"Çok güzel konuşuyorsun."

"Çünkü seni çok güzel seviyorum." demesine karşı Hamra bir an ne yapacağını bilemedi.

Adamın söylediklerinin kendisinde bıraktığı izlere alışık değildi. Bu etkiyi nasıl kaldırması gerektiğine dair herhangi bir provası olmamıştı ki. Kabul ederse, ileride kendisine karşı bir atağı olabilir miydi? Bundan korkardı her zaman. Başarısında kimsenin bir faydası olmadığını bilerek ilerlemek her zaman kendi benliğini güçlü hissetmesine neden olmuştu. Peki ya şimdi kendisinden böyle bir talepte bulunup başarısına ortak olmayı dileyen bir adama nasıl cevap vermesi gerekiyordu?

Onu seviyordu. İnsan sevdiğini mutlu etmek isterdi. Ne kadar kendi doğrularına uymuyor olsa da sevgisinde bir feragat vermesi gerektiğinin farkındaydı ve Ahzal'ın da bu saf isteğinin bir karşılığı olması gerektiğini biliyordu.

Yavaşça dudakları yukarı kıvrılırken mavi gözleri parıldayarak bakmıştı adama.

"Tamam." dedi ikilinin de garip bir şekilde içini rahatlatan o onay kelimesini dile getirirken. Farkında olmadan aslında kendisini de şaşırtmayı bir şekilde başarmıştı ve Ahzal, duyduklarıyla parıldayan gözleri ile mutlulukla Hamra'ya bakıyordu.

"Buna pişman olmayacağına söz veriyorum."

Hamra, pişman olup olmayacağını bilmiyordu ama bir kere de kontrollü olmamak kendisini istemsiz rahatlamış hissettirmişti.

"Peki şimdi evi nasıl ayarlayacaksın?"

"Yolda Nesrin'e yazmıştım. Çoktan ayarlayıp konumu yolladı."

"Ama Ben otelden çıkamam. Demre burada olacak."

"Hayır, böyle bir şeye gerek yok çünkü şirket bu akşam geri dönüyor." dediğinde Hamra itiraz ederek başını iki yana salladı.

"Evin güvenliği var. Şifresini her girdiğimizde ikimize de bildirim geliyor. Eve gitmediğimi anlayınca nerede olduğumu soracak. Bu yüzden otelde işim varmış gibi davranmam şart."

"Başka bir şehre yollayayım o zaman sizi? Orada da bir proje olsun?" demesine karşı Hamra kendisini tutamayarak adamın bu hâline gülmüştü.

"Ben bir stajyerim Ahzal. O kadar şehir dolaşamam. Demre, altını kurcalarsa zaten çoktan şirketi senin aldığını bir şekilde öğrenir. Bırak, burada çalışıyorum diye beni bilsin."

"Ne yani, ben villada, sen otelde mi kalacaksın? Ben seni nasıl göreceğim?"

"İşim var deyip sürekli yanına gelirim merak etme."

"Öyle olmaz. Burada havuza gireceksin, inanılmaz seksi vücuduna yakışan inanılmaz seksi bir bikini ile şezlongda yatacaksın ve sonra da..." dedi ve bir an aklına gelmiş gibi yüzü anında sert bir hâle çevrilip Hamra'ya baktı.

"Ben bu durumdan gram hoşlanmadım. Bunda bir anlaşalım."

"Ne yapabilirim şimdi? Demre bu, olay çıkarır."

"Ben de çıkarabilirim, aynı kanı paylaşıyoruz." dediğinde Hamra yine gülmüştü. Bu adam inanılmaz tatlıydı ve sinirlendiğinde bile kendisini güldüreceğini tahmin dahi edemezdi ama değişmiş olan o adam, şimdi de aklını başından alacak şekilde davranıyordu.

"Şimdi bunları düşünmeyelim. Hem, Demre bensiz de takılabilir. Arkadaş bulmakta zorlanan birisi hiçbir aman olmadı ne de olsa."

Genç adam bir an düşündü. Sonra çömeldiği yerden kalkıp valizini yeniden doldurmak için ilerlerken konuştu.

"İnsanı kendi kardeşinden nefret ettirirsin sen." demesine karşı genç kadın artık kendisini tutamayarak kahkahalarını bırakmıştı bile.

Genç adam hazırlanıp odasının çıkışını isterken Hamra artık otelde onunla görünmenin verdiği korkuyu atlatıp Ahzal'ın yanında, onunla birlikte işlerini hâllediyordu. Tam da o sırada kendisini arayan kişinin adını ekranda gördüğünde ise gergin dolu anın yeniden başladığını fark etmesi uzun sürmedi.

KIRMIZI KİTAP OLUYORWhere stories live. Discover now