Elaina Balosu

13.7K 1K 41
                                    

Noah'u pek umursadığım söylenemezdi. Onu sakinleştirmek için bu konuyu Jack'e de sormuştum ama Jackson da benim gibi düşünüyordu. Bir insanın isminin anlamı üzerinden onu yargılayamazdık. Ares'i de aynı şekilde dışlamışlardı. Hem tehlikeli biri olsa Kurul onu buraya yollamazdı. Draken'ın tek suçu fazlaca etkileyici olmasıydı. Ondan olabildiğince uzak durmaya çalışsam da bir şekilde etkisi altına almayı başarıyordu. Çoğunlukla bahanelerle beni onun yanından uzaklaştıran Logan veya Noah oluyordu. Jason'ın Ares ile ikiz kardeşler gibi dolaşması Draken'ın rahat nefes almasını sağlıyordu.
Noah ile sabah eğitiminde havaya yoğunlaşsam da yine pek olumlu yanıt alamadım. Noah karşımda bebek oyuncağı gibi havayı kontrol ederken benim elimden gelen minik su buharları oluşturmaktı. Dinlenmek için oturduğumuzda 'Noah Zaman Koruyucusu hakkında bildiğin bir şeyler var mı?' diye sordum. Noah tedirgin bir tavır takınsa da 'Aristo ve arkadaşlarına verilen yani Ariçem'de tarihler boyunca aktarılan güçlerin yaratıcısıdır. Kimse çok fazla adını anmaz. Belki de Walter'ın korktuğu tek kişi. Kendisini şuana kadar kimseye göstermemiş. Pek fazla tarihimize,hayatlarımızın akışına karışmaz ta ki kötü ve iyinin arasındaki denge bozulana kadar. Ama dengelerin çok değiştiği de hiç görülmemiş. Çok kutsal güçlere sahip olduğu anlatılır. Bana kalırsa sadece bir efsane.' dedi. Sonra ayağa kalkarak elini bana uzattı. 'Hadi yemek vaktini kaçırmasak iyi olur. Yemekten önce Andela'ya da bakmak istiyorum.' dedi. Elinden destek alarak ayağa kalktım. Bakışlarımı üst kata çevirdiğimde kütüphanenin ışığının yandığını fark ettim. İçimde tekrar Jason'a karşı bir öfke alevlense de üstünü örterek Noah'un peşinden eve doğru yürümeye başladım.
Ava'ya masayı hazırlamasında yardım ederken Jack ve Draken da eğitimden dönmüştü. Salona girdiklerinde Logan,Jason ve Ares üç silahşörler gibi basamaklardan aşağı iniyorlardı. Jason'ın Draken'a olan güvensizliği suratından belliydi. Bakışlarıyla her hareketini kontrol ediyordu. Onlar da eğer Noah gibi düşünüyorlarsa Draken'a tavırları net olacaktı.
Tam geri dönüp mutfağa girerken Draken peşimden gelerek 'Bende yardımcı olayım.' dedi. Ava onu görünce bütün dişlerini göstererek gülümsedi. 'Çok kibarsın Drak.' dedi. Yemekleri tabaklara koymaya devam ederken 'Sana Drak demem sorun olmaz değil mi ?' dedi. Draken gülümseyerek başını salladı. Şuan Logan olanları görse Draken'la ikisinin arasına girmem gerekebilirdi. Ellerimi çatallarla doldurarak salona yöneldim. Jason'ın kollarını dizine yerleştirmiş bir şekilde dikkatle Noah'u dinlediğini görebiliyordum. Benim mutfaktan çıkmamla birlikte ikisi de beni fark ederek toparlandılar. Noah'un da benden bir şeyler saklarmış gibi davranmasından nefret ediyordum. Sinirle masaya oturdum. Jack ve Ava da peşimden yerlerine oturdular. Yanım boştu. Noah tam benim tarafıma dolaşırken Draken mutfaktan çıkarak yanıma oturdu. Jason'ın sinirden kaskatı kesildiğini görebiliyordum. Bakışlarımı direkt ona çevirsem de o öfkeyle Draken'a bakıyordu. Anlık gerginliğin ardından herkes masaya oturup yemeğe başlamıştı. Tabağımdakilerle uğraşırken kapının çalmasıyla herkes birbirine bakmaya başladı. Jack 'Ben kalkarım. Devam edin siz.' dedi. Jack kapıyı açtığında pelerinli genç bir çocuk kapıda duruyordu. 'Ne oldu Ajax bu saatte kötü bir şey mi ?' dedi Jack. Herhalde Kurul'da çalışan bir çocuktu. Ajax pelerinini çıkardığında yüzü ortaya çıktı. Turuncu saçlı,çilli bir çocuktu. Sevimli afacan bir tipi vardı. Elindeki kağıdı Jackson'a uzatarak 'Kurul gönderdi Jack.' dedi. Jackson zarfı alıp Ajax'ın kafasını okşadı. Kapıyı kapatıp bize döndüğünde bu sefer herkes yemeği bırakmıştı. Jack zarfı yırtıp açtıktan sonra sesli okumak yerine göz gezdirdi. Bakışlarını bize çevirdiğinde 'Elaina Balosu için davetiye.' dedi. Elaina kimdi ki ? 'Balonun amacı ne ?' dediğimde Noah bana dönerek 'Elaina Güneş'in tanrıçasıdır. Zaman Koruyucusu'nun eşidir.' dedi. Draken Noah'un lafını devam ettirerek 'Zaman Koruyucusu evrenin gücünü kendisinde toplamıştır. Bizim asıl yaratıcımız olarak görülür gerçi sen ve Logan için bu geçerli değil.' dedi. Aristo tarafından yaratılmak bize mahsustu. Aman ne güzel (!)
Ava bu baloya pek sevinmiş gözükmüyordu. Herkeste bir gerginlik vardı. Baloya değil sanki savaşa çağrılmıştık. 'Ne oluyor?' dediğimde tekrar Draken bana dönerek 'Elaina pek sevilen bir tanrıça değil. Zaman Koruyucusu ve Elaina'nın çocukları Dard... Yani tanrılığa kabul edilen çocuk... Fazlaca şeytani şeyler yaptığı söylenir. Zaman Koruyucusu onu bizim dünyamıza sürgüne gönderdiği için Elaina Zaman Koruyucusunu lanetlemiş. Efsaneye göre kehanetler tamamlanana kadar Zaman Koruyucusu Acheron'a hapsedildi.' dedi. İlk kez birisi benimle bu kadar açık konuşuyordu. 'Acheron ne demek ?' dediğimde cevabı yeterince korkunçtu : ' Cehennem sayılan Tartarus'un ırmağına verilen ad.'.

ARİÇEMWhere stories live. Discover now