10. BÖLÜM ♣

220K 10.7K 1K
                                    

Zihnim Arslan'ın söylediklerini bir kısır döngü içine alıp yankılatırken sadece ona bakmakla yetindim. Üzerime büyük bir ağırlık çökmüş gibi hissediyordum ve ne diyeceğimi bilemiyordum. Zaten buna ne denirdi ki?

Dudaklarında ki milimetrik bir gülümsemeyle beni izlerken ona gülümsemeden karşılık veriyordum ki Uras'ın salona girmesiyle gözlerimiz ayrıldı. Bakışlarımı ondan çekip Uras'a döndüğümde elindeki dvd'yi salladı ve "Pokemon," dedi.

Arslan ile gözlerimiz yeniden birbirine değdiğinde dudağındaki gülümseme genişledi.

"İzleyeceğiz değil mi?" diye soran Uras'ı başımı sallayarak onayladım. "Tabi ki izleyeceğiz."

Arslan ayağa kalktığında Uras ona bakakaldı. "Baba nereye?"

Elini Uras'ın omzuna koyup hafifçe sıkan Arslan "Oğlum, benim şirkete gitmem lazım. Sen Rüya ablan ile film izle. Daha sonra ona evi gezdir. Tamam mı?" diye sordu.

Uras sakince başını sallayıp bana çevirdi başını ve "Tamam," dedi.

"Rüya, bir şeye ihtiyacın olursa mutfaktaki kızlara söyle çekinmeden. Çok yakında burada yaşayacaksın zaten."

"Tamam."

"Görüşürüz," dedikten sonra eğilip Uras'ın saçına bir öpücük bıraktı ve gitti.

Aradan geçen bir saatin ardından Uras ile filmi bitirmiş oturuyorduk. Dalgınca "Rüya abla, şimdi sen babamla evleneceksin ya," deyip yüzünü bana çevirdi.

"Evet hayatım."

"Sen bizimle kalacaksın değil mi?"

"Evet."

Dudaklarını büzüp düşünürcesine gözlerini kıstı. "Peki Ezgi abla? O nereye gidecek?"

"O başka bir eve gidecek," dediğimde yan taraftan sert bir kadın sesinin gelmesiyle gözlerimi devirdim ve kolumu koltuğun arka kısmına yasladım.

"Benim gidip gitmemem sana kalmadı."

Ezgi yine kollarını göğsünde kavuşturmuş bir haldeydi. Ayaklarındaki topuklu ayakkabıyı çıkartmış, onun yerine babet giymişti.

Umursamazca gülümsedim ve olduğum pozisyonu bozmadan cevap verdim. "Ben Arslan'ın dediği şeyi diyorum."

Öfkesinden zerre kaybetmemiş halde çenesini dikleştirdi. "Deme!"

Sakince omuz silktim. Bu kadın için sinirlenmek gereksizdi. "Bunu sana soracak değilim." Yanımda şaşkınca duran Uras'a bakındım. " Ve Uras'ın yanında böyle şeyleri konuşmak istemiyorum."

Alay ve sinir karışımı bir kahkaha attı. "Onunla 1 senedir yaşayan benim," derken söylediklerini pekiştirmek istemiş olacak ki eliyle kendini işaret etti.

"O yüzden mi bir senedir seninle konuşmuyor? Ben geleli üç saat oldu ama aramızdaki samimiyete bak."

"Sen..."

Kaşlarımı kaldırdım. "Ben ne?"

Ezgi hırsla bana bakıp tekrar odadan çıktı.

Uras dudağını büzüp bana döndüğünde ona gülümsemek için kendimi zorladım. Ezgi'nin sorun yaratacağı besbelliydi.

"Ezgi ablayı sevmiyorum. Isınamadım ona."

"Boş ver sen tatlım. Takma onu kafana."

Uras başını sallayıp tekrar televizyona döndüğünde içimden ona katıldığımı ve hislerimizin ortak olduğunu geçirdim. Daha ilk dakikadan benden nefret etmişti ve sanırım annemin tahminleri doğru çıkacaktı.

O BENİM (+18 TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin