//BÖLÜM 18//

20.4K 593 131
                                    

//Defne'den//

Bıçağı bileğime dokundurdum. Bu sırada odaya hizmetçi kadın girdi. Beni böyle görünce hemen yanıma geldi. Korumalar da gelmişti.

"Defne güzel kızım ne yapıyorsun?"


"Dayanamıyorum artık canım çok yanıyor."


"Yapma kızım hadi ver o bıçağı bana." deyip elini bana uzattı. Olumsuz anlamda kafa salladım.


"Ölmek istiyorum. Her şeyden tüm bu acılarımdan kurtulmak istiyorum."


"Senin bir oğlun var Defne. Bunu ona yapamazsın."


"Umut...?"


"Umut senin öldüğünü duyarsa dayanamaz Defne."

Sadece ağlıyordum. Ben bunu yapamazdım oğlumu o cani herifin eline bırakamazdım. Bıçağı fırlattım ellerimle yüzümü kapatıp ağlamaya başladım. Kadın bıçağı yerden alıp çıktı. Korumalar da çıkınca bu iğrenç odada yine yalnız kaldım.

Az önce yaptıklarım aklıma geldikçe ağlıyordum. Artık iyice delirmiştim. Yaşadıklarım bana kafayı yedirtecekti. Takatim kalmamıştı.

//Ömer'den//

Sinemadan çıktıktan sonra yemek yemiştik. Umut mutluydu yanımda. Eve geldiğimiz de hava kararmıştı. Beraber salona geçtik.

"Eee paşam anlat bakalım güzel geçti mi günün?"


"Evet baba çok teşekküy edeyim."


"Sen iste her zaman."

Beraber bir süre oturduk. Umut esnemeye başladığında onu kucağıma alıp yukarı çıkardım. Pijamalarını giydirdikten sonra yatırdım.

"Baba yine benimye yat."


"Tamam oğlum yatacağım."

Yanına uzandım. Aslında Defnenin yanına inecektim. Ama bekleyebilir. Umut'un saçlarını okşarken o da bana sıkı sıkı sarılmıştı.

"İyi geceler baba."


"İyi geceler paşam."

Uyuması çok uzun sürmemişti. O uyuyunca onu göğsümden alıp yastığa yatırdım. Battaniyesini de ötüp sessizce odadan çıktım. Merdivenlerden aşağı inip Defnenin odasının önüne geldim.

"Bir sıkıntı oldu mu?"


"Abi aslında..."


"Ne oldu?"


"Yenge bugün intihar etmeye çalıştı. Son anda aldık elinden bıçağı."

Duyduklarım sinirlerimi tepeme çıkarırken yumruklarımı sıkmaya başlamıştım. Dün kaçmak bugün intihar etmek.

"Tamam siz gidebilirsiniz."

İkisi de oradan ayrılınca kilitli kapıyı açıp içeri girdim. Defne kapının sesini duyunca kafasını bana çevirdi. Yine her zaman ki gibi ağlıyordu. Hızla yanına yaklaştım. Saçlarından tutup yatağa yatırdım.

"Lan sen ne yapmaya çalışıyorsun! Dün bana saldırdın bugün kendine zarar veriyorsun. İntihar etmek ne demek lan ne demek!"

Seslice ağlamaya başladı.

"Kurtulmak istedim senden anlıyor musun?"

Söyledikleri sinirlerimi tepeme çıkarmıştı. Üzerine çıkıp boğazını sıkmaya başladım. Ellerini ellerimin üstüne koyup çekmeye çalıştı.

"Y-apma."


"Kes lan!"


"Ö-mer."

Benden kurtulmaya çalışsa da izin vermedim. Boğazında ki ellerimi daha da sert sıkınca ayaklarını yatağa vurmaya başladı. Göz yaşları her zaman ki gibi akıyordu.

Sonunda ellerimi boğazından çektim. Öksürüp derin derin nefesler almaya başladı. Boğazı kızarmıştı. Beni üzerinden itmeye çalıştı. Kendimi üzerine iyice bırakınca inledi. Ellerimi bedeninin her yerinde gezdiriyordum. Burnumu yavaşça boynuna sürttüm.

"Eğer bir daha böyle bir şeye kalkışırsan sana altımda öyle bir işkence yaparım ki inleye inleye geberirsin."


"Bana dokunmana asla izin vermeyeceğim."


"Altıma yatmak için yalvaracaksın."

Bu sözümden sonra yine kafasını çevirdi. Ona bunu yapmamasını defalarca söyledim. Ellerimle kafasını yeniden kendime çevirdim.

"Sana defalarca bunu yapmamanı söyledim. Neden inatla tekrar ediyorsun?"

Cevap vermeden sadece gözlerimin içine bakıyordu. Bakışlarında ki masumluk beni tesiri altına alacaktı. Ona acırsam kaybederdim. Bu yüzden üzerinden kalktım.

"Bir daha böyle bir aptallık yaparsan olacaklardan ben sorumlu değilim." deyip odadan çıktım. Kapıyı kapatır kapatmaz yaslandım. Tenine dokunmak için her şeyi yapabilirdim. Bir kere olsun isteyerek yatağıma girmesi için. Onu içinde kendimi kaybetmek istiyordum. Parmaklarımı teninde gezdirmeyi,dudaklarını nefessiz kalana kadar öpmeyi.

Kafamda ki bu düşünceleri sildim o benim isteklerimi yapacaktı ben değil. Umut'un yanına çıktım. Yanına uzandım ve gözlerimi kapattım.

1 Hafta Sonra...

Sabah uyandığım da oğlum yanımda mışıl mışıl uyuyordu. Onu alnından öptüm. Yataktan kalktım.

Aşağı indim kahvaltıyı hazırlamalarını söyleyip içeri geçtim. Koltuğa oturduğum da sırıtmaya başladım. Bu gece öylesine eğlenecektim ki. Arkama yaslanıp gözlerimi kapattım. Geçen hafta kesin bir dille beni reddeden kadın bu gece altıma girmek için uğraşacaktı. Eminim ki bambaşka bir kadınla karşılaşacaktım bu gece.

Bana kendini kabul ettirmek için yapacaklarını hayal etmek zor. İçindeki kadını ortaya çıkaracak. O bembeyaz tenini bana sunacak.

Hizmetçi yanıma gelip kahvaltının hazır olduğunu söyledi. Yukarı Umut'un odasına çıktım. Anlaşılan dün bayağı yorulmuş. Bütün gün oyun oynamış yerinde durmamıştı.

"Umut... Babacım uyan artık." Bir süre kıpırdandı.


"Baba ya beş dakika daha yütfen."

Sol tarafa dönüp uyumaya devam etti.

"Oğlum kahvaltı hazır ama."


"Uykum hey şeyden önemyi."

Gülümsedim. Uykucu çıktı oğlumuz. Neyse ki onu uyandıracak bir çözümüm var.

"Ama bak yarın annen geliyor."...








YB GELDİ...

SİZCE ÖMER'İN AKLINDA NE VAR?

DEFNEYİ NELER BEKLİYOR?

ÖMER DÜZELECEK Mİ?

YB'DE GÖRÜŞÜRÜZ.

KARANLIĞIN DEFNESİDär berättelser lever. Upptäck nu