Bir Psikoloğun Anıları 19 Final

1.2K 56 24
                                    

     Hüseyin hoca belinden bir bıçak çıkardı ve Kaan'ın eline verdi. Kaan tutmak istemiyordu. Bir kaç dua okudu Hüseyin hoca ve Kaan'a da okuttu. Kaan'a bıçağı dayısına sokmasını söyledi fakat Kaan yapmadı. Ağlıyordu , hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Kenan sürekli yap diyordu fakat elinde ki bıçağı yere attı. Bana doğru baktı Kaan. Gözlerinde o çaresizliği gördüm. Yalancı bir tebessüm atarak kafamı salladım onay verirmişçesine. Kenan bıçağı Kaan'ın eline verdi ve elini tuttu. Ellerini yanağına götürerek ağlamaya başladı." Yap yeğenim , yap bitsin. " dedi. Kaan ağlamaktan nefes alamaz hale gelmişti. Kenan Kaan'ın elini tutarak kendi karnına doğru götürdü ve batırdı. Ardından bıçağın hepsini sonuna kadar karnına soktu. Kaan çığlık atarak yerinden zıpladı fakat Hüseyin Hoca tuttu onu. Saçlarını okşayarak kulağına birşeyler fısıldadı. Kaan yavaş yavaş sakinleşmeye başladı. Sürekli bana bakıyordu , kafasını yan çevirmiş bana bakıyordu. Gözlerinde korku ve çaresizlik vardı. Hocalar ellerinde ki ipleri aynı anda yere bıraktılar dua okumaya devam ederek. Hüseyin Hoca Kaan'ın elinden tutarak ipin dışına çıkardı Kaan'ı. Kaan çıkar çıkmaz yere düşerek bayıldı. Yanına koşarak kucaklayıp arabaya götürdüm onu. Bayılmıştı. Hüseyin hoca eliyle kazma ve küreği gösterdi ve bana getirmemi söyledi. Gidip kazma ve küreği getirdim. Kenan'ın olduğu yeri kazdık. Hoca cisimi eline alarak bir kaç dua okuyup üfledi. Kenanın cesedini ve cisimi oraya gömdük. Gömmeden önce belinden bir şişe su çıkardı ve ceset ile cisimin üstüne , ardından ise toprağın üstüne döktü. Kırmızıydı su , cisimi çıkarırken ki Kenan'ın kullandığı su ile aynıydı bu. Etrafına bir daire kazdık ve ipi onun içine koyduk. ipin üstünü kapatmadan şişede ki suyu ipin üstüne dökdük ve ardından onuda kapattık. Önce Kenan'ı sonrada etrafına daire kazarak ipi gömmüştük. Hüseyin hoca dualar okuyarak ağır adımlarla uzaklaştı. Diğer hocalar hala daha arapça dualar okumaya devam ediyordu. Sadık hoca elini omzuma vurarak " Bitti oğlum. " dedi. Gerçekten bitmiş miydi ?
      Sabah olmuştu biz hala Kenan'ı gömdüğümüz yerdeydik , Kaan'ı gece arabaya götürmüştüm. Hocalar dualar okumaya devam ediyordu. Saatlerdir dualar okuyordular. Duaların içinde tövbe kelimesi duyuyordum sık sık. Tövbe ediyorlardı sanırım Allah'tan. Yaklaşık yarım saat sonra hepsi bir ağızdan " Amin. " dedi ve ellerini açıp yüzüne götürdüler. Arkasını döndüler , en önden Hüseyin hoca bize doğru gelmeye başladı." inşallah bitti hocam. " dedi Sadık hocaya bakarak." inşallah hocam. " dedi." Bitti mi hocam artık ? Gitti mi o şey ? " dedim." Gitti Ramazan , Allah'a şükür Allah yanımızda , hep bizimle. " dedi. Eğilerek hocanın elini öptüm ne kadar izin vermesede. Ardından Sadık hocamın elini öptüm ve hepsine teşekkür ettim. Ovadan uzaklaşarak arabalara doğru gitmeye başladık. Arkama son kez dönüp Kenan'ın mezarına baktım.

Kaan hala uyuyordu. Sadık ve Hüseyin hocaya binlerce kez teşekkür ederek oradan uzaklaştım. Arkada Kaan hala uyuyordu. Eve doğru sürmeye başladım. Saat öğlen vakitlerinde eve gelmiştim. Kaan'ı kucaklayarak eve çıkardım. Kapıyı açarak kendi yatağıma yatırdım. Üst kata çıkarak Ferhan Bey'in kapısını çaldım. Kapıyı yine oğlu açmıştı." Merhaba yakışıklı baban evde mi ? " dedim." Evet. " diyerek içeri koştu. Bir kaç saniye sonra Ferhan Bey geldi." Oo Doktor Bey , kaçtınız sandım. " dedi gülerek." Estağfirullah , işim yeni bitti. Ne kadar teşekkür etsem azdır , çok sağolun araba için. " dedim." Ne demek oğlum , ne zaman istersen gelip alabilirsin. " dedi. Tekrardan teşekkür ettim ve tam gidecekken " Teyzenin oğlu nasıl oldu ? iyi mi ? " dedi." Teyzemin oğlu ? " dedim şaşkın bir şekilde." Teyzenin oğlu hastalanmamış mıydı ? " dedi. Bir kaç saniye boş boş Ferhan Bey'in yüzüne baktıktan sonra " He , evet evet , iyi Allah'a şükür. " dedim. Ferhan Bey biraz şaşırarak baktıktan sonra " Allah iyilik versin. " dedi." Tekrardan çok teşekkür ederim Ferhan Bey , iyi günler. " dedim. Evime girdim. Odama gittim Kaan'ın yanına , Kaan uyanmış ve ağlıyordu. Hiç birşey demeden ağlıyordu.
     Bir ay sonra :

Kaan bir ay boyunca hiç durmadan ağlamaya devam etti. Hiç durmadan ağlıyordu , normaldi. 10 yaşında ki bir çocuğun dayısını öldürüp gülmesini bekleyemeyiz. Sürekli onunla konuşup onu rahatlatmaya çalışıyordum. ilk günki gibi değildi artık , ağlamaları azalmıştı fakat hala daha kötüydü. Ara ara kabuslar görüyordu , bazen sinir krizleri geçiriyor ve ağlıyordu.

işimden olmuştum , polisler ile bir olay yaşamadık.*** şehrinden taşınmıştım. Daha lüks , daha kalabalık bir şehire taşındık. Beni oraya bağlayan hiç birşey yoktu çünkü. Daha güzeldi burası , daha kalabalıktı , daha genişti .Bir ev tuttuk , 2+1'di , çok büyük birşey değildi .4 katlı bir apartmanın en alt katındaydık. işim olmadığından dolayı para kazanamıyordum ve cebimde ki tüm parayı Kaan için harcamıştım.

Üç ay sonra :

• ** Hastanesinde işe başladım. Psikolog olarak hayatıma devam ediyordum ve ilk hastam Kaan'dı.

Altı ay sonra :

Daha güzel bir eve taşındık. Daha güzel eşyalar aldık. Kaan gün geçtikçe daha çok iyileşiyordu. Hala daha o acıların izleri vardı fakat saklıyor ve kapatıyordu. Geceleri bazen ağladığını duyuyordum.

Dokuz ay sonra :

Okuma ve yazmayı bilmiyordu , ona okuma ve yazmayı öğrettim. Okula göndermek istedim hiç okula gitmemişti fakat istemiyordu okula gitmeyi. Israr etmedim.

Bir yıl sonra :

Kaan neredeyse iyileşmişti , geçmişte ki acıların izleri kapanmaya başlamıştı. Arkadaşları vardı , bir sürü arkadaşı vardı. Hatta aşık olduğu bir kız vardı , adı Nazlıydı.
     Kaan yaklaşık iki yıl boyunca tedavi gördü. 12 yaşına gelmişti. Okuma ve yazmayı öğrenmişti fakat okula gitmiyordu , istememişti gitmeyi. iki yıldır beraber yaşıyorduk. Bitmişti o olaylar. Aylardır kabus görmüyor , ağlamıyordu. Arkadaşları , çevresi olmuştu. Dışarda arkadaşlarıyla oynuyordu sürekli. Çok yaramaz bir çocuktu , sürekli komşulardan şikayet geliyordu fakat komşulardan şikayet geldikçe ben daha mutlu oluyordum çünkü normale dönüyordu.

Yeni hastanem , asistanım ve meslektaşlarım oldukça iyiydi. Alışmıştım buraya. Çok içten ve samimi insanlardı. Hepsi güler yüzlü ve sıcaktılar. Kaan'ıda sevmişlerdi , tanıştırdım onları Kaan ile.

Şuan Kaan 23 yaşında , askere gidip geldikten sonra bir kafede garson olarak çalışmaya başladı. Uzun süredir konuştuğu bir kız var , hatta evlenmeyi planlıyor. Hayatından memnun , bende öyle.

Hikayede adı geçen herkesin şuan da ne olduğunu merak ediyorsunuzdur , anlatayım.

Kaan'ın anne ve babası , Canan ve Fatih Bahadır : O geceden sonra cesetleri bulunamadı , kayıtlarda kayıp olarak geçmekte.
Kaan'ın anneannesi Fadime Hanım : Memleketinde *** mezarlığına gömüldü. Ara ara Kaan ile ziyaret ederiz.
Kaan'ın teyzesi Fahriye Hanım : O geceden sonra *** hastanesine yatırılmış. 11 yıl tedavi gördükten sonra 2 sene önce hayatını kaybedip annesinin yanına gömülmüştür.
Kaan'ın eski Psikologu Serap Hanım : Memleketinde *** mezarlığına gömülmüştür.
Asistanım Seher Hanım : Kenan'ın geldiği gün hastaneden ayrıldığımdan sonra bir daha hiç haber almadım.
Sadık ve Hüseyin Hoca : ikisi de hayatlarına devam etmektedirler , ara sıra gidip ziyaret ederim.
Kaan'ın dayısı Kenan : O geceden sonra bir daha hiç oraya gitmedik.

Hepinize dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum , ara sıra beklettim bunun için kusura bakmayın.Bir başka hikayede görüşmek üzere , sağlıklı , mutlu ve huzurlu günler dilerim , sağlıcakla kalın.

Türkiye De Yaşanmış Cin Ve Hayalet Olayları 3 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin