KARANLIĞIN DEFNESİ

//BÖLÜM 136//

//Yazar'dan//

"Anne, gerçekten gitmeniz mi lazım oraya?" Defne bavulun fermuarını çektikten sonra onu yavaşça yere doğru indirdi. Bu Ömer için hazırladığı bavuldu ve sıra gelmişti kendi bavuluna.

"Annecim biliyorsun baban yönettiği o şirkete çok değer veriyor ve bu yüzden de gitmesi gerekiyor." Almira saçlarıyla oynamaya başlamışken yatağın üzerinde bağdaş kurdu.

"Biliyorum anne ama yine de üzülüyorum." Defne eğilip kızının alnından öptü.

"Bizimle gelebilirsin."

"Abilerim olmadan gelmem anne. Hem siz sürekli işlerle ilgilenirken benim canım sıkılır orada."

Kendi bavulunu yatağın üzerine koyup açtığında az önce hazırlamış olduğu kıyafetleri katlamaya başladı. Bu sırada dış kapının çalmasıyla beraber Almira yataktan zıpladı.

"Babam geldi." Heyecanla dışarı koşarken Defne onun arkasından gülerek baktı. Aslında onun çıkması da iyi olmuştu bir yandan. Gecelik ve iç çamaşırlarını kızının yanında koyması pek uygun olmazdı.

Kıyafetlerini katlamayı bitirdiği sırada beline sarılan kollarla beraber kocaman gülümsedi. Ensesine kondurulan tatlı öpücüğün ardından gözlerini kapattı.

"Uçağımız üç saat sonra güzelim, akşama orada oluruz." Defne Ömer'e doğru döndüğünde elini sakallarına getirmişti.

"Bende bavulumu hazırlarım hemen şimdi, istersen sen duşa gir bu sırada."

Ömer bakışlarını yatağın üzerinde hazırlanmış olan kıyafetlere çevirirken alt dudağını ısırdı.

"Yanına gecelik almayı da ihmal etmeyeceksin öyle değil mi?" diye sorduğunda aynı zamanda karısının belini kavramıştı. Defne gözlerini kırptı.

"Şimdi onu halledecektim aşkım, Almira buradaydı o varken alamadım." Ömer elini karısının beline kadar gelmiş olan saçlarında gezdirip burnunun ucunu öptü.

"Seçimlerine güveniyorum."

"Güven, aklını başından alacağım." Ömer ondan ayrıldığında Defne ilk olarak ceketini çıkardı. Ardından gömleğinin düğmelerini açmaya başlarken onun gözlerinin kendinde olduğunu hissediyordu.

En sonunda kocasını banyoya gönderdiğinde kıyafet odasına geçip geceliklerinin olduğu bölüme geldi. Bir süre gözlerini onların üzerinde gezdirip siyah renkte tamamen tülden oluşan hemen kalçası hizasında biten bir gecelik aldı eline. Bu olurdu. Kırmızı renkte bir tane daha aldıktan sonra onlara uygun iç çamaşırlarını da hazırladı. Odaya gelip bavulun en alt kısmına yerleştirip katladığı kıyafetleri de teker teker koymaya başladı. En son olarak bikini takımlarını da koyup kapattı bavulunu. Antalya mükemmel bir tatil beldesiydi ve Defne bunun tadını elbette çıkaracaktı.

Bavulunun ön tarafında bulunan gözüme ise makyaj çantasını ve parfümünü koydu. Ayakkabılarını da yine bir göze yerleştirdikten sonra bavulunu Ömer'inkinin yanına koydu. Sıra gelmişti şuan giyeceği kıyafete. Beyaz renkte salaş bir elbise seçti üstüne. Ayaklarına ise siyah renkte ipli topuklu ayakkabıları. Onları yatağın üzerine bırakıp Ömer için de siyah renkte bir pantolon ve beyaz bir tişört çıkardı. Üzerine de buz mavisi renginde ceketini hazırlamıştı.

Banyo kapısının açılmasıyla beraber Ömer'in kokusu doldu burnuna. Yüzünde kocaman bir gülümseme oluşurken vücudunu ona döndürdü. Belinde bir havluyla beraber kendine bakıyordu.

Yanına yaklaşıp dudaklarından öptü. "Sen giyin, bende bir duş alayım." Ömer başını salladığında Defne girmişti banyoya.

Kısa bir duşun ardından dışarı çıktı. Kocası çoktan giyinmiş, telefonla konuşuyordu. Defne ona gülümseyip yatağın üzerinde duran kıyafetlerine yaklaştı. Ömer'in gözlerinin üzerinde olduğunun farkındaydı. Ona bir öpücük gönderip üstündeki havluyla vücudunun nemini aldı. Önce iç çamaşırlarını ardından elbisesini giyinene kadar karşısındaki adamın yaklaşmamak için girdiği mücadeleyi elbet fark etmişti. Elbisesinin fermuarını çekip askılarını düzelttiğinde yatağın üzerine oturup ayakkabılarını da giymişti. İplerini çapraz bir şekilde ayak bileklerine doğru sardıktan sonra kalktı. Aynanın karşısında kendine bakarken Ömer de konuşmasını bitirmişti. Yaklaşıp Defneye arkadan sarıldığında aynadan ona baktı.