ʜᴀʟꜰ-ʙʟᴏᴏᴅ ʙʟᴀᴄᴋ ~ ꜱᴏɴ ᴏꜰ ʀᴇɢᴜʟᴜꜱ

Bölüm 20 Dans

Kapıdan girdiklerinde Ashley ve Ron'un yanına geçtiler, pist boştu. İlk şampiyonlar ve onların partnerleri dans edecekti.

4 Şampiyon da içeri girdi ve dans etmeye başladı, herkes onları izliyordu. Dans bittikten sonra bir alkış koptu ve pist herkese açık hale geldi, isteyen çiftler çıkıp dans edebiliyordu.

Ashley ve Ron kalktıktan birkaç dakika sonra Taylor ve Hermione de piste yürüdü, yavaş tempoda 5-6 dakika boyunca göz temasını hiç kesmeden dans ettiler, ikiside rüyada gibiydi.

Taylor biraz hızlı yoruldu çünkü ayakkabıları dans etmek için fazla ağırdı, giyerken bunu hesap etmemişti.

Danstan sonra uzak bir masaya oturup sohbet etmeye başladılar,

-Beklediğim kadar kötü değildin.

-İltifat mı bu? Dedi gülümseyerek

-Nasıl anlamak istiyorsan, dedi Hermione ve yere doğru eğilip topuklu ayakkabılarının kemerlerini gevşetti, ayağını acıtmaya başlamıştı. Hermione bunla ilgilenirken Taylor'un gözü köşe masada oturan Fred ve Angelina'nın oraya kaydı, ellerinde iki kadeh vardı. Ne olduğunu merak etti, 16 yaş ve üstü öğrencilere alkol veriliyordu ama Fred de Angelina'da 16 yaşında değildi. Taylor "Birazdan geliyorum" diyerek masadan kalktı ve Fred'e arkadan yaklaştı.

-Rahatsız etmiyorum ya?

-Yoo, hayır otur istersen dedi, Fred tebessüm ederek.

Taylor onun kulağına eğildi ve:

-Elindekini nereden yürüttün? Diye fısıldadı Fred'in kulağına.

Fred cevap vermeden masa örtüsünü hafifçe kaldırıp yerdeki kasayı gösterdi, George ile büyük bir vurgun yaptıkları kesindi.

-İki kadeh almamın mahsuru var mı? Diye sordu.

-Kimseye söylemeyeceksen kâfi.

Taylor iki kadeh aldıktan sonra:

-Burada ne olup bittiğinden hiçbir fikrim yok, iyi eğlenceler Bay Weasley, dedi tebessüm ederek ve yanlarından ayrıldı.

Masasına geri döndüğünde:

-Nerede kaldın ve o elindekiler ne?

-Bir dosttan hediye, dedi ve kadehi uzattı.

Hermione bardağı aldıktan sonra:

-Bunu nereden buldun?!

-Neden her şeyi sorgulamak zorundasın? Biraz akışına bırak, dedi Taylor ve bir-iki yudum aldı.

Kokusu Hermione'ye biraz ağır gelmişti ama içtikçe hoşuna gitti, zaten susamıştı. Artık herkes dans pistinden bir bir ayrılıyor ve masalarına dönüyordu. Saatler ilerlediğinde, dans pistinin ortasına kocaman bir sahne kuruldu, baloya özel bir müzik grubu gelecekti, Acayip Kızkardeşler.

Sahneyi görenler, yavaş yavaş ayaklanmaya başladı, ama Hermione'nin ilk kalkışta başı döner gibi oldu, -arada geçen vakitte Taylor Fred'den ikişer kadeh daha almıştı- Taylor onu yakaladı ve:

-İyi misin? Dedi endişeli görünüyordu.

-Hiç olmadığı kadar! Dedi tiz bir sesle, Taylor Fred'den o kadehleri alarak hata yaptığını düşündü.

Grup sahneye çıktığında, herkes sahnenin önüne toplanmıştı, balo hiç olmadığı kadar enerjikti. Sıkıcı dans müziklerinden kurtulmuşlardı. Grubun hareketli müziği karşısında herkes onlara ayak uydurmuştu, hoplayıp zıplıyorlardı, özellikle Taylor Hermione'yi daha önce hiç böyle görmemişti, -muhtemelen göremeyecekti de-. Konser bitmişti, balonun yavaştan sonuna geliniyordu. Birçok öğrenci çoktan büyük salonu terk etmişti. Taylor Hermione'nin kulağına doğru eğilip:

-Gitsek mi artık?

Hermione "olur" anlamında başını salladı ve salondan çıkıp merdivenlere doğru yürümeye başladılar, nihayet artık birbirlerini duymak için bağırmaları gerekmiyordu.

Hermione son 1 saattir oldukça ayık durumdaydı fakat Taylor hala düşeceğinden endişeleniyordu, bu yüzden kolunu bırakmadı.

Taylor'un başına zıpkın gibi bir ağrı sağlandığından çok konuşmuyordu, tek amacı sapa sağlam Gryffindor hanesine varmaktı. Portre deliğinden tırmandıktan sonra bir saniye durakladılar,

-Teşekkür ederim, dedi Hermione canlı bir sesle, Taylor'un aksine hala enerjikti.

-Ne, ne için?

-Bu harika gün için, dedi ve onu yanağından öpüp yatakhaneye çıktı.

Taylor'un vücudu kendini yeniden başlatmış gibi oldu, ne ağrısı kaldı ne uykusu. "Gerçekten iyi bir fikir değildi." diye geçirdi içinden hala Fred'den aldığı kadehleri düşünüyordu.

O da yatakhaneye çıktı ve üstündekileri çıkarmadan kendisini yatağa attı, bugünü bir kaza bela yaşamamış olmadan geçirmiş olmanın rahatlığı ile uyumaya çalıştı.

Sabah kalktığında başındaki ağrı neredeyse çarpı on olmuştu, kahvaltıya inmedi. Yatağından çıkmaya pek niyeti yoktu. Noel tatili olduğuna şükretti çünkü bu halde derse girmeyi bırak kafasını oynatamıyordu.

Biraz daha kestirmek umuduyla gözlerini kapattı.

Uyandığında neredeyse akşam yemeği gelecekti, biraz daha iyiydi, en azından kalkacak kadar enerjisi vardı.

Hala dünden kalma kıyafetleri ile dolaşıyordu, sadece gömleği çıkartıp yerine bir t-shirt geçirmişti. Yavaş adımlarla büyük salon'a gitti, yemek daha yeni başlıyordu bu yüzden Gryffindor masasında pek öğrenci yoktu. Birçok öğrenci Noel tatilinde ailesinin yanına gitmişti. Harry zaten burada kalıyordu, Ron'da birkaç yıldır onu yalnız bırakmıyordu. Hermione'de ailesi tatilde olduğu için okuldaydı onların arasından sadece Ashley 2 haftalığına geri dönmüştü. Taylor tabağına birkaç tavuk aldı, ve başını eline dayayarak yemeye çalıştı, birkaç kupa kahve için her şeyini verebilirdi ama sabah kahvaltısı dışında bulmak neredeyse imkansızdı. Bu saatte Hogsmeade'e de gidemezdi. Bütün odağını tabağına vermişti ki arkadan birinin onu sarmasıyla irkildi,

-Kaç saattir nerelerdesin?! Diye sordu Hermione.

-Uyuyordum, dedi Taylor daha yeni kendine gelmeye başlamıştı.

-Sabahtan beri?

-Evet sabahtan beri, Harry ve Ron nerede?

-Satranç oynuyorlardı birazdan gelirler. Sen iyi misin? Yine kötü görünüyorsun.

-Başım ağrıyor çok mühim değil, dün gece biraz fazla kaçırdık.

Taylor "dün gece" dedikten sonra Hermione biraz utandı, muhtemelen gecenin sonu aklına geldi.

Taylor ağzına 1 parça tavuk attıktan sonra kafasını çevirdi ve:

-İşte geliyorlar, dedi Harry ve Ron'u göstererek.

Harry ve Ron sohbet ederek onların karşılarına oturdular fakat Taylor onların sohbetini böldü:

-Yumurtayı çözdün mü?

-Hayır, aklımda birkaç fikir var fakat hepsi mantıksız.

-Yarın üstünde çalışmaya başlarız, en azından elimizde somut bir şey var. Dedi Taylor ağzına bir parça tavuk daha attıktan sonra.

Sanırım en kısa bölüm bu oldu, balo ve ilişkileri çok konu aldık, artık bunları 3. plana atacağız. Devam bölümlerde karakterler Harry'nin yeni görevine odaklanacak ve storyline'ı ilerleteceğiz, okuduğunuz için çok teşekkür ederim beğendiyseniz lütfen vote ve yorum bırakmayı unutmayın <33