İnanmaktan Vazgeçme

Bölüm 41

İnstagram: pembekalemhikayeleri

**

Medya'da sizinle en sevdiğim şarkılardan biri olan Maroon 5 – She Will Be Loved' ı paylaşıyorum. Şarkının içindeki bir kısım bu bölümde geçiyor, görünce anlayacaksınız :)

Keyifli okumalar ❤️

***

"Evet şimdi açıkla bakalım; neden böyle bir çocukluk yaptığını?"

Arda'nın o kızın yaptığı hareketi bilmeden bana çocukluk yaptın demesi bardağı taşıran son damla olmuştu!

"Çocukluk mu? Ben çocukluk mu yapıyorum yani? Kadın sana arkadan elini atmış, omuzunu okşuyor ve bana da dönmüş sinsi sinsi gülüyor ama ben çocukluk yapıyorum öyle mi?"

"Saçmalama, kız öyle bir şey yapsaydı ben hissederdim"

"Yani ben sana yalan söylüyorum?", hayatımda hiç bu kadar sinirlendiğimi hatırlamıyordum!

"Ben sana öyle bir şey mi dedim! Sadece kıskandığın için durumu yanlış yorumluyorsun?"

"Ha yani ben hayal görüyorum öyle bir durum yok! Ya sen Mert'i yanıma sokmamak için neler yaptın! Fakat sen sana aşık olduğunu bile bile kızın dibinden ayrılmıyorsun ya.  Ama pardon ben hayal görüyorum!"

O kadar sinirliydim ki; ağzımdan daha sonra pişman olacağım laflar çıkmaması için kendimi zor tutuyordum.

Sininirle "Mert'le Gizem'in  ne alakası var?" deyince ben de aynı sinirle "Doğru Mert edepli çocuk, bu salakla nasıl kıyaslıyorsam suç benim!" dedim.

"Elif çizgiyi aşıyorsun"

"Doğru ben çizgiyi aşıyorum ama Gizemciğin aşmaz. Koş arkasından belki yetişirsin, bir de az önceki davranışlarından dolayı özür dile!"

Gözyaşlarımı artık tutamadığım için arkamı dönüp hızlı bir şekilde odadan çıkmaya çalışırken Arda bir anda yanıma gelip beni kendine çevirdi;

"Şimdi bir de ağlıyor musun? Ya o kızı ben senelerdir tanıyorum! Kaç defa sevgililerimle tanıştı, hiç öyle bir şey yapmadı neden şimdi yapsın?"

"Hala bana onu savunuyorsun ya hala! Demek senin gözünde diğer sevgililerinden de farkım yokmuş, bunu hatırlattığın da çok iyi oldu; ben de yerimi bilir, ona göre davranırım. Beni terk edeceğin tarihi de bana söyle de İpek gibi panik olup etrafa saldırmamayım. A yoksa çoktan başladım mı? Belki bundan sonraki sevgilin de Gizem olacaktır", belki şimdi sınırı aşmıştım ama bana hala Gizem'i savunup, küçük bir çocukmuşum gibi davranmasına katlanamıyordum.

"Ben sana cidden inanamıyorum! Bana bunları nasıl söyleyebilirsin? Ben hayatımdaki çoğu şeyi ilk defa sana açmışken, nasıl böyle düşünebilirsin?"

"Çok güzel şimdi bir de üste çıkıyorsun! Sen bana az önce o kızı savunup çocuk muamelesi yaptın. Gerçekten artık burada kalamayacağım, bırak şu kolumu", elimi elimden çekmeye çalıştım ama bir türlü bırakmıyordu.

Ben elinden kurtulmaya çalışırken kapı çalınmıştı ama o hala beni elinde tutuyordu. Ebru bir anda odaya girip misafirlerinin geldiğini söyleyince Arda'nın anlık dalgınlığından faydalanıp, odadan hızla çıktım. Hızlı bir şekilde asansöre bindim, peşimden gelememişti. Belki peşimden gelebilirdi ama hemen kapısının önünde duran misafirleri şükür ki buna engel olmuştu; şu an tek istediğim ondan biraz da olsa uzak olmaktı.