55. BÖLÜM

134K 6.4K 1.1K
                                    

Uzun bir bölümle karşınızdayım.

Yeni bölüm sınırı: 1K oy ile 400 yorum.

Keyifli okumalar dilerim.

Kötü doğulmaz derlerdi de inanmazdım hiçbir zaman. Haklılarmış. Kötü olunuyordu. Acı, intikam ve nefret birleştiğinde insan kötülüğe bir adım atıyordu ve ilelebet o halde kalıyordu.

Babasının ölümüne sebep olan Engin de böyleydi işte. Kötü.

Bu yaşananlar çok kötüydü ve o belki de bunların hiçbirini hak etmemişti ama unutulmaması gereken nokta şuydu: Engin gerçekten kötü bir insandı. Şu yaşadıkları bile onu gözümde aklamaya yetmemişti. Beni Uras'ı öldürmekle tehdit eden adama karşı ne yazık ki hoşgörülü olamayacaktım. Ne kadar denersem deneyeyim bunun gerçek olmayacağını bildiğimden yeltenmiyordum.

Arslan'ın benden bir cevap beklediğini ifade eden bakışlarına dayanamayıp konuşmaya başladım.

"Tek suçlu Engin değil," diye mırıldanırken Arslan'ın bu konu hakkındaki düşüncesini merak ettim.

"Biliyorum. Yekta ile benim amacım oydu ancak bizim yerimize Engin öldürdü o adamı."

Reddetmiyordu. Suçunu biliyor ve hatta bunu kabulleniyordu. "O adam dediğin Engin'in babası. Ancak demeden geçemeyeceğim ki Begüm de suçsuz değil. Her şeyin onun yüzünden olduğu düşünülürse hele ki. O kadını nasıl sevdin gerçekten almıyor kafam."

"Belki yorulmuşumdur. Gördüğüm ilk rahat yeri evim, yurdum sanıp uykuya dalmak istemişimdir. Olamaz mı?"

"Olmamalı. Çünkü evin seni ilk rahatlatan değil hep rahatlatandır." Birkaç saniye duraksadım ve ardından devam ettim. "Adamın size nefret beslemesi şaşılacak bir şey değil. Ama çok tehlikeli bir nefret bu. Kullandığı yöntem ve nefretini çıkarabileceğini düşündüğü kişiler çok yanlış. Ya Uras ile Arya'ya bir şey yaparsa? Şu an Arya'ya zarar vermemesinin tek nedeni onun kendi kızı olduğunu düşünmesi. Bunun da yalan olduğunu düşündüğü zaman neler yapar?"

"Onlara bir şey yapmasına izin vermem Rüya."

Onun karşı çıkışlarının boşa olduğunu anlatmak ister gibi baktım gözlerinin içine. Orada gördüğüm yansıma benim korkmuş yüzümdü. "Engin bu konu için senden izin isteyecek birisi değil. Onlar için çok korkuyorum. Bu nefrete maruz kalmalarından ödüm kopuyor Arslan."

Titreyen sesim korkumun derecesini de beraberinde ona sunarken Arslan elini yanağıma değdirdi ve yüzünü bana doğru eğdi. Sıcak nefesi yüzümün kuytularında gezinirken dokunduğu yerlerde bulunan sinirler şaha kalkmıştı.

"Korkun yersiz güzelim. Anlıyorum onlara bir şey olmasın istiyorsun ama unutma ki ben hiçbir zaman senin isteklerini göz ardı etmedim. Etrafınızda onlarca koruma var. Merak etme Engin onlara da sana da bir şey yapamaz."

Sözleri kalbimin bir kısmını rahatlattı ancak diğer yanı hâlâ tedirginlik içinde yüzüyordu. "Ya sana bir şey yaparsa? Bunca zamana kadar hiçbir şey yapmadan durdu mu Engin?"

Arslan dudaklarındaki tebessüme engel olamazken yüz ifadesinde derin bir anlayış yarattı. Gözlerine sevgi yerleşirken dudaklarını dudaklarıma sürttü ve yavaşça "Yapamaz. Tedbirimi almadan onun karşısına çıkacak değilim. Sen ve çocuklarım için sonuna kadar yaşamaya çalışacağım birtanem. Sizin için yaşamak ve mutlu etmek yerine ölmeyi seçecek değilim. Sizi en iyi yaşarken koruyabilirim. O yüzden kafanda seni yiyip bitiren endişeleri sil ve at. Bir daha da o güzel aklına böyle düşünceleri sokma. Her şey yoluna girecek. Babanın durumu da iyi olacak, hiçbir şeyi kalmayacak. Güzel günler yakında gelecek ve biz tam anlamıyla biz olabileceğiz."

O BENİM (+18 TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin