Gençler Yazıyor ~2~

Çağımızın Vebası Irkçılık

”Ey insanlar, gerçekten, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler ( şeklinde ) kıldık. Şüphesiz, Allah katında sizin en üstün olanınız, takvaca en ileride olanınızdır.” Hucurat Suresi/13.Ayet
Bismillahirrahmanirrahim. Elhamdülillahi Rabbilalemin. Vesselâtü vesselamu ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ecmain.

Bizler, yeryüzünde Hak din hangisidir? diye arayışa koyulmadan,”Sizler için İslamı seçtim” diyerek, bizleri Müslüman olarak yaratan Rabbimize hamd olsun.
Anamızdan-Babamızdan devraldığımız bu yüce kimliğin içini doldurarak, Müslüman topraklarda, Müslüman bir devlette yaşamayı bir nimet olarak görüp bu nimete layığıyla şükredenlerden olmayı bizlere nasip eylesin. Devletimizi ahirete kadar payidar eylesin inşaAllah. Hakkari’den Edirne’ye, Trabzon’dan Adana’ya, Türküyle, Kürtüyle,Çerkeziyle, Lazıyla, Yörüğüyle bizler kardeşiz elhamdülillah. Ama bundan 1400 yıl önce olduğu gibi bugün de çağımızın vebası ırkçılık.

Aradan geçen bunca zamana rağmen ırkçılığı bırakmadık. O bizi çoktan bıraktı da biz nefislerimizin esiri  olduk. Birçoğumuza göre medeniyetin zirvesinde olduğumuz 21.yüzyılda, ilimde ve fende yaşanan bunca gelişmeye rağmen kopamadık bir türlü şu cahiliyye kafasından.  Resûlullah’a (sav) soruyorlar; Ya Resulullah, kişinin soyunu (kavmini,ırkını) sevmesi asabiyet (kavmiyetçilik,ırkçılık) sayılır mı ?… “Asabiyet (kavmiyetçilik) davasına kalkan, onu yaymaya çalışan, bu dava yolunda mücadeleye girişen, bizden değildir.” (Ebu Davud,Edeb 112).

”Kim hevâsına uyarak bâtıl yolda cenkeder, kavmiyetçiliğe (asabiyet) çağrıda bulunur veya kavmiyetçiliğin sevkiyle öfke ve tehevvüre kapılırsa, câhiliyye ölümü üzere (kâfir olarak) ölür.” (İbn Mâce, Fiten 7)
Mesele aslında bu kadar basitti. Ama biz Resulullah’ı anlamadık ki kur’an’ı anlayabilelim. Resulullah “bizden değildir” buyuruyor, bizse ben Türküm sen Kürtsün diyoruz. Dağlara ovalara “Ne mutlu Türküm diyene” yazıyoruz. Onun anası-babası, soyu sopu yok mu? O da Allah’ın bir kulu değil mi? O zaman onunda “Ne mutlu Kürtüm diyene” demeye en az diğeri kadar hakkı vardır. Yıllarca bu milleti laiklikle uyuttular. Eğer yapabiliyorlarsa hadi, Türkle Kürtü laiklikle bir araya getirsinler bakalım! Vallahi, Türkle Kürt ancak İslam ile bir araya gelir! Sen andını okursan, onunda “varlığım Kürt varlığına armağan olsun demeye” hakkı var. Ve işin daha vahim olan bir tarafı ise, bunu yapan insanlar abdestli-namazlı kişiler. Onlar içinde Allah’tan bu gaflet uykusundan uyanmalarını dilemekten başka elimizden gelen bir şey yok. Ama diyoruz ki Hak olan tek dava vardır. O da, “Yeryüzünde İslamı hakim kılma davasıdır”.
Allah onu Kürt olarak yaratmış. Şimdi, Ey asabiyet davasına kalkan kardeşim, Haşa, sen Allah’tan daha mı iyi biliyorsun!  Atalarımız, dedelerimiz asırlardır bu topraktalar. Ne zaman ki Kur’an’a saygı gösterip(!) onu duvarlarımızın en üst köşesine astık(terkettik). İşte biz orada kaybettik. Ama İhsan hocamın da dediği gibi,”Sen şucusun sen bucusun diyen bu ümmet sadece ‘Biz Müslümanız’ dediğinde bir araya gelecektir” biiznillah. O zaman şimdi yeniden Kur’an’a dönelim. Şeytan zaten Kur’an’ın alenen okunmasına karşı değil. Onun karşı olduğu şey, -Kur’an’ın anlaşılması ve onunla amel edilmesi-. Şeytan bizi düşürecek. Yeniden kalkacağız. Tekrar düşürecek bu sefer daha sağlam kalkacağız. Biz okumak üzere gelen bir ümmetiz. Şeytan mağlup olana kadar okuyacağız ve inşaAllah okuduğumuzla da amel edeceğiz. Ve şunu da hiçbir zaman unutmayacağız. “KİM, İSLAMİYET DAHA YÜCE OLSUN DİYE SAVAŞIYORSA, O, ALLAH YOLUNDADIR !” (Riyazü’s Salihin cilt 1 Syf;120)

Esselamu Aleykum ve Rahmetullah ve Berekatuhu

Faruk ÖZDEMİR