Yetişkin İçerik.
"Sen uyuşturucu gibisin. En kalitelisisin. En kafa yapanı. En zevk vereni." dedi nefesinin arasında. "Seni daha çok içmek istiyorum. Daha daha çok. Ama her şeyinle beni öldürüyorsun. Bu yüzden benim için altın vuruş sensin, sen."
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Durun artık! Ne olur durun!" Diye bağırdığında adamlar onun karnına tekme atmaya devam etti. Candaş, koltukta yanıma çökerken, "Adam bilincini kaybedecek, Zümra. Dursunlar." Dedi. Gözlerimi kırpmadan onları izlemeye devam ettim. Çünkü ben dur demeden hiçbiri durmayacaktı.
"Ah! Tamam! Tamam anlatacağım! Her şeyi anlatacağım!" Dediğinde üst üste attığım bacaklarımı düzelttim.
"Durun!" Dediğimde adamlar nefes nefese geri çekilmişti. Pilot'un adamı Bulut yere yatarak soluklanırken ayağa kalktım. Topuklu ayakkabılarım mekanda tok bir ses bırakırken yanına yaklaştım.
"Öt, hadi." Dedim ayakta aşağıya doğru ona bakarak.
"Konuşmam için... Konuşmam için anlaşma yapmalıyız." Dediğinde dudaklarım kıvrıldı. Topuklu ayakkabımı onun boynuna doğru bastırdığımda yere bağlı olan bileklerini çekiştirmeye çalıştı. Darp edildiğinden dolayı daha çok güçsüzleşmişti.
"Anlaşma yapacak kadar yaşamazsın belki Bulut." Dedim nefretle. "Bir bakmışsın gebermiş, gitmişsin."
"Zümra..." diye peşimden seslendiğinde Engin, gözlerimi devirdim. Ben biriyle ilgilenince, başkası müdahale ettiğinde sinirleniyordum.
"Ötecek misin?" Diyerek yüzüne baktığımda kafasını sallamaya çalıştı. "Güzel." Diye mırıldanırken ayağımı boğazından çekerek kollarımı göğüsümün üzerine doladım. Çevresinde dolaşmaya başladığımda toparlanmak için çabalıyordu.
"Pilot, Zanzibar Adası'daki yerinde bulunamadı. Başka bir ülkeye mi kaçtılar?" Diye sormuştu Candaş karşıdan.
"Aynı adadayız..." diyerek sertçe yutkundu Bulut. Yürümeyi kesip bu defa doğrudan ona bakmıştım. "Sadece mekan değişti. Gizli bir geçiş açtı adaya. Bütün kızlar orada tutuluyor." Dediğinde damarlarımdaki öfke büyüyordu.
"Tam olarak nerede?" Diye sormuştu bu kez.
"O eski evin yakınında büyük bir villa var. Oradanın gizli bir bölmesi var. Polisler, Pilot'un yakınlarda bir yerde tekrar tutmayacağını düşüneceklerdi büyük ihtimalle." Demişti güçlükle.
"Pezevenk her şeyi düşünmüş." Diyerek ellerini cebine sıkıştırdı Engin. Kafası böyle tilkiliklere nasıl da çalışıyor?" Diye söylendiğinde ben en çok başka bir meseleyi merak ediyordum.
"En küçüğü kaç yaşında?" Diye sordum yerdeki adamın gözlerinin içine bakarak. Dudaklarını ıslatıp derin bir nefes almıştı.
"Altı..." dediğinde kalbim sızlamıştı. Engin ve Candaş'ında öfkelendiğini görürken olduğum yerde yere çöktüm. Dilimi dişlerimin üstünde usulca gezdirirken, "Bulut." Dedim tatlı çıkan sesimle. "Şimdi söyle bana." Diyerek gözlerinin içine baktım. "O kızlara hiç dokundun mu?" Diye sorduğumda titremişti. Gözlerini benden kaçırdığında dişlerimi gıcırdattım. "Sana bir soru sordum." Diye tekrarladığımda adem elması yerinden oynamıştı.
