Wang Gong ile Yang Li arasındaki savaş devam ederken gökyüzünde garip bir olay gerçekleşiyordu.
Herkes savaşa daldığı için bu sahneyi fark etmemişti. Yavaşça bulutlar bir araya geliyor ve gökyüzünü kaplıyordu.
" Yang klanı gerçekten aptal bir çöp için bu kadar riski kim alır. "
Mustafa' nın altın damla almadığını sanan insanlar onun bir çöp olduğunu düşünüyordu.
Onlar için Mustafa artık tehdit olmaktan çıkmıştı.
...
Yüzlerce karşılıklı darbeden sonra Yang Li' nin bedeninde derin kesikler ortaya çıktı.
Yang Li, Wang Gong' un yoğun saldırısına daha fazla karşılık verememişti.
" Neden kaçmıyorsun? "
Wang Gong, Mustafa' ya garip bir şekilde baktı ve konuştu.
Yang Li' nin yarattığı fırsatta Mustafa' nın kaçacağını düşünüyordu. Kaçmadığını gördüğün de şaşırmıştı.
Yang Li, Mustafa' ya üzgün bir şekilde baktı " Neden gitmedin? " dedi.
" Kaçmam için bir neden yok. "
Mustafa' nın sözlerini duyan herkes şaşırmıştı. Buna Yang Li ve Wang Gong' da dahil.
Mustafa açıkça Wang Gong' u tehdit olarak görmediğini belirtmişti. Yang Li, Mustafa' nın gücünü burdaki herkesten daha iyi biliyordu.
Wang Gong' u kendi gücü ile yenemezdi. Mustafa' nın neye güvendiğini bilmiyordu. Bildiği tek şey bugün herkesin şok edici bir sahneye tanıklık edeceğiydi.
" Seni piç, ölüm korkusundan aklınımı yetirdin? "
Wang Gong kendi gücüne güveniyor ve kendi ile gurur duyuyordu. Altı tane altın damlayı almış ve yeterli zamanı olursa yedinciyi almakta bir sorun görmüyordu.
Yeterli fırsatı ve zamanı olursa ilerde klan lideri olacak kadar güçlü olacağına inanıyordu. Şimdi karşısına geçmiş bir çöp onu gözüne dahi koymuyordu.
Artık kardeşinin intikamı umrunda değildi, bugün Mustafa' yı kendi gururu için öldürmek zorundaydı. Yoksa bu ömrü boyunca hep kendisine yük olacaktı.
Mustafa, Wang Gong' a yüzünde alaycı bir gülümseme ile baktı " Seninle sonra ilgilenmek istemiştim. Ölüme bu kadar çok susadıysan susuzluğunu gidermem gerekecek. " dedi.
Sözleri bittiğinde etrafına güçlü bir öldürme niyeti yayıyordu. Mustafa' nın şu an sahip olduğu öldürme niyeti insanların açık bir şekilde görebileceği seviyeye gelmişti.
Savaşı izlen izleyicilerin bir çoğu korkudan titredi. Burada ki insanların büyük bir çoğunluğu ilk kez bu kadar güçlü bir öldürme niyeti görmüş ve hissetmişti.
Anka Diyarı küçük olmasından ve klanlar arasında ki güç dengesinin uzun zamandır korunmasından dolayı hiç büyük çaplı savaşlar olmamıştı.
Küçük çaplı savaşlar genellikle genç nesiller arasında olduğu için savaşan kişilerden çıkan öldürme niyetinin bir sınırı vardı.
Ama şu an Mustafa' dan çıkan öldürme niyeti net bir şekilde bu sınırı aşmış ve yaşlı nesil ile aynı düzeye ulaşmıştı.
Yang Li' nin gözleri bile Mustafa' ya bakarken korku belirtisi gösteriyordu.
Herkes Mustafa' nın öldürme niyeti ile şoka uğramıştı. Bu da Mustafa' nın tam istediği şeydi.
Wang Gong' un gözlerinde de hafif bir korku oluştu. O da herkes gibi ilk kez bu kadar güçlü öldürme niyetine maruz kalmıştı.
Ama bu sadece birkaç saniye sürdü. Kendisi altı altın damlayı almıştı. Yani kulenin 60. Katına çıkmış ve buradaki güçlü ve yoğun olan kalp baskısına direnmişti.
O zaman ki kalp baskısı ile kıyaslandığında Mustafa' nın öldürme niyeti serin bir rüzgar gibiydi.
" Yapabileceklerin hepsi bu mu? Aman ne korktum. "
Wang Gong bu sefer alaycı bir tonda konuştu.
Wang Gong' un sözleri herkesi güldürmüştü. Mustafa' nın öldürme niyeti fazla olsada bu halen çöp olduğu gerçeğini değiştirmiyordu.
Mustafa öldürme niyetini geri çekti. Biraz düşünüp Wang Gong' a baktı. " Benimle bir anlaşma yapmaya ne dersin " dedi.
Wang Gong yüzünde alaycı ve iğrenç bir gülümse varken " Hahaha... Ölümden bu kadar çok mu korktun seni küçük sıçan. Diz çöküp yalvarırsan dediklerini belki düşünürüm. " dedi.
Yang Li, Mustafa' ya hemen baktı. Şu an bile Mustafa' nın ne yapmaya çalıştığını bilmiyordu.
" İstediğin gibi olsun. "
Mustafa dişlerini biraz sıktı ve teklifi kabul etti. Wang Gong' a doğru yürümeye başladı.
Yang Li' nin yanından geçerken " Buradan uzaklaş " dedi.
Yang Li bu sözleri duyduğunda rahatlamıştı. Mustafa' nın kolayca teslim olmayacağını biliyordu.
Mustafa ve Wang Gong arasında ki mesafa 5 metrenin altına indiğinde bazı insanlar artık gökyüzünde ki değişiklikleri fark etmişti.
" Hey... Gökyüzüne bakın! "
" Bu devasa bulutlarda ne böyle. "
" Göksel sıkıntı bulutlarına benziyor. Ama bu bulutlar çok büyük. Kim böyle bir bulut oluşturuyor. "
" Şimdiden 5 km geçmiş gibi ve durmaya niyeti yok. Sürekli büyümeye devam ediyor. "
İnsanların dikkati hemen gökyüzüne kaymıştı. Hatta Wang Gong' da şu an Mustafa' yı unutmuş ve gökyüzüne bakıyordu.
5 km' den daha büyük bir bulutu ilk kez görüyordu. Kendisi bile seviye atlarken en fazla 2-3 km' lik bir bulut ortaya çıkarıyordu.
Bu bulutlara baktığında yüzünde kıskançlık belirdi. Sadece onun değil birçok kişinin yüzünde kıskançlık ifadesi vardı.
Çünkü bulutun büyükküğü kişinin yeteneğini temsil ediyordu.
Herkesin gözleri şimdi seviye atlayan kişiyi arıyordu.
Bu sırada Mustafa uzay yüzüğünden Altın Tüy hapını aldı ve üzerini Qi gücü ile kaplayıp yuttu.
Wang Gong' a baktı " Yaşaman için sana bir şans vermiştim ve sen bunu geri teptin. Üzerine beni aşağılamaya kalktın. Bu gün buradan sağ çıkamayacaksın. " dedi.
Mustafa' nın sözleri birçok kişinin dikkatini çekti. Daha önce herkes pes ettiğini düşündüğü için artık Mustafa' ya karşı ilgileri kalmamıştı.
Yang Li, Mustafa'nın sözleri sonrası hemen uzaklaşmıştı. Mustafa' nın ne planladığını bilmesede bunun çok tehlikeli olduğunu biliyordu.
" Hah... Gerçekten beni öldürmek için neye güveniyorsun çok merak ettim. "
Wang Gong güçlü bir kahkaha attı ve konuştu.
Wang Gong sözleri merakla Mustafa bakan herkesin düşüncelerini temsil ediyordu.
Mustafa biraz bekledi ve yukarıya baktı. Daha sonra parmağıyla yukarıyı işaret edip " Bununla " dedi.
Mustafa, sözlerini bitirdiğin herkes güçlü bir kriz duygusu yaşadı. Ardı ardına gerçekleşen güçlü gök gürültüsü yer yüzünü ve gökyüzünü adeta sallıyordu.
Bu sırada onlarca metre genişliğinde bir yıldırım ejdarhasını andıran güçlü bir yıldırım hızla aşağıya düşüyordu.
Yıldırımın tek bir hedefi vardı. O da Mustafa' ydı.
~ Patlama ~
İnsanlar daha ne olduğunu anlamadan yıldırım güçlü bir patlama eşliğinde Mustafa ve Wang Gong' u yutmuştu.
Wang Gong kendisine doğru hızla gelen yıldırımı gördüğünde bazı şeyleri anlamıştı, ama artık çok geçti. Kendisi ve bedeni kaçmak istiyordu.
Ama kendisi ne kadar güçlü olursa olsun bu güçlü yıldırımdan asla kaçamazdı.