Anlatmakta Kararsız Kaldigim Olay Final

1.8K 43 12
                                    

     Ben arabadan indiğim an. Kız ordaydı birden koştum kızın yanına. babam ve imamlar dur dur! desede dinlemedim. Tutamadılar, sarıldık. Elimden tutar mısın? dedi. tuttum içeri girdik. içim bir hoş olmuştu. Sanki onun için nefes alıyordum. Biz içeri girdiğimiz an kapılar kapandı. Birden noluyor ya dedim nasıl geldim buraya. inanamadım oraya gittiğime kıza sarıldığıma. Bu kadar şey yapmıştı, belliydi olaylar onunla alakalıydı. Beni buraya ben mesaj atmadan çağırması, rüyamda gördüğüm ev, ateş herşey resmen rüyamda gördüğüm şeyleri yansıtıyordu. Kıza artık güvenmemeliydim. Neden bunu yaptığımı kendime soramadan. babam ve imamlar bağırıyor dua ediyorlar ama hiçbirşey yapamıyorlardı. kapılar kitlenmişti. ne pencere vardı ne başka bişey. Resmen özellikle seçilmiş gibiydi burası. O rüyamda gördüğüm kızı tavanda asılmış bir şekilde gördüm. Ve orda birden gözüm karardı. Çığlık atmaya başladım. ağlaya ağlaya çığlık atıyordum. sesim gitmişti artık. kusuyordum su istiyordum. ama nafile. Kız bana sakin olmam gerektiğimi söylüyor. Bense ona yalvarıyordum. içer de yatay şekilde duran bir soba türü birşey vardı. Sanrım kuzine deniyor ona. onun içinde bir demir vardı. Kız demiri eliye tuttu ve bana doğru yürümeye başladı. Asu diyorum nolur yapma ben seni seviyorum, hani çok mutlu olucaktım diyorum. Yok o demiri almış elleri yanıyor çıplak tutuyor hissediyorum ama hala üstüme üstüme yürüyordu demirle birlikte. Ben arkamı dönüp kaçayım derken kafamı duvara vurdum. o esnada belime demirin ucunu deydirdi.  Pek acımamıştı ama sürekli zonkluyor ve sıcaklık hissediyordum. Yanıyordu. Acısını nedense ilk başta hissetmedim sonraları baya acımaya başladığı farkettim.
     Odada herşey üstüme üstüme geliyordu, psikolojim o kadar bozulmuştu ki ne yapacağımı ne diyeceğimi bilemiyordum. Kız sürekli kendinden bahsediyordu. Ben senin en sevdiğindim, gidemezdin ben çok güzelim türünde şeyler söylüyordu o kadar sıkmıştı ki olay artık hiç bitmeyecek ve burada öleceğim gibi hissediyordum. 18 adetti sanırım, 18 adet ışık belirdi yerde mum ışığı gibi ama altında hiçbir şey yok. kenara sıkışmış cenin pozisyonunda olayları takip ediyordum. Kulaklarım ağır işitiyor, sesim çıkmıyor ve her yer belimden çıkan kanlarla dolmuştu. Babamlar bu esnada dışarda değil miydi? nerdeydi düşüncesi sardı beni. Bir hışımla ayağa kalkıp, kapıya tekme atıyordum yumrukluyordum. Baba çıkar beni nolur! Asu baban yok o imamlarda yok onların hepsi seni buraya getirmek için bir halisinasyondu sen kimsesizsin. benden başka kimsen yok. dediğinde kendimi boğazımdan göbeğime kadar tırnaklarımla çizerek, böyle birşeyin olamayacağını söylüyordum.
Tırnaklarımın arası deri parçalarıyla dolmuştu kan vardı tırnaklarımda. Odadaki mumlarda sürekli yanıp yanıp sönüyor ve asuyla tartışıyorduk.
     Biz tartışırken o esnada babam içeri girdi. içeri girdi ama elini kolunu sallayarak değil. Arabayla duvarı kırdılar. Duvar kırıldığında babam arabayı geri vitese takıp tekrar bir hamle daha yaptı. Araba içeride kaldı tabi bir hamle daha yaptı ama çıkamadı. sonra imamlar beni tutup gel diyor. içimden yine annem konuşuyordu küfret, bağır, çağır... Tabi o kadar bitkindim ki hiçbir şey yapıp söyleyemedim. imamlar içeri girdiğinde mumlar sönmüştü. arabanın farları yanıyordu ve imam tekrar daire çizerek dua okumaya başladı. imam duasını bitirdiğinde asu, elimi tutmuş arapça birşeyler söylüyordu. Bu kadar ne biliyordu ki? Bu araştırmaları nerden yapıp bu bilgiye sahip olmuştu? Bunları düşünüyordum ama içim biraz olsun rahatlamıştı babam vardı sonuçta yanımda. imamlar dua okudukca içeriden çatırtılar, tellere sürtülmüş demir sesleri geliyordu. Korkmuyordum artık. Muhtemelen babam ve imamlar orda olduğu için korkmuyordum. Beni sürekli dualarla okuyup üflüyorlardı. En son babam dışarda bekleyen bir adamın arabasına bizi bindirdi ve evine girdik. içeride beni 4-5 tane havluyu yere serip yatırdılar. Kur'anı kerim vardı imam mustafanın elinde, onu açıp açıp okuyordu. Beni sonra soğuk suyla yıkadılar. Sonra bişey içirdiler tekrar aynı yere gotürdüler. Ben sürekli siluet görüyorum ama ne sesim çıkıyor ne hareket ediyorum. Ölü gibi bakıyorum sadece siluetlere. Sonra bayıldım.
     Her şey gerçekten yalanmış.Ben şizofren hastası mıydım? Hani beni babam kurtarmıştı? Hani imamlar okuyup üfleyip her şeyi düzeltiyorlardı? Sizler gibi bende değişik duygular içerisindeydim neler olduğunu anlamamıştım. Uyandığımda bir derenin kenarındaydım. Derede uzun boylu 3 tane yaratık. ve önlerinde bir ağaç. Ağaç masa görevi görüyordu. c şeklinde o varlıkların önünde eğilmiş. Ve o varlıklar masanın arkasındalardı. Sağ tarafımda bir at vardı sanırım yılkı atıydı. at birden şaha kalktı. kişnemeye başladı. Tüplerim ürperdi. kendimi nedense dinç hissediyordum. O an aklıma belimdeki yara geldi. ellediğimde belim tamamen kabuk bağlamış ve yapış yapıştı. Masadaki varlıklardan üçüde aynı anda aynı kelimeleri söylediler.( Beyler yazmaya kalkıyorum, arapça gibiydi ama aklımda kalanla buraya yazdığım çok saçma çıkıyor, gırtlaktan konuşuyorlardı.) Arapça bastıra bastıra bişeyler söylüyorlardı ve üçü aynı anda bana bakarak hiddetli hiddetli söylüyorlardı bu kelimeleri. Ben kafamı sağa sola anlamıyorum dercesine sallıyorum ama o esnada gözüm kararmaya başladı kalbimin atışını 20 metreden duyardınız o derecede atıyordu. Ama bilmediğim anlamadığım bir enerjimidir güçmüdür içime girip beni dimdik yapıyordu. gözlerimin feri yerine geliyordu resmen o şeyden sonra. O kelimeleri 3 kez tekrarladılar. Ben ağlayarak anlamıyorum diyorum. Dinlemiyorlar, illaki konuşacaksın gibi. Sonra yanlarına bir şey yürüyerek gelmeye başladı. bismillah... diyerek tekrar gözümü kapatıp açtım ama nafile. Sonra o gelen şey bana onların söylediklerini çevirmeye başladı.
- Neden oynamadın? Ne oynaması diyorum. Sana sorulanlara cevap ver. Neden oynamadın? diye soruyorlar.
Sonra aklıma geldi. ilk arabayla geldiğimde o kedi gibi şey konuşmaya başlamıştı. Oynamadan çıkamazsın demişlerdi. ( Önceki partlarda yazdım zaten) Sonra olanlar iyice çığırından çıkmıştı...
     Bu sefer ayılıp, bayılıpda kurtulamıyordum. Tam bayılcak gibi olduğumda bana bir güç, kuvvet geliyordu daha sonra yine eskisi gibi oluyordum. Beni kurtarabilecek hiçbir şeyin olmadığını hiçbir umudumun kalmadığını anlamıştım. Bu saatten sonra olanlar beni pek de fazla korkutmuyordu sadece yaşadığım anlık olaylardan korkuyordum. Tabi bunlar korkunun da ötesindeydi kalbim yerinden fırlayacak gibi oluyor, boncuk boncuk terliyor Ve psikojik bunalıma gidiyordu.

Şu ana kadar yaşanılan her şeyin bir nedeni olmalıydı. Bir neden vardı, ama ben bulamıyorum. Bulduğum nedenler sonuca dönüşmüyor ertesi gün hepsi çürüyordu. Annem babam neredeydi? Ben böylesine çaresizken beni düşünen insanlar neredeydiler?
     O gece olanları asla unutmayacağım. Bu yaşadıklarım, bir büyük rakı açıp bir paket sigara bitirip, Derlenilecek şeylerden değildi. Üç tane cin veya dünyadışı varlıklar diye tabir ettiğim, şeyler tarafından esir alınmıştım. Bana arapça neden oynamadın diye soruyor ve içlerinden bir tanesi de bunu türkçeye çeviriyordu. Ne diyeceğimi bilemiyorum ve bir anda hangi meshepten olduğumu sormuştu. Bunada cevap verememiştim. Son sorusu hangi dine mensupsun olmuştu. Müslümanlık, Allah'a inanıyorum dediğimde birden içimden bir ruh çıkarcasına, hafiflercesine rahatlamış ve bayılmıştım. Bu korku da Bayıldığım bir şey değil de sanki morfin almıştım.
     Ayıldığımda Asu üzerimdeydi. Cinsel ilişkiye girmişiz ve benim bunu nasıl olduğundan, nasıl gerçekleştiğinden hiçbir fikrim yoktu. Asuyu üzerimden yatağın öbür tarafına fırlattım. kalkıp nerede olduğunu anlamak için korkar adımlarla camın kenarına yürüdüm. Burası asuların eviydi. Neler döndüğünü anlamadım. Anlamakta istemiyorum koşarak evden çıktım. Sokakta ayakkabılarımı giyip, dolmuşa kadar koştum. Dolmuşa bindiğimde normal insanlar gibi adamla yani dolmuş şoförüyle muhabbet ederek tüm yolu geçirdim...
     Beyler hikaye bitti. Her şey bu kadardı. O dolmuş Şöförü benim bir haftadır konuştuğum en normal insandı. hayatımın kıymetini anlayıp arkadaşlarım olsun, ailem olsun kimseyi kırmamaya çalıştım. Bu olay bende psikolojik olarak çok büyük etkiler bırakmıştı ama oraları yazmıyorum uzun bir süre atlatamadım, sadece psikolog masrafımız milyarlarca para tuttu.

Gelelim olayın sonuna; kız üzerimde uyandığımda panik ve korkuyla direkt dışarı çıktım. Kız konuşamıyor ve duyamıyor yüzü hariç her yeri felç geçirmişti. Şuanda bir yatalak. Anneannesine iki ayrı dava açtık. Üzerime büyücülükle ilgili tonla şey yaptığı ve çapraz sorguda her şeyi açıkladığını bildirdiler.

O gece olanlarsa, daha doğrusu başından beri yaşadığım tüm hikaye bu odada geçmiş. Duyunca bende şoka uğrayıp buna inanmak istemedim. Aile ise okul gezisine gideceğimi arkadaşlarımdan ayrı kalmak istemediğimi söylemişim ve birde öğretmen konuşturmuşum.

Olaydan nasıl kurtulduğuma gelirsek bunu hala bende bilmiyorum. Ama musallat ettikleri şeyler en son Müslüman olduğumu sormuştu.

Türkiye De Yaşanmış Cin Ve Hayalet Olayları 3 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin