Bölüm 12

67.5K 3.4K 188
                                    


İnstagram: pembekalemhikayeleri

***

Multimedya: Miray 😇

Keyifli okumalar ❤️

**

Ertesi gün ders biter bitmez, Ege hocaya gitmek için yola çıktım. Önce Ege hocaya keki götürüp teşekkür edecektim, daha sonra Miray'la buluşup ona da kekten verdikten sonra onunla son olanların kritiğini yapacaktım.

Fakülteye giriş yapıp, Ege hocanın kapısına geldiğimde kek kutusunu tek elime alıp kapısını çaldım, içeriden "Girin" diyen sesini duyduğumda elimde kekimle odasına girdim.

Ege hoca beni görünce önce gülümsedi sonra bakışları ellerimde hazine gibi taşıdığım kutuya kayınca biraz şaşırdı ama sonrasında hiç istifini bozmadan konuşmaya başladı. "Bakıyorum da benim iş kadını öğrencim gelmiş" dedi gülümseyerek. O böyle gülümseyince aklım yeniden Arda beye kaymıştı. Son gördüğüm andaki gülümsemesi hala aklımdaydı.

Ege hocaya bakarken onu düşünmemeye çalışarak "Sayenizde hocam ve ben de size teşekkür için browni kek yaptım" deyip elimdeki kabı nazik hareketlerle masasının üzerine bıraktım.

Ege hoca gülümsemesini genişletti. "Ben de deminden beri elindekinin ne olduğunu merak ediyordum"

"Hocam yaptıklarınızın karşılığı olamaz ama eğer beğenirseniz ben size hep yaparım"

"Öğrencim bana elleriyle yapmış nasıl beğenmem. Hem madem kekler senden çaylar da benden olsun" deyip odasının bir ucundaki masanın üzerinde duran kettle'da kaynamış olan suyu yanında hazır duran bardaklara koyup ikimize de sallama çay yaptı.

Elindeki bardakları masaya koyduktan sonra kabın kapağını açıp hemen ağzına bir dilim kek attı. Kekim hakkında ne düşündüğünü merakla beklerken; ondan gelen "ımmm" sesleri bana cevap olmuştu.

"Elif bunlar ne Allah aşkına, sen okulu bırak bir pastane aç. Valla bu yetenekle iki günde köşeyi dönersin"

"Valla hocam ne yalan söyleyeyim ben de arada bunu düşünmüyor değilim."

"Hadi sen de alsana, tek başına olmuyor" diyip kabı bana uzattı, tam dilimi elime alıp keki yiyecekken kapı çaldı. Kapı açılınca içeri Kaan'ın girdiğini gördüm, Kaan da beni görünce şaşırmıştı. Tam bana bir şey söyleyecekken araya Ege hoca girdi;

"Kaan gel hemen şuradan kendine bir çay yaptıktan Elif'in mükemmel keklerinden ye."

Kaan'ın şaşkın bakışları beni bulmuştu. "Elif kekte mi yaparmış? Tabi bize böyle şeyler yapmadığı için haberimiz yok."

"Aşk olsun Kaan! Ne zaman istedin de bir şey yapmadım. Sen şimdi bu keklerin tadına bak, beğenirsen sana da yaparım" deyip göz kırptım, Kaan da az öne numaradan çattığı kaşlarını kaldırıp, gülümsemeye başladı.

O da kendine çay aldıktan sonra hep beraber keklere, kelimenin tam anlamıyla daldık! Galiba hepimiz çok acıkmıştık ve keklere acımadık. Allah'tan Miray için küçük bir kaba ayırıp çantama atmıştım yoksa Miray benim canıma okurdu.

Kek yeme faslı bittikten sonra Kaan izin isteyip yanımızdan ayrıldı; bugün de çekimi varmış. Kaan odadan çıktıktan sonra Ege hoca bana dönüp;

"Ee, sayın iş kadını anlatın bakalım; ilk iş görüşmeniz nasıl geçti? Gerçi Arda bana anlattı ama ben, bir de senden dinlemek istiyorum" dedi gülümseyerek.

İnanmaktan VazgeçmeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin