Aşk İçin Gelmişiz

14 2 0
                                    

Aşk, yüzyıllar boyu üzerine tartışılan, yazılan, çizilen kalbe tayin ettirilmiş derin bir hissiyat…
Sanki yazılmayla anlaşılacak , anlatmaya çözümlenecek bir duyguymuş gibi. Çağdaş toplumun yeni dayatmaları neticesinde, yazılamayacağını savunduğumuz aşk, sözlük anlamını dahi yitirmiş durumda ya neyse.
Sahiplik üzerine kurulu şimdiki aşkların gerçekliği, sadece sahip olduklarının aşığısındır bu yüzden.
Kalbe tayin ettirilmiş olan bu şiddetli muhabbetin önünü hadsiz metaalar kapatmış durumda halbuki niyet hadsizliklere duyulan aşk değildi ki bu yola başlarken bizi bizden iyi tanıyan Allah(c.c.), aşkın sırrına erişesin geldiğin yeri unutmayıp bende gidip bana dönesin diye yaratmıştı eşrefi mahlukatı.
Peki nedir bu kula kul olma mevzuları ?
İstedik hep istedik sahiplik duygusuydu aslında içimiz yakıp kavuran bizleri bir diyardan başka bir diyara savuran.
Sırtımızı sıvazlayanların, sahte amaçlar aşılayıp rızayı Rabbeniyi unutturanların zehirli ballarına kandık kardeşim. Kalbimize aldıklarımız diğer bir tabirle aşk olduklarımız, yağmur damlalarının bulutlardan süzülmeleri gibi gönlümüzden süzülüp boyalarını akıtırken giderlerin yokluğunu kimler dolduracak?
Oysa hissettiğimiz o sonsuz boşluğa bir sonsuz şarttı bilemedik…
Ama sen yinede yanaklarının ayazını ısıtan gözyaşlarını doldur kalbine olur ya huzuru mahşerde şahitlik ederde yüzü suyu hürmetine alemlerin yaratıldığı Habibullah (sav)’ın şefaati sarar kırık umutlarını.
Ey aşık, ey kalbinde bilmediği hasretleri taşıyan gönlü kırık, yalnız da aşka varabilirsin çünkü arayan bulmuş demektir.

Esmanur ŞANLI

Gençler Yazıyor ~2~Where stories live. Discover now