Bölüm 29

2.7K 177 81
                                    

Mine'den

Kulağımda fısıltı sesleri. Niye bu kadar çok fısıldayarak konuşuyorlar ki? Uyandığımda odada bizimkileri gördüm. Herkes buradaydı. Kahraman amca ile Zehra yenge de gelmişti. Ortam biraz gergin gibi gelse de yaşadıklarımızdandı sanırım. Hepsi birden "Nasılsın, ağrın var mı, su verelim mi, aç mısın?" gibi soruları karışık şekilde sordular. O karmaşada içlerinden anlayabildiklerimdi bunlar. Kar'ı aradı gözlerim. Herkes vardı bir o mu yoktu? Herkes buradaysa başında bekleyen kim vardı?

-"Kar nerede?" dedim.

-"Kar uyuyor." Dedi Serin.

-"Niye hepiniz buradasınız? Onunla biriniz kalsaydı." Dedim. Endişelenmeye hakkım vardı. Bir cevap alamadım. Hep birbirlerini bakıyorlardı. Bakmayanların da yerdeydi gözleri.

-"Ben giderim o zaman yanına."

-"OLMAZ!" Yine hep birlikte verilmiş bir cevap.

-"Neden?"

-"Sen hastasın." dedi Serin.

-"Tamam ama yürümem gerektiğini söylediler zaten. Gidelim." Dedim.

-"Kar'ı tahlil için götüreceklerdi. Götürmüşlerdir." Dedi Furkan. Onun hareketleri zaten daha fazla şüphelendirmişti beni.

Elimin üzerindeki serumu söküp attım. Bağlı kablolarımı çıkardım. Yerdeki terliği giydim. Karnımdaki yarayı tutarak yavaşça ayağa kalktım.

-"Nereye giderse gitsin. Peşinden gidiyorum." Dedim. Oturtmaya çalıştılar. "Yalan söylüyorsunuz." Diye bağırmaya çalıştım çıkmayan sesimle. "Ne oldu ona biri söylesin." Dedim ağlamaya başladım. Daha yeni görmeme rağmen iyi olmamasından korkuyordum. Türlü türlü şeyler aklıma geldi. Kahraman amca yatağıma oturttu.

-"Ağlama kızım." Dedi eli omzumdaydı.

-"Kahraman amca demiyorsunuz ne olduğunu, çaresiz kaldım bir şey yapamıyorum onun için." Dedim kendimi açıklamak isteyerek.

-"Tamam Kar iyi sağlıksal bir durumu yok." Kahraman amcanın sözleri bir damla rahatlatsa da içimi kendi gözlerimle görmeden içim içimi yerdi.

-"Babası geldi." Dedi Furkan.

-"FURKAN!" Serin kızdı Furkan'a. Durdurdu konuşmasını.

-"Ne Furkan'ı görmüyor musun böyle daha kötü olacak. Öğrenmesi lazım." Dedi Furkan. Çıkışmıştı iyice. Serin sessiz kaldı. Lena odadan çıktı.

-"Furkan anlat lütfen." Dedim devam etmesi için. Zehra yenge bir bardak su uzattı. İçim hala yanıyordu. Kar'dan mı yoksa aldığım narkozdan mı bilmiyorum.

-"Hemşirelerden öğrendik. Babası köye götürecekmiş Kar'ı. Babasıyla tartıştıklarını falan söylediler. Katta bağrışmalar duyulmuş. İlişkinizi söylediğini tahmin ediyoruz." Biraz nefes aldı. "Tahliller için aşağıya indirmişler. Tuvalete gitmek istemiş. Ondan sonrası yok."

-"Nasıl yok?"

-"Yok işte kayıp arıyorlar."

-"Siz burada ne arıyorsunuz? Siz de arasanıza. Babası nerede? Onunla konuşmalıyım."

-"Sakın." Dedi Serin. "Babası çok sinirli. Sakın yanına yaklaşma."

Ne yapacaktım ben ya? Lena bir hemşireyle geri döndü. Elimden sızan kan yatağıma da bulaşmıştı. Geri yatırmak istediler. Karşı koyunca sakinleştirici yapacağını söyledi hemşire. Bu benim işime gelmezdi. Kendim yattım yatağa. Yeter ki yapmasın. Çıktıktan sonra odadakileri kovdum dışarıya. Fatoş abla, Kahraman amca ve Zehra yenge kalmıştı. Diğerlerinin beklemesinin manası yoktu. Kapı tıklatıldı ve içeriye polisler girdi. İfademi alacaklarını söylediler. Dışarı çıkardılar içerdekileri. Kimse kalmadı yanımda. Hatırladığım her şeyi anlattım ve şikayetçi oldum.

Mine Çiçeği (G×G) (Tamamlandı)Where stories live. Discover now