//BÖLÜM 127//

2.9K 207 57
                                    

//Defne'den//

Bunca zaman onun aşkından cesaret alıp hiç yenilmeyeceğimi düşündüm. Yanımda o varken beni kimsenin üzemeyeceğini, asla onsuz kalmayacağımı düşündüm. Oysaki en sevdiğimin beni bu kadar yaralayacağını tahmin edememiştim. Şimdi yalnızım elimde kahvemle beraber yıldızlara bakarken üzerimde ince bir şal vardı. Dışarısı soğuk değildi ama yine rüzgâr vardı.

Ne yapacağımı bundan sonra nasıl ilerleyeceğimi bilmiyordum. Telefonuma gelen o fotoğraflar benim inancımı tamamen yitirmişti. Artık tutunduğum o küçücük umut dalı bile yoktu.

Telefonumu çıkarıp Seda'nın numarasını tuşladım. Diğer telefonu kapatmadan önce numarayı almıştım. Şuan beni dinleyecek birine ihtiyacım vardı.

Telefon bir süre çaldıktan sonra sesini duydum. "Kimsiniz?"

"Seda benim, Defne."

"Defne güzelim neredesin sen? Nasıl merak ettik haberin var mı? Ömer her yerde seni arıyor." Kaşlarımı kaldırıp dolu gözlerime rağmen güldüm.

"Hayret ayrılabilmiş mi ailesinden?"

"Defne biliyorum kalbin çok kırık. Ama Ömer'i dinlemeni öneririm."

"Seda telefonuma fotoğraflar geldi. Ömer o çocuğu ve kadını kolayca kabullenmiş. Ben göreceğimi gördüm. Ömer defteri kapandı benim için artık."

"Defne yapma, Ömer'in sana ne kadar aşık olduğunu biliyorsun."

"Bilmiyorum Seda, ben artık hiçbir şey bilmiyorum. Gönderilen o DNA testi aklımdan çıkmıyor. Ömer'in bir oğlu var, başka bir kadından. Bildiğim tek şey bu. Dahasına kafa yormayacağım. Yoruldum artık, ağlamaktan acı çekmekten. Çok yoruldum Seda. O kadın... bana dedi ki Ömer'e 8 yıl önce seni unutturdum. Şimdi de yapar Seda. Ö-Ömer, unutur beni." Elimi alnıma koyup ağlamaya başladım.

"Defne ağlama canım. Lütfen ağlama."

"Ben onun aşkından hiç şüphe etmedim Seda. Ama onun bambaşka bir ailesi varmış. Dayanamıyorum Seda. Aptal gibi hala ona çok aşığım. Görsem boynuna atlayıp sıkıca sarılacak kadar aşığım. Ne yapacağım ben?"

//Yazar'dan//

Seda sustu. Onunda söyleyecek bir şeyi yoktu. Defnenin şuan ne halde olduğunu tahmin edemiyordu bile.

"Neredesin peki Defne? Bir ihtiyacın var mı?"

"Yok yok merak etme beni. Cennet gibi bir yerdeyim. Çocuklar da iyi. Hiçbir ihtiyacımız yok."

"Yanına gelmemi ister misin?"

"Çok isterim ama olmaz Seda. Ömer beni bulursa kavga edeceğiz bunun farkındayım. Seni elbet arayacağımı biliyor. Numarayı sil ve sakın bir şey çaktırma. Ben seni yeniden arayacağım."

"Tamam Defne. Aramanı bekleyeceğim. Kendine dikkat et tamam mı?"

"Tamam Seda. Sende kendine dikkat et." Telefonu kapattığında başını geriye doğru atıp bir süre daha yıldızları izledi.

Ömer hafif tökezleyerek üst kata çıktığında yatak odasına girmişti. Kızının beşiğinin önüne geldiğinde elini onun battaniyesini eline aldığında kızının yüzü geldi gözlerinin önüne. Birkaç günde bu kadar özlenir miydi? Özlemişti işte.

Battaniyeyle beraber yatağa uzandığında gözlerini kapattı. "Benim ailem sizsiniz güzelim."

Ertesi gün uyandığında hala almiranın battaniyesine sıkı sıkı sarılıyordu. Yavaşça doğruldu. Elindeki battaniyeyi yatağa bırakıp ayağa kalktı. Alt kata indiğinde Oğuz'u görmüştü salonda.

KARANLIĞIN DEFNESİWhere stories live. Discover now