CİNLERLE Bir Gün 7

1K 27 3
                                    

     son bi adım attım kapıya ve derin bi nefes çektim. " tamam " dedim ve ayakkabıları giydim. lan kapıdan çıktım bizim evle apartmanlar arasındaki 50-100 metrelik mesafeyi koşar adımlarla geçtim. bizim muhitte 4 5 ev allahtan ışıkları falan var. apartmanları geçtim okul yolundan sağa saptım ki tenha yola geldik. 3 4 dükkan açık market gibi. girdim birine abi dedim bi metro alayım ben bi de kola. aldım nevaleleri metromu yedim colamı tıngırdatıyorum
içimde bir üperme var tabiki. ışıklar yanıp sönüyor bişi oluyor . zaten bozuktu o ışıklar hep aynı şey oluyordu ama o gece korkutuyor tabi insanı
hızlı adımlarla geçeyim diyorum fakat nereye kadar gidebilirim eninde sonunda yorulucam ve yavaşlıcam.
o an nasıl bir cesaret geldi bilmiyorum ve yavaş yavaş gitmeye karar verdim. olası şeylere hazırlıklı olmak için bir yandan euzubesmele çekiyorum bir yandan bildiğim duaları ediyorum. ilk direğin önüne geldiğimde ışık gitti kafayı kaldırdım böyle yanar döneri gördüm tak dedi söndü
benim aklım gitti. gözümden 2 damla yaş geldi. allahım sen yardım inanmasamda yardım et bilmem ne saydırıyorum böyle .kolayı attım bişiler yaptım yürümeye devam ediyorum ama korkudan ağlıyorum. bi ses geliyor kulağım ta içinde hissediyorum böyle ama içime içime işliyor ses nasıl tırsıyorum.
2 direği geçtikten sonra birşey olmadı. köşkün önünden geçiyorum dedim nolursun bişi olmasın ya. nolursun sakin sakin gideyim buradan
kafamı çevirmemle daha önce gördüğüm beyaz saçlı adamı görmem bir oldu. yavrum ne yapıyorsun bu saatte dedi.
abi dedim biryere gideceğim o yüzden çıktım . acele acele gidiyorum tabi. dur iki dakka sana birşey diyeceğim dedi.
köşkte köşk ama yani kocaman kocaman kapıları var bahçe demirlerle çevrili böyle eski zamanlardan kalma bildiğin köşk.
demirlerin yanına geldi işte sırıtıyor bana. he abi ne oldu dedim. ağlama dedi
ağlamıyorum ki dedim. dikkat et kendine dedi. kafamı çevirdim devam ediyorum 10 adım attım arkama dönüp baktığımda adam yoktu

     laannnnnnnnnn diye içimden sayıklıyorum. hızlı hızlı geçtim yolu ilerde mahalleyi görünce içim ferahladı 1 2 araba geçti falan iyice bir rahata geldim
ancak adamın evini nerde olduğunu bilmiyorum işin garip tarafı o .
anneme sormadım ki ben çıkarken bu adamın evi nerde diye. söylediklerin göre bizim mahallenin o taraflarda oturuyor 300 500 metre ilerde ilk sokakta diye söyledilerdi
zaten kimse sorsam söylermiş. ulan  gecenin onunda gidip millete bizim hacı rüstemin evi nerede diye mi soracağım ben gib gibi.
ben gecekonduların o tarafa geldim bitane teyze var kapının önünde. daha sormadım bile hiçbişey iyi geceler teyzecim dememle sağdan dön sarı boyalı ev demesi bir oldu.

     tıtıtıtıtıtamam teteteteyzecim sasağolasın diye kekeledikten sonra hemen sağdan girdim sokağa ben. sarı boyalı ev arıyorum
ulan 5 tane sarı ev var hangisi nereden bileyim ben diye düşünürken bizim hacıyı gördüm. geldin mi bakalım eheh geç hadi dedi.
geçtim içeriye kapıdan girerken besmele çek bilmem ne bana fetva veriyor. eyvallah dedim dediklerini yapa yapa geçtim içeriye.
birazcık dua mua okuturrdu bi takım şeyler yapmış ben gelmeden önce onları bana verdi yedirdi içirdi.
dedi ki yolda beyaz saçlı adamı gördün mü
hocam sen nerden biliyorsun onu dedim.
onu dedi gören 5 10 kişi var . ee yani ? dedim
ulan aslında öyle bi adam yokmuş.
öyle bir adam yok aslında dedi . gördüğünü sandığın şey gördüğün şey değil dedi.
ulan bi flashback yaptım hemen kafada. " ee geçen gün okula giderken babamda gördü hatta sorarım falan dedi " dedim.
baban başkasını görmüştür ona demiştir. o adamı gören kişilerle daha önce de konuştum bi çok kez geldiler bana
ama şanslısın o adamı görmüşsün dedi.
lan sevinsen mi korksam mı ağlasam mı bilemedim

     niye öyle dedin ki dedim adama.
rivayetlere göre musallat olduğunda diğerlerini de görebiliyormuşsun bazı durumlarda. hani kafan gidiyor seni alıp götürüyorlar kendi ortamlarına
oyunlar düğünler cartlarcurtlar fakat seninle ilginenen dışındakileride görebiliyormuşsn.
kötü niyetli olanları oldukları gibi çok iyi ve insan canlısı olanlarıda varmış falan diye anlatmaya başladı.
ee dedim yani ? bidaha görürsen onunla konuş dedi.
ne konuşacağım dedim zaten zırt pırt görmüyorum zank diye önüme çıkıyor ödüm patlıyor korkudan dilim damağıma karışıyor
nasıl konuşayım dedim. sen olmayan bişeyden bahsediyorsun olmayan bişeyle neyin tatavasını yapayım diye saçmalamaya başladım.
sana verdiğim duaları okuyor muun dedi.
hee dedim. yanındamı dedi evet dedim. tamam dedi tekrar okuyalım hadi işte. gittim abdest aldım geldim
kitapları açtı . bi yandan okuyor bi yandan bana okunmuş su mu ne fışkıttıryor.
o ne ya dedim. okunmuş sirkeli su mu ne öyle bişey dedi. suratıma suratıma attırıyor lan uyuz oldum  resmen .
tamam dedim neyse bozuntuya verme sen bak okumana

     neyse gençler adamın verdiği ritüelleri yerine getiricem diye adamın fantezisine göz yummak zorunda kalıyorum. tövbe tövbe shame on me
adam makine gibi okuyor bu arada. ne dediğini anlarsan 123123 trilyon verirler . bi başlıyor pismiiiiiii diye adigudu udugudu yarreppi şükrbillahi velelelelelvelvlevle saydırıyor amk. kağıttan dua okuyorum ama kulağım onda  . fıss fıss okuyor ben de ona bakıyorum falan arada ama kendimi okumaya kaptırmışım baya daldım gittim okuyorum. derken " aminnnnnnn" bi ses geldi irkildim  şimdi dedi senle beraber o sakallı adamı çağıracağız.
beni gittiğin yere götür bakalım dedi.la dedim ne gittiğim yeri ya . sen dedi o adamı nerede gördün gelirken. dedim işte şurda köşk var ya hani
sabuncularınmı eskiden
hee dedi beyaz köşk ee
eesi orda işte dedim demirlerin arasından konuştuk birazda ne dediğini ayıkamadım dikkat et kendine diyordu sadece onu anladım heralde dedim
tamam dedi yürü gidelim bakalım

     kapıdan çıktık ve bişey farkettim ben gelirken 4 5 tane sarı boyalı ev vardı. ulan kaza bela gözüm takıldı diğer evlere ama baktım bi tek bu adamın evi sarı
la dedim ne oluyor ya . demin heryer sarıydı şimdi farklı farklı olmuşlar. sokağın köşesinden döndük gidiyoruz işte. aradan 1 2 saat kadar geçti fakat benim geldiğim yol aydınlık . ışıklar falan yanıyor sağlam yani. ben gelirken kapkaranlıktı orası.
dedim hocam ben gelirken bu yol böyle değildi. direklerin 4 5 tanesi yanıyordu ki zaten gördüğüm 4 5 direk vardı. ses seda yoktu
sadece kulağıma uğultu geliyordu. hava esiyor kulağına o gelmiştir ee korka korka geldiğin için kafan başka yerde olduğu için dikkat etmemisindir dedi.
adam mantıklı bir açıklama yaptı etrafıma baktım gelirken görmediğim şeyler ordaymış ama bi yerde uyandım ki adamın beni geçiştirip korkutmamak için söyledini farkettim. kola kutusu vardı hatırlarsınız onu gördüm  o an kafam bastı herşeye.

     dedim hocam sen niye öyle dedin bak işte bu kutu kola benimdi yani bunlar yoktu cidden. ya dedim sen yürü şu köşke bakalım.
ulan köşke gittik. demirleri görünce ürktüm yine ben. kapısına kadar kocaman demir kapı . onun önünde durdu baktı etti. hmmmm dedi
ne hmmm hocam bana da söyle dedim. içerde ne var görüyor musun? dedi.
yoo dedim. gel bak dedi. biraz yaklaştım içeri doğru baktım şöyle kapının sol tarafında tulumba gibi bişi var kuyu yani su çıkartırıyorlar ordan
ee dedim yani. dedi bunlar böyle yerlerde mesken tutar . sen evden çıkıp çıkıp gidiyormuşsun geceleri baban söyledi
nereye gittiğini hatırlıyor musun dedi.
yok dedim hatırlamıyorum en son hatırladığım şey babamın kucağında olduğum sonra yatağa yatırıyor beni
pekala dedi. 5 dk durduk orda tıngır tıngır eve döndük.
o gece orda kalcaktım ben maneviyat dolu bir ortamda 

Türkiye De Yaşanmış Cin Ve Hayalet Olayları 3 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin