Bölüm 5

36.9K 2K 247
                                    

Lütfen yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmeyin.
Yeni bölümün gelmesi sizin desteklerinize bağlı. :))

İyi okumalar.

Başımı ellerimin arasından çektikten sonra sesli bir şekilde nefes verdim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Başımı ellerimin arasından çektikten sonra sesli bir şekilde nefes verdim. Elimdeki kartvizitle bakıştığımda gözlerimi devirmiştim.

Karan Karademir.

Karabasan gibi çökmüştü üstüme. Başparmağım adının üzerinde gezinirken ayağa kalktım. Para meselesini halledip bir an önce yakamı ondan kurtarmam gerekiyordu. Yanağımı sıkıntıyla şişirirken kartı yatağa bıraktım. Bileğimdeki lastikle saçımı toplarken odamın kapısı çalınmıştı. Aynı an da telefonumun alarmıda çaldığında gülümsemeden edemedim. Yardımcımız kafasını içeriye doğru uzattığında, "Günaydın, Zümra Hanım." Dedi.

"Günaydın." Diye karşılık verirken elimi saçlarımdan çekmiştim.

"Leyla Hanım'ın kahvaltısı hazır." Dediğinde kafamı salladım.

"Geliyorum Derya." Diyerek kapıya doğru adımladım. Birlikte odadan çıktıktan sonra merdivenlerden inmiştik. Annem ona özel olan kanepesinin üzerine yatırılmıştı. Dudaklarıma samimi bir gülümseme yerleştirdikten sonra ıslık çalarak annemin yanına yaklaştım. Yanındaki boşluğa oturduğumda gözleri bana ulaşmıştı. Dudaklarımla yüzünün her bir milimine öpücük bıraktıktan sonra geri çekildim. Yüz ifadesi canımı tekrar acıttığında dudaklarımı yalamıştım. Kucağıma tepsiyi aldıktan sonra gözlerimiz tekrar buluştuğunda boğazımı temizledim.

"Düne göre iyiyim." Diye mırıldanmıştım. Sanırım gece yaşadığım olay katilliğimi bile bana unutturmuştu. "Adam iyiymiş, çok iyiymiş." Derken kaşığı ezilmiş sebzeye daldırdım. "Hatta suçlu olduğunu kabul edip beni aradı. Özür diledi." Dediğimde sadece hareket eden tek şey olan gözleriyle beni süzüyordu. Kaldırdığım kaşıkla daha çok yüzü değişirken benimde kaşlarım çatıldı. Kaşığı ona uzattığımda ağzını aralamamıştı ve neden aralamadığını şimdi anlamıştım. Bileğimdeki izler gözlerine ulaşmıştı. Zorla gülerken kaşığı yinede çekmedim. "Kelepçe tarzı bir bileğim vardı ya. Gece onunla uyumuşum. Nasıl iz olmuş bileklerim?" Diye söylendim sahte bir şekilde. Nefes alışı kulaklarımı doldurduktan sonra ağzını açmıştı. Uzattığım kaşığı bitirdiğinde vermeye devam ettim.

"Bugün şirkete geçeceğim." Diyerek sesli bir nefes verdim. "Oradan para çekmem gerekiyor." Derken ağzımın tadı değişmişti. "Amcama daha para vermeden, para çekmem hiç işine gelmeyecek; ama merak ediyorum. Dediği gibi o kadar para bile yok mu?" Derken yedirmeye devam ediyordum.

Verdiğim her kaşığı bitirken tepsiyi orta sehpaya bırakıp tekrar ona döndüm. Saçlarına öpücük bırakmıştım. Nefes alışverişini boynumda hissettikten geri çekildiğimde ayağa kalktım.

ALTIN VURUŞWhere stories live. Discover now