BÖLÜM -69-

53.3K 2.4K 796
                                    

Hellö 💦



Bir kadın, zorda kaldığı zaman hayatının planını sadece 10 saniye içerisinde yapabilirdi ama Hamra'nın o anda Demre'nin kendisine gelene kadar yapması gereken 3 şey vardı. 

1-) Demre'yi kandıracak kadar akıllıca bir plan uydurmalı ve abisini görmemesini sağlamalıydı. 

2-)Ahzal'ın, Demre ve Mirza'dan şüphelenmemesi için temkinli olmalıydı. 

3-) Bunları yaparken hayatının pokerface'ini kullanması gerekiyordu. 

Kendisine doğru gelen, şeytani bir şekilde gözleri parıldayan deli arkadaşına karşı nasıl bu kadar şeyi aynı anda yapabilirdi ki? O Demre Remizade'ydi. Pardon, sonrasında Mahzaroğlu olmuştu değil mi? Of! Daha buna bile alışamamıştı ki. 

Derin bir nefes aldı ve doğaçlama yapmayı düşündü. 

"Kendine gel kızım! Doğaçlama ne demek? Aptal mısın? Sen doğaçlama ile Remizade ailesinin anca sinemada ara reklamı olursun." dedi ve Ahzal'a dönüp bakmak yerine gülümseyerek Demre'ye doğru ilerleyerek kollarını açtı ve büyük bir heyecanla onu karşıladı. Evet, bu sayede Ahzal kardeşinin geldiğini görecekti. Ortamdan anında uzaklaşacaktı ama sonra ne olacaktı? 

Sikerler!

Dedi içten içe. Okuduğu ve sevdiği bir karakterin sürekli söylediği bir sözdü ve şu anki hâline inanılmaz uymuştu. 

Demre'ye kollarını sardığında kendisini büyük bir coşku ile karşılayan arkadaşına karşın istemsiz yapmacık mutluluğu gerçeğe dönüşmüştü bile. 

"Benim seksi hatunum otellerde fink atar da ben onu yalnız bırakır mıyım?" diyen Demre, geri çekilip Hamra'nın hafiften güneş yüzünden yanmış kızarık tenine baktı. 

"Bu iş gezisi sana yaramış. Azıcık soluk tenine renk gelmiş. O neydi, sürekli çalışıyordun. Vallahi şirketi dava edecektim." dedi ve uzanıp Hamra'nın kızıl saçlarını tutup okşadıktan hemen sonra kendisinden emin bir şekilde konuşmaya devam etti. 

"Şu yeni patronunu sevdim. Adam geldiği gibi seni tatile çıkardı. Normalde olsa ona özel bir paket uygulardım ama anne evlendi." dedi ve göz kırpıp şeytani ir şekilde sırıttığında Hamra şaşkınlıkla arkadaşına bakakaldı. 

"Bunu ortalık yerde söylemeye devam edersen bir gün abinin kulağına gidecek ve o zaman bana ağlayacaksın. Farkındasın değil mi?" demesine karşın Demre gözlerini devirdi. 

"O meymenetsizden bahsetmezsen çok memnun olurum. Adam Türkiye'ye ayak bastığından beri bütün hayatım altüst oldu. Her defasına en kötüsü ne olabilir, diyorum..." dedi ve bir anda Hamra'ya doğru yaklaşıp büyük, mavi gözlerini kocaman açarak sanki birisi duyacakmış gibi fısıldayarak konuştu. 

"Evlendim. Demre Remizade, oturdu evlendi. Anlatabildim mi?" dedi ve bir anda kaşlarını kaldırarak arkadaşına tatlı bir şirinlikle sormasına karşın Hamra küçük, beyaz saçlı kadınla başa çıkamayacağının farkında olarak başını iki yana salladı ve pes etti.

"Sen tam bir baş belasısın. Ee, şu Mirza meselesi ne tam olarak. Anlatsana." dedi ve tam Demre'nin koluna girmiş, onu havuza doğru götürüyordu ki Demre gidecekleri fark edip olduğu yerde durdu. 

"Ay dur bir olduğun yerde. Mirza resepsiyona gelecekti. O yılışık Hilal'in hareketlerine bakmam ve ona göre Mirza'nın beyninin bütün loblarını kurutmam lazım." dedi ve bir anda gözlerini arkadaşından çekilip etrafta dolandı. 

KIRMIZI KİTAP OLUYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin