Miray mutfakta yanıma gelip "Elif sen de bir haller var Kaan'a sarılırken az daha ağlayacaktın. Doğru söyle ne yaptı o çocuk sana? Eğer sana kötü bir şey yaptıysa ölümü elimden olur" dedi sinirle.

"Sakin ol Miray, fiziksel bir şey yapmadı ama beni çok kırdı. Hala onun etkisindeyim, merak etme yarın unuturum"

"Bunlar hep benim yüzümden başına geldi"

Yine kendini suçlamasıyla gözlerimi devirdim, "Saçmalama Miray"

"Miray yine ne saçmalıyor bakalım"

Kaan'ın mutfağa girip bize bu soruyu sormasıyla ikimizde şok olmuş şekilde ona döndük.

"Şey Miray bir elbise beğenmişte bin liraymış ve almak istiyormuş o yüzden dedim"

"Miray bir elbise isterse, gider alır kimse ona engel olamaz Elif"

"Elbise sevmek suç mu ya? Neyse siz çok konuşmayın hadi tabaklarınızı ve bardaklarınızı alıp sofraya geçin"

Hep beraber sofraya geçtikten sonra sonunda yemek yemeye başladık. Canım sıkıldığı için fark etmemiştim ama ben de baya acıkmışım. Miray'ın da yemeği o kadar lezzetli olmuş ki ikinci tabağı almamak için kendimi zor tuttum.

"Ee Elif yarın ilk iş günün, artık okuldan sonra işe gideceksin sanırsam"

"Evet artık işe gitmek zorundayım" , iş aklıma gelince Arda bey de aklıma geldi ve yine gözleri! Daha sonra da bugünkü saçma durum!

"Sen yetimhanelere ne zaman gideceksin? Bu hafta sonuna kadar bir yazı taslağı çıkarmamız lazım biliyorsun"

Kaan'ın bu kadar ilgili olması beni de sevindirmişti. "Merak etme unutmadım, gideceğim iki yetimhaneyi de ayarladım. Salı sabahı benim dersim iptal olduğu için okul yerine oraları ziyaret edeceğim"

"Sence yazı yetişir mi?"

"Ben aslında taslağı yazdım Kaan ama ziyaret edince eklemeler yaparım diye bazı yerleri boş bıraktım. Yarın oraya gittiğimde aldığım notlarla sizin de ziyaretinizde aldığınız notları birleştirip eklemeleri yapacağım"

"Konu yazı olunca Elif kendini durduramıyor Kaan. Aklına bir şey geldimi hemen bilgisayara gidip deli gibi yazmaya başlıyor" bunu söyleyen tabi ki benim can dostum Miray'dı.

Kaan galiba bu kadar hazırlıklı olmamı beklemiyordu; şaşkınca gülümsedi. "Ne diyeyim harikasın!"

"Hımm biraz öyleyim galiba"

"Hemen de şımarır, neyse ben artık kalkayım daha yapmam gereken işler var"

"Bir kahve içseydin bari"

"Onu da sonra içerim sözün olsun"

"Peki madem" deyip Kaan'la kapıya doğru yürüdük, onu yolcu ettikten sonra Miray bana dönüp "Hadi dökül" dedi.

"Önce bir kahve alalım da ben bir açılayım", Miray da beni onaylayınca mutfağa geçip kendimize kahve yaptık.

Kahvelerle oturma odasına geçtik ve ben bugün yaşadığım her şeye incinen duygularımı da katarak Miray'a anlattım. Ben sözlerimi bitirince Miray yarı şok olmuş ya sinirli bir ifadeyle bana bakıyordu.

"Nasıl kuzeni ya tesadüfe bak ve o pislik sana nasıl öyle bir şey der ya? Elif bak bu iş bitti, beter olsun. Başına gelen her şeyi de hak ediyordur. Bak söz ver bana bir daha yaklaşmayacaksın ona"

İnanmaktan VazgeçmeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin