Kisa Hikaye

1.9K 39 1
                                    

Olay 1998 yılında,  Ankara'nın B...  Köyünde gerçekleşmiştir.  Olayı yaşayan kişinin verdiği ifadeyi paylaşacağız..   Şuan olayı yaşayan kişi hayatta değil,  evde intihar etmiş şekilde bulunmuştur.

"B...  Köyünde yaşıyorum,   köyde parayı bulan büyük şehire göçüyor.   Köyde eli topu 5 hane kaldı..  Onlarda yaşlı,  ben 27 yaşındayım.  Arkadaşlarım gitti,  ben gidemiyorum.  Annem sakat,  babam sizlere ömür.  Kardeşim yok zaten..  Artık para nasıl kazanırım onu düşünmeye başladım.  Gece hırsızlık yapmayı bile denedim ama yapamadan vazgeçtim..  Bizim köyde gece tek tük ışıklandırma vardır.  Her yerde yok,  bazı sokaklar zifiri karanlık bazı yerler ışıklandırmalı..  Artık nasıl bunaldıysam,  dere kenarına inmeye karar verdim..  Hava alırım olmazsa düzelirim belki diye çıktım evden..  Akşamüstüydü..  Benden 60-70 metre önde yürüyen Musa emmiyi gördüm.  Bağırdım ama duymadı..  O önde,  ben arkada ilerlemeye devam ediyorduk.  Aslında Musa emmi deli dolu adamdı karısını kaybedene dek.  Yalnızlıktan olsa gerek hiç dışarı çıkmazdı.  İlk defa onu süratli şekilde dere kenarına inerken gördüm..  Dere kenarına vardık.  Ay ışığı dışında,  herhangi bir ışıklandırma yoktu.  Musa emmi,  ters yöne saptı,  boğuk(terkedilmiş ev)'a doğru yöneldi.  Ben dere kenarına çöktüm.  Derenin sesi huzur veriyordu bana.   Ta ki,  Musa emminin çığlıkları duyana kadar,  kalktım boğuk'a koşmaya başladım.  Kafası kanlanmış şekilde,  koş köyden Halil'in traktörü al gel hastaneye götür beni dedi..  Evden 10-20 metre uzaklaştım..  Eve giren birini gördüm hayal meyal..  Ama olayın sıcaklığıyla aldırmadım.  Köye koşa koşa geri döndüm.  Halil emmiden traktörü aldım bende gelicem dedi.  Beraber boğuk'a geri döndük.  Eve girdik ancak Musa emmi yoktu.  Traktörün ışığıyla eve az da olsa ışık yaptık.  Yoktu,  nereye gitmişti bilmiyorum ama Halil emmi küfür etmeye başladı bana.  Dalga mı geçiyorsun diye serzenişte bulundu.  Geliyor musun dedi,  yok dedim o köye geri döndü.  Velhasıl kelam hayretler içerisindeydim hala.  Kalbim küt küt atıyordu.  Dere kenarına yaklaşıp az soluklandım..  Bi yandan gözüm boğuktaydı.  Evin önünde dolaşan birini gördüm.  Ay ışığında net seçemedim ama,  köyün uyuz köpekleri havlamaya başladı..  Korktum beni ısıracaklar diye..  Köye geri döndüm,  yattım.  O gecenin sabahı,  sela verildi,  Musa emmi ormanlık alanda ölü bulunmuş.  Halil emmi kapıyı kıracak şekilde çalıyordu.  Açtım,  sen mi yaptın lan şerefsiz demeye başladı.  Annem oturduğu yerde ağlamaya başladı..  Olayı ne yapsam anlatamadım..  Ertesi gece,  banyo kapısının açıldığını duydum.  Annem sakat olduğu için altını ben değiştiriyordum.  Ayağa kalkması imkansızdı.  Ayağa kalkınca gözüm karardı.  Sonrasını hatırlamıyorum.  Sık sık kabuslar görüyorum.  Biri beni izliyor.  Ben evde olmadığım halde,  annem bana,  erken uyandın,  daha yeni yatmadın mı gibi cümleler kuruyordu.  Hocaya göründüm,  bişeyin yok dedi.  Eve geliyorum gaipten olaylar yaşıyorum..  Yaşamak istemiyorum ancak annem mağdur kalmasın diye yaşıyorum..  Benim bi suçum yok,  Musa emmiye ben zarar vermedim..  "

Olayı anlatan kişi,  ifadesinden sonra serbest kalmış.  2 gün sonra silahla intihar etmiştir.  Anneside 1999 yılında devlete ait bir kuruluşta ölü bulundu.

Türkiye De Yaşanmış Cin Ve Hayalet Olayları 3 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin