Hoşça Kal

86 4 0
                                    

"Satırlar bana yeter, unutmak varsa eğer..."

Bugün de unutmadım diyerek başlamak istiyorum sözlerime. Acım belki de yeni, belki de taze, belki geçecek, belki derinleşecek; belki de hep aynı tarihte, hep aynı cümlede vurgun yiyecek. Ama hep aynı virgülle senin hecenden dönecek.

 Nokta koyamadığım bir bitişsin, bir imla hatası belki de. Düzeltsem seni şimdi, kendim baştan hatayım bu yolda. En büyük yanlışımdı seni sevmek. Şimdi başa dönmek için çok gözyaşını silmem gerek.

"Yanlış Zaman" dedi biri. "Siz hayatınıza yanlış zamanlarda dahil oldunuz. " Sevmenin hasat mevsimi olur muydu hiç? Demek ki sevmek için en doğru zaman, çıkmaz ayın son çarşambasıydı. Yani ben seni severken, senin yüreğin çıkmaza yakındı.  Sordu karşımdaki: "O seni hiç mi sevmedi?". Sevseydi ben burada mı olurdum; onun yüreğine, gözlerine yakın olmak varken? Sahi sevdiğim, sevseydin, satırlara sığdıramayıp yüreğine yazmaya başlardım sana olan hislerimi. Bakışlarına taşınırdım sonra. Kimse değmesin gözlerine diye, perde takardım yuvama, bakışlarına. Saniyelerin sana karıştığı her kare, ardında bıraktığın son kelime: "Hoşça kal..."

Senliğinde erimiş bir şarkı benliğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin