Bölüm 30 Grimmauld Meydanı

224 30 16
                                    


Ağustos ortasına doğru herkes yavaştan toplanmaya başlamıştı, Weasleyler herkesten 2 hafta önce geldiğinden Siriusla bayağı vakit geçirme fırsatları olmuştu.

Akşama doğru Harry ve Hermione'de gelecekti fakat Taylor hala ortalarda yoktu.

Herkes mutfaktaydı, akşam yemeği hazırlanıyordu ki kapıda bir tıkırtı duyuldu. Misafirler gelmişti.

Moody, Tonks, Kingsley, Harry, Hermione ve birkaç seherbaz içeriye girdi, herkes onları karşılamak için ayağa kalktı.

Sirius büyük bir heyecanla Harry'e sarılıp selamlaştı, uzun zamandır bugünü bekliyordu.

-Hoş geldiniz, dedi gülümseyerek Molly Weasley Harry ve Hermione'yi o kadar sert sarmıştı ki boğuyordu.

Hermione içeri çok büyük bir heyecanla girmiş olsa da kısa süre sonra suratına hayal kırıklığına uğramış bir ifade yerleşti. Taylor'u görememişti.

Herkes konuşup birbiriyle selamlaşırken Moody'nin mutfak kapısını işaret etmesiyle dikkatler oraya çevrildi, mutfak kapısının eşiğinde oturur pozisyonda bekleyen anormal derecede büyük simsiyah bir kurt vardı.

-Ne oldu Sirius, kendine yeni bir arkadaş mı buldun? Dedi imalı bir şekilde.

-Burada tıkılı kalmanın ne kadar zor olduğundan haberin var mı Alastor? Kafayı sıyırmak üzereydim, diye karşılık verdi gülerek. Şu an hiçbir şey onun neşesini kaçıramazdı.

Hermione kapıdaki kurdu görünce irkildi ve yere bıraktığı Crookshanks'i anında kucağına aldı, fakat kurt son derece sakindi.

Hep beraber yemek için mutfağa geçtiklerinde Molly Weasley ve Ginny tek tek tabakları masaya yerleştirdi. Hermione de onlara yardım ediyordu, yemekler koyulduktan sonra Sirius masadan boş bir tabak bulup tabağı et ile doldurdu ve yere bıraktı. Siyah kurt onun yanına geldiğinde biraz sırnaştı ve önüne koyulan tabaktakileri yemeye başladı, fazlasıyla acıkmıştı.

Harry başına gelen olaylardan sonra ilk defa gülüyordu, ortam o kadar neşeliydi ki duruşma günü neredeyse aklından çıkmıştı. Bir yerde Sirius Ron ve ona hikayeler anlatıyor, diğer tarafta Tonks suratını farklı şekillere sokarak kızları güldürüyordu.

Hermione de ortamın neşesiyle yumuşamıştı fakat hala mutsuzdu, birkaç saniye sonra dizinde hissettiği bir şeyle irkildi. Kapıda gördüğü kurt, yanına oturup kafasını dizine yaslamıştı. Hermione ilk başta korksa da elini kafasına koyup okşamaya başladı, az da olsa onu rahatlatmıştı.

Birkaç dakika sonra hayvan onun yanından ayrıldı ve köşede yatan Crookshanks'ın yanına gitti. Bunu gören Hermione ilk başta kedisi için çok korktu ama ikisinin iyi anlaştığını görünce rahatladı. Kurt Crookshanks'ın yanına yatmış etrafı inceliyordu.

Yemek bittikten sonra Molly Weasley çocukların odasına gitmesini söyledi, muhtemelen özel bir şey konuşulacaktı.

Harry ve Ron üfleye püfleye odadan çıktılar, üçü beraber Ron'un kaldığı odaya girdi. Ginny ve ikizler ise onlara verilen bir diğer odaya girdiler.

Üçü beraber odaya yerleştikten sonra Harry Hermione'nin biraz üzgün gördüğünün farkına vardı ve direkt konuya girdi.

-Hey, bir şey olmadı değil mi?

-Hayır hayır, önemli bir şey değil. Diye geçiştirmeye çalıştı.

-Emin misin? Dedi Ron meraklı gözlerle ona bakarken.

-Şey, acaba Taylor'u gördün mü? O da geleceğini söylemişti ama burada değil.

-2 haftadır buradayım ama onu görmedim, yaz boyunca hiç ondan haber aldınız mı?

Sohbetleri kapıdan gelen tıkırtıyla bölündü, sanki bir şey tırnaklarını kapıya sürtüyordu.

Harry kalkıp kapıyı açtığında mutfakta gördüğü kurt ile karşılaştı ve girmesine izin verdi, ardından kapıyı kapattı.

Hayvan odaya ilk girdiğinde etrafa bakındı, ardından yavaşça Hermione'nin yanına gidip kucağına kafasını koydu.

-Bu kurt geldiğimden beri burada, Sirius ona "Keskindiş" diye sesleniyor, ilk başta yanına yaklaşmaya korkuyordum ama son derece sakin, korkmanıza gerek yok. Dedi Ron, onları rahatlamak için.

-Hayır, haber almadım, bir buçuk aydır ne yaptığı hakkında en ufak bir fikrim yok, diyerek lafına devam etti Hermione buruk sesiyle.

-Ashley son mektubunda biraz garip davrandığından bahsetmişti, geceleri geç saatte gizlice sıvışıp sabaha kadar gelmiyormuş falan.

-İçimizi rahatlattığın için teşekkürler Ron, dedi Harry gülerek ama suratındaki endişeli ifade silinmemişti. Umarım başına bir şey gelmemiştir.

Onlar konuşurken siyah kurt odanın bir köşesine yürüdü ve oraya sindi, yere koyulmuş bir yastığın üstünde yatarken dili dışarıda onları izliyordu.

...

Sabah olduğunda herkes gitmişti, sadece Weasley ailesi, Sirius ve onlar vardı. 

Masaya oturduklarında sadece Sirius ayaktaydı, geceden kalkmış yemeklerden biraz ısıtıp tabağa koydu ve Keskindiş'in yanına götürdü. Tabağı onun önüne bıraktıktan sonra biraz kafasını okşadı ve kulağına eğildi. Hermione'de onu tenha bir yerde yakalamış olmanın fırsatıyla yanına gitti:

-Şey, Sirius Taylor'u gördün mü, geleceğini söylemişti.

Sirius önce ona baktı, sonra kurda baktı. Birkaç saniye cevap vermedi ama sonrasında,

-Birazdan burada olur, dedi ve göz kırparak onu yemek masasına geri götürdü.

Hermione kafası karışmış bir şekilde yemeğini yemeye çalışıyordu, Sirius'un az önceki hareketleri pek doğal değildi çünkü. Bir şey ima ediyor gibiydi. 

Kahvaltı bittikten sonra Hermione'nin pek keyfi yerinde değildi, Harry bunu fark etmiş olacak ki bir bahane bulup Ron ve onu yukarı çıkarttı. 

Merdivenlerden çıkıp odaya girdiklerinde Harry:

-Merak etme,  en fazla ne olmuş olabilir?

-Dün gece Ron'un anlattıklarını hatırlıyorsun değil mi? Diye tersledi onu Hermione.

-Tamam da başına bir şey gelse haber verirdi değil mi? Bir şey demediğine göre demek ki ciddi bir şey olmadı, dedi Ron.

-Her gece gizlice evden kaçıp sonra geri gelmek senin için yeterince ciddi değil mi Ron? Hermione'nin cümlesinin sonuna doğru sesi yükselmişti.

-Sakin o- 

Harry'nin sözü yine kapı tıkırtılarıyla kesildi, muhtemelen Keskindiş kapıyı tırmalıyordu.

Harry kapıyı açtı ve onu içeri aldı, o kapıyı kapatırken kurt etrafa bakınıyordu, sanki bir şey arıyor gibiydi.

Harry kapıyı kapattıktan sonra geri dönüp yatağına oturdu, Ron ve Hermione yine tartışıyordu.

Keskindiş kapının yanındaki komodini kafasının üstüyle yavaş yavaş sürükleyerek kapıyı tıkamıştı, üçü de gıcırtı seslerini duyunca kafasını ona çevirdi.

-Ne yapıyor bu hayvan? Dedi Ron meraklı bir ses tonuyla.

Harry ve Hermione şaşırmış bir şekilde onu izliyordu, kurt onlara doğru döndükten sonra şöyle bir silkelendi ve form değiştirdi.

Harry ve Ron şoka girmişti sessizce öylece bakakaldılar, Hermione bir anlığına küçük çaplı bir çığlık attı.

-SEN, NASIL BUNU YAPTIN?! 

Buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim, bu bölüm de pek uzun olmadı, daha çok intro gibi düşünün ileriki bölümlerde yavaştan açılmaya başlarızz aşsksşsk lütfen vote ve özellikle yorum bırakmayı unutmayınnn <33

ʜᴀʟꜰ-ʙʟᴏᴏᴅ ʙʟᴀᴄᴋ ~ ꜱᴏɴ ᴏꜰ ʀᴇɢᴜʟᴜꜱWhere stories live. Discover now