' Her hareketin yüreğimi yakıyor be adam!'
Gözlerinin içine bakarak yanlarına gelen kocasından gözünü alamayan genç kadının gülümsemesi annesinin yanına oturmasıyla soldu. Annesiydi, elbette yanına oturacaktı ancak ona rahat rahat bakamayacak olmak canını sıkıyordu. Gözleri gözlerini bulsun diye olduğu yöne baksa annesiyle de göz göze gelecekti. 'Keşke hiç yerinden kalkmasaydı.' diye içinden geçirirken telefonunun titremesiyle masanın üzerinden aldı.
' Boynun tutulmasın diye geldim. Surat asacaksan gideyim.'
Kocasının gönderdiği mesajı okuyan Esila farkedilmenin yarattığı utanma hissi ile başını hafifçe önüne eğip dudaklarını dişledi.
' Gideyim mi?'
' Gitme...'
' O zaman yüzüme bak güzelim.'
Annesinin telefonuna baktığını farkeden Erkam, ekranı kilitleyip telefonu masanın üzerine bıraktıktan sonra gözlerini karısına dikti. Onu kızdırmak kadar utandırmakta hoşuna gidiyordu ancak şu an ki hâli arzularını zor duruma sokuyordu. Dişlerinin arasına aldığı dudakları, kızaran yanakları.. Bu resmen kendisine ders olmuştu. Bir daha bunu başkaları varken değil yalnız kaldıklarında yapmayı aklının bir köşesine not etti. Israrla yüzüne bakmayan karısının dikkatini çekmek için boğazını sesli bir şekilde temizlediğinde tutkunu olduğu ela gözler gözlerini buldu, fakat annesinin sorusu ile önce karısının sonra ise kendisinin gözlerindeki tebessüm yok oldu.
" Ferit'le konuştun mu Erkam'ım? Neden haber vermeden gitmiş?"
" Kenan abim konuştu anne. İşle ilgili sorunlar varmış."
" Senin sağlığından önemli miydi işi? O halde bırakıp gidiyor."
" Sorun değil ana." derken karısına bakmaya devam eden Erkam yüzünü asarak Berfu'ya bakmasıyla kalbinde hiç istemediği bir sızı yer etti. Karısı, Ferit'in kimseye haber vermeden gittiğini duyduğunda olduğu gibi şimdi de suratını asmıştı ve bu hâli yüzünden aklından o ihtimali geçirmeden edemedi. Bir yanı haklı olduğunu azap çekerek söylerken diğer yanı kardeşi ile karısı arasında bir şeyler olduğunu düşündüğü için kendisine lanetler okuyordu.
" Halama çekmiş sanırım. O da var ile yok arasında."
Ağabeyinin, Esila'ya olan bakışı yüzünden aklına ilk gelen şeyi söyleyen Berfu, halası ile göz göze gelince komikmiş gibi gülümsemeye çalıştı. Ama sözlerinin istediği etkiyi yaratmadığını farkedince Esila'nın bacağını dürtüp " Odama gidelim mi? Sana göstermem gereken bir şey var." dedi. Ablasına bir şey olduğunu düşündüğü için keyfi kaçan Esila, Berfu'yu onaylayıp onunla birlikte ayağa kalktı. Ferit'in habersiz gidişi yüzünden aklına başka bir şey gelmiyordu ve kocasına son kez göz ucuyla baktığında yüzünü halasına çevirmiş olduğunu görünce her duygusunu belli eden yüzüne sitem etti. İçi yansa bile gülümsemeye devam etmesi gerektiğini kendisine defalarca kez tembih etmişti ama söz konusu ablası olunca bunu beceremiyordu.
' Bunu bir daha yapma Esila. Kalmamı isteyip gitme.'
Basamakları tırmanırken okuduğu mesajı ' Özür dilerim.' yazarak cevaplayan Esila arkasına bakmaya cesaret edemedi çünkü huzurunun kırgınlığını yazdıklarından anlayabilmişti. Görmeye dayanamayacağı için Berfu'nun arkasından yürümeye devam etti.
Birlikte Berfu'nun odasına girdiklerinde kapıyı kapatan genç kızın alıp verdiği derin nefes kalbini duyacağı şeylerin ağırlığına hazırlaması için bir işaretti sanki. İyi şeyler duymayacağını Berfu'nun endişeli yüz ifadesinden de anlamıştı.
Bölüm ☘59☘ Kalmamı İsteyip Gitme..
Start from the beginning
