Gökyüzü İmparatoru

Bölüm 128 : Küçük Hırsız (1)

Grup ayrıldıktan sonra Mustafa etrafına biraz baktı ve Antik Şehrin çok ilginç bir mimarisi olduğunu gördü. Burada ki tüm yollar şehrin ortasında görkemli bir şekilde duran kule benzeri bir yapıya çıkıyordu. 

Aslında tasarımı bir saray gibi dursada yukarıya doğru yükseliş şekli bir kule yada gökdelen gibiydi. Bu kule benzeri yapıda Mustafa kimin kaldığını bilmesede hangi imparatorluğa ait olduğunu biliyordu. 

Hiç şüphesiz şehre giren herkesten vergi alan Yeşil Yılan İmparatorluğuna ait insanlar sadece burada kalabilirdi. Bu imparatorluk haberi olmadan kendine gelecekte çok büyük bir düşman edinmişti. Aslında iki düşman demek daha doğru olacaktı.

Yasmin efendisine bağlılığı tapma  noktasında olan bir varlıktı. Efendisinin böyle aşağılanmasına göz yumması imkansızdı. Sırası geldiğinde bu ahmaklar ile elbet ilgilenecekti.

***

Mustafa Antik Şehri gezmeden önce bir yer bulup gücünü biraz daha attırma kararı aldı. Şu anki gücü ile şimdilik idare ediyordu. Ama yakında insanlar Kader zincirlerini bir bir kırıp güçlerini attıracaktı. 

Eğer böyle kalmaya devam ederse nano robotlarını kullansa bile bu insanlar ile başa çıkamazdı. 

Mustafa biraz etrafa baktıktan sonra otel benzeri bir yer bulmuştu. İlk başta kolayca kalacak bir yer bulacağını sanıyordu. Ama burada ki tüm binalar ele geçirilmişti. Şu anlık gereksiz dövüşmenin sırası olmadığı için bu insanlara bulaşmadı. 

Antik şehrin sokaklarında gezerken büyük bir yapı dikkatini çekti, bu yer tıpkı bir oteli andırıyordu. Daha dikkatli baktığında aslında bir otel olduğunu anladı. Binanın girişinde " Ejder İni Oteli " yazıyordu.

Mustafa ilk başta içeri girmekte kararsız kaldı. Kimseye ait olmayan bir yere sırf önce geldikleri için birilerine ödeme yapmak istemiyordu. Biraz düşününce bunun gereksiz bir sorun oluşturacağına karar verdi ve içeri girdi.

İlk başta buranında Yeşil Yılan İmparatorluğuna ait olduğunu düşünmüştü, ama içeri girdiğinde yanıldığını anladı. Burayı yöneten insanların üzerinde mavi bir ejderha olan beyaz bir elbise giyiyordu.

Bu insanlar Mavi Ejderha İmparatorluğuna aitti. Eğer Kadir burada olsaydı bu imparatorluğun ilk 20 de bulunan başka bir imparatorluk olduğunu anlayacaktı.

Mustafa biraz rahatlamış bir şekilde içeriye girdi ve bir oda kiraladı. Odanın ücreti haftalık olarak 10 Qi hapıydı. Mustafa ilk başta ücretin çok yüksek olduğunu düşünsede yapacak bir şeyi yoktu güçsüz olduğu için sesini çıkaramıyordu. Mecburen ödemeyi yaptı ve hemen odasına gitti.

Mustafa aşağıda odanın dinlenmeye karşı korunaklı olduğunu öğrensede işini sağlama almak için başka bir koruma daha yaptı. Sahip olduğu yeteneklerin ortaya çıkması kendisini çok değerli kılacak ve birçok kişi peşine düşecekti.

Kısa birkaç dakikada hızlıca rünik yazıları yazarak odayı korumaya aldı. Daha sonra bir haftalık yolculuk sırasında edindiği ganimetleri ortaya çıkardı. Bu ganimetlerin çoğu canavar çekirdeği olsada içlerinde çok değerli doğal enerjiye sahip bitkilerde vardı.

