Yetişkin İçerik.
"Sen uyuşturucu gibisin. En kalitelisisin. En kafa yapanı. En zevk vereni." dedi nefesinin arasında. "Seni daha çok içmek istiyorum. Daha daha çok. Ama her şeyinle beni öldürüyorsun. Bu yüzden benim için altın vuruş sensin, sen."
Yarın pek bir zamanım olmayacağından bölümü şimdi atıyorum. Hafta içi bu bölüm için tekrar güncellerim, haberiniz olsun.😅
İyi okumalar bebeklerim!
Oy vermeyi lütfen ama lütfen unutmayın.💙
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Aklıma geldikçe biraz daha ağrıyordu başım. Neredeyse yarım saat önce yaşanan şey tüm moralimi alt üst etmişti.
"Candaş'ı yolcu ettim. Odamıza çıkalım mı sevgilim?" Karan'ın sesiyle birlikte kolumu çözüp ayağa kalktım. Bir cevap vermemiştim; fakat bu da bir evetti. Onun önünden ilerleyip teker teker basamakları çıktım. Peşimden iç çekmişti. Arka arkaya odaya girdiğimizde direkt pufa oturdum. Yüzümdeki ağırlığı temizlemeliydim. Elime pamuk aldıktan sonra makyaj temizleyicisini döküp cildime sürdüm. Karan, arkama geçerek aynadan bakışmamızı sağlamıştı. "Fulya'yı şirketten çıkarttım. Tazminatını ödeyip bir daha bizimle çalışmamasını sağlayacağım."
"Sana sırılsıklam aşık o kadın." dedim makyajımı temizleyerek. Kirli pamuğu küçük çöp kutusuna bırakıp yeniden ayağa kalktım. Karan'la şimdi direkt göz göze gelmiştim. "Dediğin gibi gerçekten hırslıymış."
"Zümra..." dedi konuştuğumuz konudan memnun olmayıp. "Güzelim iyiysen artık üzerimizi değiştirip uyuyalım mı?" diyerek bana doğru adımladı. "Hadi..." diyip fermuarımı aşağıya indirdi. Daha sonra elbisenin omuzlarını ittiğinde elbise de bedenimden kaymıştı.
"Bir de çıplak görmüş seni." dedim. Hâlâ hazmedemiyordum o kadının söylediklerini.
"Gelip bunu mu söyledi bir de?" dediğinde dudağımın kenarı kıvrıldı.
"Ben gizlice izlediğini düşünmüştüm. Biliyor muydun sen bunu?" diyerek kollarımı göğsümün üstünde kavuşturdum. "Nasıl izliyordu? Kapıyı açık bırakıyordun o da oturup seni mi süzüyordu?"
"Saçmalıyorsun." dedi gerilirken. "Duştan çıktığım bir gün öyle denk geldik. Yani o zaman bir yanlışlık diye dedim ama demek ki öyle değilmiş." dedi derdini anlatmaya çalışarak.
"O hiç bir taneden bahsetmiyordu. Kaç kez dedi bana. Resmen seni dikizlemiş orospu." diyerek öfkeyle saçlarımı karıştırdım. "Bırakmadınız da saçını yolacaktım ne güzel ben onun."
"Zümra fenalaştın. Daha ilerisi olsaydı, bebeğe de bir şey olabilirdi." dedi. Derin bir nefes alıp tatsızca kafamı salladım.
"Ne dediğimi biliyor muyum ben? Kadın geldi tüm keyfimi alıp gitti." Yutkundum. "Ama kötü olan bir şey daha var. Bazı noktalarda ona hak veriyorum."
Karan, bana inanamıyormuş gibi bakıyordu. "Bunun haklı hiçbir yanı yoktu."
"Sana göre öyle." dedim aynı hızla. "Aşık olmuş, etmiş. Benim yaptıklarımı da biliyor. Bana dönmen onun canını yaktı." Güldüm. "Ben de onun yerinde olsam öyle hissederdim sanırım; ama onun kadar ucuzlaşmazdım."
