlerine.

"İş zamanından bahseden kim?" diye mırıldandığında genç kız anlamayan bir şekilde adama baktı. Ahzal ise imasının üzerine daha da sırıttı ve omuzlarını rahat ettirmek için hareket etti. Derin bir nefes aldı ve atletik bir yapı ile genç kıza döndü.

"Bunu beğendim. Hatta üzerimden çıkarmak istemiyorum." dedi ve arkalarında bekleyen görevliye döndü. Hamra ise orada sessiz sedasız bekleyen kısa boylu sırıtan kızı görmesi ile gözleri fal taşı gibi açıldı. Az önce konuştuklarını duymuş gibi gülümseyen bir hâli vardı.

Yanakları âdeta saçlarının rengine bulandı. Ahzal ise etkileyici bir ses tonu ile konuştu.

"Alarmını üzerimdeyken çıkarabilir misiniz?" dedi. Hamra ise utana sıkıla Ahzal'ın arkasına saklandı ve beklemeye başladı. Çalışan kız ise dünden razı bir şekilde aleti almaya gitmişti bile.

Hamra, yüzünü asmış somurtarak adama aynadan baktı. Kendisine bakıyordu.

"Neden çıkarmıyorsunuz ki?" dedi bir şey söylemek için. Karnında utanç kıvılcımları hareket ediyordu. Ahzal ise onun bu hâline gülümsemekten başka bir şey yapmadı.

"Böyle Beyefendi bir görüntü ile yanında gezmek istiyorum. Sen değil miydin sözümü böyle geçirebilirim diyen?"

Hamra'nın gözleri kocaman açıldı.

"Bana sözünü geçirmek için mi böyle giyiniyorsunuz? İyi de bu sizin hiç tarzınız değil." dedi anlam veremeyen bir hâlde. Ama kalp atışları çoktan hızlanmaya başlamıştı bile.

"Tarzım kıyafetler değil ki zaten..." diyen adam ise yanlarına gelen görevliye döndü. Hamra mı? Genç kız şaşkın şaşkın adamın zevkinin ne olduğunu sorgular bir hâle gelmişti.

Kıyafetleri alıp o mağazadan çıktıklarında Hamra gergin gergin hareket ediyordu. Adam baksa aklı yine karışacaktı. Hoş, kendisi hariç herkes ona bakıyordu ya orası ayrı. Hayır anlamıyordu. Kadınlar yanındaki kendisini görmüyorlar mıydı da durup utanmadan ona bakıyorlardı?

KIRMIZI KİTAP OLUYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin