ARİÇEM

Andela

'Ona saldıracaklarını daha önceden tahmin etmeliydim. Bu kadarı benim de aklıma gelmedi. Kime anlatsam böyle bir şeyi tehlikeye girerdi. Bende kendime saklamaya tercih ettim. 'dedim. Jason başını yerden kaldırmadan beni dinliyordu. Benim dışımda Ariston'nun anlattıklarından haberdar olan tek o vardı.
Logan'ın yatağının yanındaki koltukta yan yana oturuyorduk. Logan'a baktıkça ellerim titriyordu. Bu hâle gelmesinin suçunu kendimde arıyordum. Gözlerinin altları mosmordu. Suratı kesiklerle doluydu. Her şeyden daha çok kolundaki kocaman 'A' harfi şeklindeki kesik içimi donduruyordu. Bana bir tehtitti. Kardeşim üzerinden tehtit ediliyordum. Alison'ın baş harfi miydi yoksa Anılan veya Anahtar'ın mı ?
Ava berbat hâldeydi. Jack onu sakinleştirmek için elindeki tüm iksirleri kullanmak zorunda kalmıştı.
Jason'a Riddle'ı sormayı düşünsemde sonra bunu kendime saklamaya karar verdim. Tekrar sinirlenmesini veya gerilmesini istemiyordum. Kafası yeterince doluydu.
Tüm gün Logan'ın başında beklemiştim. Jason arada Ava'yı kontrol amaçlı aşağıya iniyordu. O gittiğinde Noah yanıma geliyordu. Üçümüzün aynı anda bir ortamda bulunmaması için ikisi de fazlasıyla çabalıyordu.
Noah içeri girdiğinde ona tebessüm etmekle yetindim. Yanıma oturup Logan'ın nasıl olduğunu sordu. Bitkin bir şekilde ona bakmaktan başka bir şey elimden gelmedi o an. Noah beni kendisine çekerek sarıldı. Kulağıma sakinleşmem için sayısız kelime fısıldadı. Ellerim ellerinin arasındaydı. Sonuna gelmişim gibi hissediyordum. Daha fazlasına gücümün yetmeyeceğini düşünüyordum artık. Bakışlarımı Noah'un yüzüne çevirdiğimde yine gözlerine kilitlendim. Masmavi okyanuslar gibi derin gözleri. Benim için onca yaptığı şey... Kendimi durdurmadım. Dudaklarını hafifçe öptüm. Beni kendisine daha sıkı çekip sarıldı. 'Baloya giderken ne demiştim hatırlıyor musun Alison? Sonsuza kadar birlikte. Ne olursa olsun yanında olacağım. Aramızdaki sevgi nasıl olursa olsun. Sen benim sonradan sahip olduğum kardeşimdin. Şimdi damgalandığım kızsın. Seni Jason ile paylaşmak bana tarif edilmez bir acı yaşatıyor. Onun da aynı şeyleri hissettiğinden eminim. Jason bana her zaman kardeşlik yaptı. Buradaki herkes dahil defalarca hayatımızı kurtardı.' dedi. Sustu ve bana baktı. Merakla onu dinliyordum. 'Bu durumun bitmesi için başka birisine damgalanmam gerekiyor galiba. Ama ne olursa olsun senin yerin her zaman farklı Alison. Sen ilksin bunu unutma.' dedi. Sadece ona sarılıp susmakla yetindim.
***
Jack uyuyakaldığımızı fark ettiğinde inatla bizi salona gönderip dinlenmemizi istedi. Noah ile merdivenlerden inerken Jason'ın gerildiğini buradan hissedebiliyordum. Sessizce Ava'nın yanına oturup bacaklarımı karnıma doğru çektim. Kimsenin konuşmaya hâli yoktu. Jason'ın elleri yara içindeydi. Onları görmek karnıma yediğim tekmeleri hatırlatıyordu. Riddle'ın acımasız suratı ...
Kapı bir anda çalmaya başladığında herkes birbirine kim olabilir ki bu saatte der gibisinden bakıyordu. Jason ayaklanıp kapıya gitti peşinden de Noah. Hiç kalkacak hâlim yoktu. Koltukta kafamı çevirerek kapıya doğru baktım. Jason kapıyı araladığında kapıda ıslanmış çıtı pıtı bir kız vardı. Jason 'Buyur ?' dediğinde kız elini uzatıp 'Adım Andela. Bitkilerin kızıyım. Ara çember savaşçılarındanım. Buraya Kurul tarafından gönderildim.' dedi. Fazla sevimliydi. Jason kızın elini sıkarak içeri buyur etti. Kız çantalarını kenara bırakıp başını kaldırdığında ilk bana sonra Noah'a baktı. Noah olduğu yerden kıpırdamamıştı. Kız bir anda kızarmaya başladı. Jason bir Andela'ya bir Noah'a bakıyordu. Şaşkın ifadesinin yerini keyifli bir gülümseme aldı. Bakışlarını bana çevirerek 'Rakipsiz olduğum söylenmiş miydi ?' dedi. Ne demek istediğini anlamayarak ayağa kalktım. Jason 'Damgalandılar Alison. Bu şekilde sizin Noah ile bağınız kopmuş oldu.' dedi.