Bölüm 65: Döner'e Kimse Karşı Koyamaz

2.2K 215 2
                                    

Mustafa, ateş kurdu yere iner inmez hemen bir grup nano robotu harita oluşturması için gönderdi.

Kısa bir süre sonra nano robotlar 10 km içerisinde ki herşeyi taramış ve haritayı oluşturmuştu.

Haritaya biraz baktıktan sonra bir yöne doğru ilerledi ve kısa bir süre sonra uzun sağlam bir boynuzu ve küçük bir bedene sahip tavşanların bulunduğu alana geldi.

Burda 5 tavşan vardı, küçük ellerine aldıkları doğal enerji ile dolu bitkileri yiyorlardı.

Mustafa, nano robotları kullanarak 5 taneyi avlamayı başardı. Uzun zamandır yemek yemediği için tavşanlara bakmak bile karnında tuhaf seslere neden oluyordu.

Ateş kurdu normalde direk boynuzlu tavşanları yemek isteyecekti, ama efendisinin lezzetli yemek yaptığını bildiği için beklemeye karar verdi.

Mustafa kısa bir süre içinde 3 tane tavşanın derisini soydu ve pişirmek için hazır etti. Perilerden aldığı bol miktarda bitkileri kullanarak sosunu hazırladı.

Herşey hazır olunca döneri yapmaya başladı. Kısa bir süre sonra iştah açıcı lezzetli bir koku dalgası orman boyunca yayıldı.

Kokuyu alan canavarlar büyülenmiş gibi hemen Mustafa' nın bulunduğu yere doğru akın etti.

Ateş kurdu gelen canavarı görünce güçlü bir kükreme bıraktı, kükremenin içindeki gücü hisseden bazı canavarlar korkup geri çekildi ama bazıları bir kaç kilometre geride durup izlemeye başladı.

Her geçen saniye yemek daha fazla pişiyor bu da yayılan lezzetli kokunun daha iştah açıcı bir hale getiriyordu.

Ruh dünyasında meditasyon yapan periler bile bu manzara dayanamadı ve dışarı çıktı.

" Efendim, ne yapıyorsun ? "

Küçük peri ağzının kenarında hafif bir ıslaklık ile merakla sordu.

Perilerin yaşamaları için doğal enerji yeterliydi. Yemek yemek onlar için gereksiz birşeydi. Bedenlerine hiçbir etkisi yoktu. Ama onlar bile bu lezzetli kokuya karşı koyamıyorlardı.

" Döner. Yemek ister misin ? "

Küçük perinin ağzı o kadar sulanmıştı ki şuan konuşacak durumda değildi, bu yüzden küçük başını sallayarak teklifi kabul etti.

Mustafa diğer perilerinin kendisine yalvarır bir şekilde baktığını görünce " Sizlerde yiyebilirsiniz. " dedi.

Tüm perilerin ağzı sulandığı için tezahürat yapamıyordu.

Mustafa, perilere iki büyük servis yaptı. Perilerin bedenleri küçük olduğu için normal bir insanın yediği bir iki lokmalık yemek sonrası karınları top gibi şişmişti.

Hayatlarında ilk kez bu kadar harika bir yemek yiyen periler efendilerine karşı minnettar bir şekilde bakmaya başladı.

Efendilerine teşekkür ettikten sonra, ruh dünyasına geri dönüp meditasyon yapmaya başladılar.

Tüm perilere ikram ettikten sonra, büyük bir tabak dolusu ateş kurduna verdi. Ateş kurdu, efendisine baktı ve lezzetli döneri yemeye başladı. Ateş kurdu Mustafa' nın daha önce yaptığı güveç benzeri yemeği yemişti, şimdi döneri yiyince güveçten yüzlerce kat daha lezzetli olduğunu hemen anladı.

Mustafa, herkese ikram ettikten sonra kendisi için bir tabak doldurdu ve yemeye başladı.

" Lezzetli kokunun kaynağı burası mı ? "

Mustafa, bir iki lokma yemişti ki ağaçların arasından gelen zarif ince bir ses ile yemeği bıraktı.

Başını çevirip baktığında, uzun pembe saçları sahip yanlardan ayrık kırmızı bir elbise ve uzun beyaz bir çorap giymiş yaklaşık 150 santim boyunda bir kız gördü.

Gökyüzü İmparatoruWhere stories live. Discover now