B.116

134 17 27
                                    

-Lalisa Manoban dedi ile ikimizde kalktık. Güvenliğe döndük. 

-Evet ? dedi Lisa sorarcasına. Güvenlik bize yaklaşırken herkesin gözü üzerimizdeydi. 

-Çıkıyorsun. Şikayetin geriye alındı dediğinde Lisa direk bana baktı. Yutkundum. 

-Ne ? dedim güvenliğe dönüp. 

-Bu kadar çıkıyor. Şikayet geri alındı. Burada durması için bir sebep yok. Eşyalarını al. Kişisel eşyalarını çıkışta alacaksın. Bıçaklar hariç

-Ama ben çıkamam dedi Lisa. Evet çıkamazdı. O yokken beni burada öldürürlerdi. Ayağa kalkmıştım aynı onun gibi. 

-Bir gün daha kalayım dedi Lisa. Güvenlik görevlisi bıkkın bir şekilde ona baktı. 

-Burası otel mi ? Şikayet yok. Bıçaklanan adam onu senin bıçaklamadığını bıçaklayan kişisinin daha esmer ve kısa boylu olduğunu açıkladı dediğinde ikimizde kaşlarımızı çattık. 

-Bakın anlamıyorsunuz. Bir gün daha kalayım. Hem saat geç oldu. Bu saatte nereye giderim ? 

-Saat algın nasıl işliyor bilmiyorum ama saat daha 2. Çıkıyorsun. Zorluk çıkarma sana elektrik vermek istemiyorum dediğinde Lisa'ya döndüm. 

-Eşyalarını al

-Unnie 

-Hadi Lisa dediğimde bir kaç saniye yüzüme bakıp kafa salladı ve çantasını aldı. Bana baktığında ona sarıldım. 

-Sorun yok. Kook'un iyi olup olmadığını kendin kontrol etmiş olacaksın

-İyi olacak mısın ? 

-Eğer bir şey olmasa Kook gelmezdi dimi ? Şikayetini almazdı. Görüşürüz. Eun Ji'yi benim yerime öp dediğimde kafa salladı ve güvenlik görevlisi ile çıkarıldı. Herkesin gözlerini üzerimde hissederken kendimi yatağa bıraktım. İşte şimdi sıçtık. 

--------------------------

-Daesung'u dışarı çıkarın dedim Kang'a sinirle bakarken. Az sonra olacakları görmesini istemiyordum. 

-Sorun değil hyung. Ben iyiyim  dediğinde ona döndüm. Bae bana doğru geldiğinde ona durmasını işaret ettim. Tam Dae'nin yanında durdu. Kang'a dönüp az önce düşürdüğü telefonu eline verdim. 

-Kimi arıyorsan ara. Ji Eun'u dışarı çıkartıyorsun dediğimde yutkundu ve telefonu tuttu. Bir numaranın üzerinde durdu. 

-Hemen diye bağırdığımda sıçrayıp tuşa bastı. Bir kaç saniye sonra telefon açıldı. 

-Sana dediğim şey. Kızı çıkarın

-Ama mahkemeyi bekliyorduk ? dedi ses. 

-Hemen çıkarın kızı. Dosyayı silin. Konuştuğumuz gibi dedi diğer adam onayladığında telefonu kapattı. Telefonunu alıp bir yere fırlattım. 

-Hemen çıkamaz ama en geç akşamı bulur. Şimdi ? Bitti işte. Çıkarttım

-Kang şimdi eğlenmeye başlayacağız

-Ne ? dediğinde bıçağımı çıkardım. Ona bakıp gülümsedim

-Ama onu çıkardım.

-Sen Ji Eun'u zaten çıkaracaktın ama ben hızlı olmasını sağladım

-T-tamam işte istediğin oldu 

-Kang sen zaten öleceksin ama ben bunun hızlı olmasını sağlayacağım dedim ve bıçağı koluna sapladım. Acı ile çığlık attığında Tae'ya baktım. 

ÇETEWhere stories live. Discover now