Bölüm 9

72.3K 3.6K 497
                                    

Multimedya: Yeni Elif  ❤️

****

İnstagram: pembekalemhikayeleri




***

Sabah derin uykumdan Miray'ın rüyalarımı bile parçalama yeteneğine sahip sesiyle uyandım.

"Elif, hadi kalk. Kaan aradı şimdi yarım saate bizi almaya geliyormuş"

Gözlerimi bile açamıyordum. "Bu saatte mi ya?"

"Saat derken? Saat 9'a geliyor bebeğim"

"O kadar mı oldu ya?". Gece geç yattığım için saatten de haberim yoktu.

"O kadar oldu. Hadi ben eşyalarımı alıp salondaki banyoya giriyorum. Sen de bu odadakine gir. Aynı zamanda hazır oluruz"

Miray'ın eşyalarını alıp gidişini uykulu gözlerle izledikten sonra yataktan zar zor kalkıp banyoya girdim.

Banyodan işimi bitirip çıktığımda Miray'ın çoktan giyinip hazırlandığını gördüm. İyi ki yanıma ekstra kıyafet almıştım, hemen çantamdan krem rengi boru paça kot pantolonumu ve krem rengi, üzeri kahverengi puantiyeli kazağımı alıp banyoya geçip giyindim. Saçlarımı taradıktan sonra toplamayıp yine serbest bıraktım. Üzerime Miray'la geçen hafta alışverişe gittiğimizde aldığımız kırık beyaz renkteki ceketi giydim. Aynadan kendime baktım da; cidden güzel olmuştum. Şükürler olsun artık yıllardır kabusum olan kilolarımdan kurtulmuştum. Geçen hafta alışveriş merkezine gittiğimde aslında alışveriş yapmayı benim de sevdiğimi anlamıştım. Senelerdir fazla kilolarım sebebiyle istediğim kıyafetleri bulamamaktan korktuğum için 'alışverişi sevmiyorum' diyormuşum meğer. Yeni halimle, sanki hazine mağarasına girmiş gibiydim. Hepsini alamasam bile, tüm beğendiğim kıyafetleri denemiştim ve hepsi de mükemmel olmuştu.

Aynadan kendimi son kez kontrol ettikten sonra son beş dakikadır bana bağırmakta olan Miray'ın yanına geçtim. İkimizde kapıda bizi yolculamak için bekleyen annesine veda ettikten sonra evden çıktık. Aşağıya indiğimizde Kaan'ı dün gece bıraktığım yerde arabasında bizi beklerken gördüm. Miray'ı arabanın ön koltuğuna oturtup ben arka koltuğa geçtim. Yol boyu selamlaşma harici konuşmamıştık, açıkçası dün geceki anlamsız tribimden sonra Kaan'la ne konuşacağımı da bilmiyordum.

Araba yolculuğu da kısa sürmüştü, büyük bir restaurantın önünde durduk. Arabadan indikten sonra Kaan arabayı valeye verdi, beraber içeri yürüdük.

İçeri girdiğimizde muhteşem boğaz manzarasıyla karşılaştım; restaurantın iki köprüyü birden gören mükemmel bir boğaz manzarası vardı.

Garsonun yönlendirmesiyle Kaan'ın önceden rezervasyon yaptırdığı teras katındaki masaya oturduk.

"Kaan burası muhteşem bir yer, manzara da mükemmel iyi ki bizi buraya getirmişsin". Sesim çok heyecanlı çıkmıştı ama umurumda da değildi manzara cidden çok güzeldi, anında huzur bulmuştum.

"Beğenmene sevindim buraya gelince belki dünü unuturuz dimi?"

Gülerek "Hımmm orasını bilemiyorum kahvaltı sonrası yeniden konuşalım canım" dedim.

Kaan "İyi öyle olsun bakalım" deyip gülümseyerek biraz önce garsonun masaya bıraktığı menüyü incelemeye başladı.

Kahvaltımızı yaptıktan sonra Kaan ve Miray'a veda edip evime geçtim. Günlerden pazar günü olduğu için metro ile gitmeme rağmen iki saatte eve gidebilmiştim. Artık bu yol beni çok yıpratmıştı, en kısa zamanda ayrı eve çıkmak için bir yol bulmak artık şart olmuştu.

İnanmaktan VazgeçmeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin