/64/SUSALIM/
Bölüm parçası: Toygar Işıklı - Dokunursan Gidemem ( Bölüm eşliğinde dinlemenizi çok isterim. )
4 KASIM 🍂🍂
' Yapabilir miyim diye düşündüm anne... Seviyor olmama, seviliyor olmama rağmen onsuz yapabilir miyim diye düşündüm. Gururum dışında hiçbir yanım onsuzluğu kabul etmedi. Aklım karşı ona fakat kalbim razı... Yine arafta kalan bir ben... Yine umut dolu küçük kız çocuğu... Onunla karşı karşıya gelmeden önce daldığım uykuda gördüğüm rüya kalbime bir bıçak sapladı ve gururum ve ben o bıçağı yerinden çıkarmayı başaramadık. Birini istemeye gidecekti anne. Yeni bir hayat kurmaya gidecekti. Rüyamda anılan isim başımdan aşağı kaynar sular dökülmesine sebep oldu. Işte bu yüzden sevgim ve gururum arasında kalmam... '
' Kahve denemeleri yapmaya başla Sevda. Erkam gelir gelmez çalacağız kapını.'
Aklına kazınan cümle yüzünden elindeki çay dolu bardağı sıcaklığını umursamadan avucu içine hapseden Esila, avluda çocuklarının peşinde oradan oraya koşturan Meryem'e kaşlarını çatarak bakmayı sürdürdü. Rüyasında çiçek ve çikolata hazırlayan ve Sevda ile kendisine alayla bakarak konuşan Meryem'e düşmanca baktığının farkında bile değildi ancak Zeynep Hanım ve Berfu genç kadının bakışlarından korkmaya başlamışlardı.
Çay ve keki halası ile hazırlayan Berfu, Esila'yı çağırmak için misafir odasına girdiğinde onu kafasını yastığa gömmüş, ağabeyine saydırırken bulmuştu. O dakikadan beri kaşları çatık olan yengesine yalnız bıraktıkları süre içersinde ne olduğunu sormaya çekinir olmuştu çünkü Esila ağzını açsa kan kusacakmış gibi davranıyordu.
Karşısında oturan yengesinin eceli andıran gözlerinden gözlerini zorlukla çeken Berfu, yanında oturan halasının kulağına eğilip " Eli yanmıyor mu?" diye sordu. Çay bardağını önüne koydukları anda avucu arasına alan genç kadın bir yudum içmeyi bırak bardağa göz ucuyla bile bakmıyordu. Bu halinin sebebini yeğeni gibi merak eden Zeynep Hanım " Çayın soğuyor kızım." diyerek Esila'nın dikkatini çekmeyi başardığında yüzüne bakmasıyla sorusunu hızlıca dile getirdi çünkü yakaladığı bağ koparsa derdinin ne olduğunu öğrenemeyecekmiş gibi geliyordu.
" Meryem'e neden öyle bakıyorsun kızım?"
Zeynep Hanımın sorusu ile kısa bir an afallayan Esila bu süre içersinde havalanan kaşlarını rüyası aklına gelince yeniden çattı. Anlatırsa saçma bulurlar mı diye düşünmeden edemedi. Hiçbir yere gitmemiş, Erkam dan ayrılmamıştı ancak rüyası gerçek bir anı yaşıyormuş gibi sıkıyordu canını. Ya onunla evlenirse? Birkaç saat önce kendisini sevdiğini öğrendiği adam bunu yapar mıydı?
' Yapmaz! Neden yapsın ki? Seni seviyor o!'
İçindeki küçük kız çocuğu yüzüne sinirle bakarak konuştuğunda başını önüne eğdi Esila. Bir yanı yapmaz diyordu ama diğer yanı öfkesine kapılırsa daha fazlasını yapacağını söylüyordu. Oflayarak başını elleri arasına alan Esila içinden değilde dışından ofladığını farkedince kendisine merakla bakan gözlere " Evleniyordu." diyerek karşılık verdi.
"Gitmemi beklemeden Sevda'yı istemeye gidiyordu. İnsan bir bekler ya! "
Duydukları ile gözleri irileşen Berfu, yengesinin söylediklerini anlamaya çalışırken az önce sorduğu sorusu havada asılı kalan Zeynep Hanım konuyu yeniden Meryem'e olan bakışlarına getirdi ve " İyi de kızım bunun Meryem'e böyle bakmanla ne alakası var?" diye sordu.
