son gece

93 6 1
                                    

"Çekilen fotoğraflara bakayım" diyince Atlas telefonumu onlara doğru uzattım. İçeceğimle uğraşırken Atlas aniden bana doğru baktı. Ters bir bakış attığından bir sorun olduğunu anlamıştım.
"Kerem'i mi çağırdın?" Diye sordu bana doğru eğilip.

"Evet" dedim başımı sallayarak.

"Bunu bize hadi bizi geçtim bana sorman gerekmez miydi?" Diye sordu.

"Otel ayarlayacak o, sizi rahatsız edecek bir durum yok merak etme" dedim telefonumu elinden alıp. Kerem'in 'ben çıktım, geliyorum' mesajını görmüştüm.

"Senin ayrı takılmanı istemiyorum, söyle de iptal et. Yol yakınken dönsün" dediğinde sinirlerim tepeme zıpladı ve "nasıl iptal edeyim ya saçmalama" diye çıkıştım.

"Saçmalayan sensin. Garip garip iş yapıyorsun." Diye çıkıştı o da.

"Ya ne var bunda. Senin de kardeşim dediğin insan. Zaten dönmemize bir gün kaldı" dedim omuzlarımı kaldırıp. Sonra hemen indirdim.

"Benim yanımdan ayrılamazsın, başka da bir şey demiyorum sana. Ona göre düşün, taşın" diyip yerine yerleşti. Herkes bize bakıyordu. Gözler üzerimde gezinirken sinirimi yatıştırmakla meşguldüm.

"Ne oldu?" Diye sordu Aleyna.

"İstediğin oldu" diye mırıldanarak konuşunca ben, Atlas "hişt" diyip ayağıma ayağını vurdurdu. Nasıl fark etmişti şaşırmıştım. Resmen ağzımı okumuştu. Beni bu müzikte zaten duyamazdı.

"Ne" diye çıkıştım yine. Sinirle sigarasını alıp ayağa kalktı.

"Hüzzam ne oldu? Bir sorun mu var?" Diye sordu Eda. Yiğit ve Aleyna da bana doğru bakıyordu.

"Yok bir şey, takıştık biraz" dedim. Daha sonra telefonuma mesaj düştü.
"Söyle bizimkilere de kalkalım artık, eve dönelim" yazmıştı Atlas.

"Atlas eve dönelim yazmış" dedim telefonumu anlatımımı desteklemek için havaya kaldırıp. Ben böyle diyince herkes toparlandı. Dışarıya çıkıp arabaya bindik. İlginç bir şekilde Yiğit ve Aleyna telefona baktıkları için, Aleyna da çoktan arkaya oturduğu için öne kalmıştım.
Sitenin kapısının önüne geldiğimizde hepimiz kapının açılmasını bekliyorduk.

"Atlas bassana anahtara. Kapı kendiliğinden mi açılıyor?" Diye sordu Yiğit.

"Açıl susam açıl dersen açılcakmış Yiğit" diyip arabadan indi Atlas. Güvenlikle konuşmaya başladı klübeye girip.

"Şurdan konuşsa olmuyor muydu? Neden içeri gitti o?" Diye sordu Aleyna. Valla bunu ben de merak ediyordum. Geri dönünce kapıyı güvenlik açmış olmalıydı ki Atlas direk içeri girdi.

"Noldu Atlas?" Diye sordu Yiğit.

"Ya yok bir şey kapıda varmış sorun." Dedi elindeki anahtarı elime tutuşturup hızlıca. Başka anahtar da vermişti. Arabayı park ederken "bu nerenin?" Diye sordum.

"Havuzun" dedi.

"Ne havuzu?" Diye sordu Eda.

"Kapalı havuzun anahtarını aldım gireriz diye" dedi.

"Ay ben artık giremem. Çok yorgunum" dedi Aleyna.

"İyi tek başına uyu evde" dedi Yiğit. Anahtarları çantama atarken Atlas çoktan kapımı açmıştı.

Çıktığımda kapıyı kapatıp arabayı kilitledi. Eve giderken uykudan gözlerim kapanıyordu resmen.

Yukarı çıkınca yatağa oturdum. "Uykun çok mu var?"Diye sorunca başımı salladım. Saat üçe gelmişti.

* YALNIZ KUŞ *        Where stories live. Discover now