Al işte, dedi Hamra kendi kendine. Bir de bu eksikti.

Arkasına döndü ve patronuna baktı ama iki duvar tamamen aynayla kaplanmıştı ve patronu bariz kendisini izliyordu.

Gözleri kocaman açıldı ve adama dönüp fısıldadı.

"Ahzal Bey! Gözlerinizi kapatın."

Genç adam kendisine oldukça tatlı kızan güzel kıza karşın, dudağı yavaşça yukarı kıvrıldı ama gözlerini kapatmadı.

Hamra kendisini dinlemeyen patronuna karşın kaşlarını çatıp ısrar edercesine elini sallamıştı.

"Dışarıda kardeşim olmasa ben sana o elbiseyle neler yapıyordum da küçük hanım. Dua et Demre her işin içine etmeyi çok iyi biliyor." dedi içten içe.

Genç kız tabii ki olanlardan bihaberdi. Sonunda gözlerini kapatan adama karşılık rahatlayan Hamra bir süre patronuna baktı. Çok yakışıklıydı ama bir o kadar da kötü birisiydi. Gözlerini açmazdı umarım.

Arkasını döndü. En azından çıplak olan göğüslerini görmemiş olurdu.

Yavaşça elbiseyi bıraktığında hemen vücudundan kayıp aşağı düşmüştü bile. Acele ile askıdaki elbiseyi eline alıp içerisine girmek için eğildiğinde arkasındaki patronuna verdiği manzaradan bihaberdi.

Genç adam o arkasını dönmesi ile açmıştı gözlerini elbette. O elbisenin üzerinden kendi rızası ile düşüşünü izlemek büyük bir lütuftu.

Gözlerine ilişen siyah dantelli ve kalçalarını neredeyse kapatmak yerine daha açık gösteren iç çamaşırı gözüne ilişmişti.

Fazla özenli bir iç çamaşırı gibi durmuyordu. Sadece o büyük kalçalar küçücük kumaş için fazlaydı.

Genç adam derin nefes alıp verdi.

Hele ki elbiseyi giymek için eğilen güzel kızın sunduğu manzarayı görünce nefessiz kalmıştı. Bedeninde bu kadının yanında olduğunda alışık olduğu hareketlenme olunca sesli bir şekilde yutkundu.

Genç kız elbiseyi acele ile bacaklarından geçirip yukarı çekti. Taşları yüzünden ağır olan elbiseyi kalçalarının üzerine çektiğinde tuttuğu nefesini bırakmıştı. En azından giymesi kolay diye düşündü genç kız.

Belinin hemen altında biten fermuarı çektikten sonra boynunda ki tasmayı da takmaya çalıştı ama saçlarından bir türlü beceremiyordu.

O sırada eline yine sıcacık bir el değdi. Saçlarını öne attı ve elindeki kopçaları tutup yerine sakin, yumuşacık yerleştirdi.

Genç kızın içi titredi. Kopçaları bağlayan genç adam, yavaşça ellerini geri çekerken hızla kendisine dönen güzel kızın kızgın gözlerinin mağduru oldu.

"Siz... Beni mi izlediniz?"

"Beyaz pantolonun altına siyah iç çamaşırı mı? Cidden mi?"

Genç adam kızın önündeki saçları yavaşça arkasına atarken, genç kızın şaşkın yüzünden çok kıyafetin üzerine oturmasına bakmıştı. İncecik vücuduna oturan elbiseye bakıyordu. Ama gözüne ilişen derin göğüs dekoltesinin verdiği detay ile kaşları çatıldı.

İyi ki almak istemiyordu. Yoksa bu pek iyi olmayabilirdi.

"Hamra!"

Dışarıdan seslenen sabırsız Demre, Hamra'nın genç adama kızmasını kenara ertelemesini sağlamıştı. Zira yanakları saçlarının rengini alırken o kadar kızgın duruyordu ki genç adam güzel kızın kendisine kızmaktan vazgeçip perdelere doğru ilerlemesini büyük bir hayranlıkla izledi.

KIRMIZI KİTAP OLUYORWhere stories live. Discover now