Karanlık Orman sadece güçlü canavarlara ev sahipliği yapmıyordu, yıllarca doğal enerjiyi emerek yetişen nadir bitkilerede ev sahipliği yapıyordu.

Yolculuk sırasında ne zaman değerli bir bitkinin yanında geçecek olursa kraliçe peri Ruh Dünyasından kendisine sesleniyordu. Perilerin böyle bir yerde bu kadar işe yaracağını asla tahmin etmeyen Mustafa bu duruma hem şaşırmış hemde sevinmişti.

Periler sayesinde insanların günlerce arayıp bulamayacağı birçok değerli bitki bulmuştu. Ama bu bitkileri şimdi kullanmak istemiyordu. Bu bitkilerden daha iyi yararlanmak için onları simya yeteneğini kullanarak hap yaptıktan sonra kullanmak istiyordu.

Böylelikle hem bitkilerden daha çok yararlanmış olacak hemde simya bilgisini dahada geliştirecekti.

***

Mustafa, Atabey' in kendisine verdiği uzay torbasını açtığında odanın içi birden yüksek miktarda doğal enerji ile doldu. Uzay torbasının içinde bine yakın  Qi hapı vardı. Her bir Qi hapından taşan doğal enerji ortamdaki enerji miktarını saniyesinde attırmıştı.

Mustafa bu Qi haplarına baktığında karnında sanki bir guruldama hissetmişti. Bu guruldamanın kaynağı midesinden kaynaklı değildi. Dantian Bölgesine bir haftadır neredeyse hiç Qi akışı olmamıştı. 

Bu durum bir haftadır yemek yemiyen birinin önüne aniden çeşit çeşit yemeklerin konulmasıyla aynı durumdu. Dantian ortamdaki yüksek miktardaki Qi yi hissedince hemen kendini belli etmişti. İlk kez böyle bir duygu yaşayan Mustafa' nın yüzünde hafif bir gülümseme oluştu.

Dantianın açlık çekmesi gücünün halen bir sıkıntı olmadan attıracağına işaretti. En çok korktuğu şey tekrar gücünün artmaması olduğundan buna sevinmemesi elde değildi. 

Yaklaşık 10 tane Qi hapını eline aldı ve ağzına attı. Daha sonra gözlerini kapatıp meditasyon durumuna geçti. Bedenindeki Qi hapları hızlıca dağıldı ve hem etlerine hemde dantian bölgesine akım etmeye başladı.

***

Mustafa bir hafta boyunca sürekli olarak otelde odasında kaldı. Sürekli hapları ağzına atıp meditasyon yaparak bir haftada iki seviye atlamayı başarmıştı. Şuan 3. Seviye Gümüş Beden aşamasında bulunuyordu.

Bir hafta da iki seviye atlaması büyük bir başarı olsada bunun ağır bedeli olmuştu. Elinde sadece 300 tane Qi hapı kalmıştı. İlk başta elindeki Qi hapları ile Kader alemine kadar gideceğini sanıyordu. Ama bir hafta sonra çok fena yanıldığını anlamıştı.

Her seviye atladıktan sonra sonraki seviye için gerekli Qi miktarı birkaç kat attığını hesaba katarsa Kader alemine ulaşması için on binlerce Qi hapına ihtiyacı vardı. Böyle yüksek miktardaki Qi hapını elde etmek çok zor olacaktı.

Ama bu dünya birçok gizemi içinde barındırdığı için Mustafa moralini bozmadı aksine daha çok teşvik olmuştu. Bu dünyadaki her bir hazineyi bulacak ve gücünü attıracaktı.

Bir haftalık süre dolduğu için Mustafa otelden ayrıldı. Qi haplarının değerini daha iyi anladığı için artık daha dikkatli olacaktı. Çok zorda kalmadıkça onları harcamayacaktı.