6.7

9.3K 620 48
                                    

Yorum gelince hevesimin tavan yaptığının kanıtı....... Bir sürü kişi yorum yapmış önceki bölüme, sizin o yorum yapan parmaklarınızı severim <3 <3 <3 Ay yvşdm... Neyse bölümü atıp sessizce uzaklaşayım ben gece gece kim uyanık onu da bilemeyeceğim ama :D

<<<<<<<<<<

Sıla'dan

Gözlerimi açtığımda ilk fark ettiğim yan tarafımda nefes alıp veren bir varlığın olduğuydu. Ve o varlık elimi tutuyordu.

İlay'a bakarken hayattaki ikinci dileğimin gerçekleştiğini fark ettim. İlay bana sarılmış ve uyumuştu. Biraz alkolün etkisi biraz deli cesareti ile dün akşam ona birçok şey söylemiş hatta onu baştan çıkarmaya bile çalışmıştım. Kendini tutuyor ve beni bekliyordu. Sırf bu yüzden bile bu kıza tekrar, tekrar ve tekrar âşık olabilirdim.

Bir süre huzurla alıp verdiği nefesleri dinledim. Yüzünün her zerresini hafızama kazıdım. Dokunmak istedim ama uyandırmak istemiyordum. Bu yüzden yavaşça yataktan kalktım. Kıyafet odasına gidip boy aynasından, sargılı olan dikişlerime baktım. İlk zamanlar öyle acıtıyordu ki dayanılmayacak kadardı. Ama İlay'ın bana bakışları o acıyı alıyor, çok uzaklara götürüyordu. Öpeyim de geçsinin İlay versiyonu gibiydi. 'Aşkla bakayım da geçsin.' Versiyonu.

İlay kokan kıyafetlerden üstüme daha kapalı bir şeyler giydikten sonra ki bu üstümdeki askılıyı çıkarıp yerine tişört giymek oluyor, sessiz adımlarla son kez İlay'a bir bakış atıp odadan çıktım. Mutfakta bir kadın vardı ve kahvaltı hazırlıyordu. Daha başındaydı. Beni görünce önce korktu sonra kendini toparladı.

"Kızım sessiz sessiz girilir mi mutfağa bir ses etseydin." Diyerek baş parmağını damağına bastırdı.

"Üzgünüm." Dedim utanarak. Yine başlamıştı işte.

"Murat Bey çoktan çıktı. İlay'a kahvaltı hazırlıyordum bende. Bak sen deli kıza hiç haber vermiyor arkadaşım var diye." Dedikten sonra söylenmeye başlayarak hazırladığı kahvaltıya geri döndü.

"Şey..." diyerek söze girdim. "İlay'a ben kahvaltı hazırlayabilir miyim?"

"Tabi yapamadığın bir şey olursa haber ver hemen yardım edeyim tamam mı kızım?" diyerek gülümsedi. Sessizce başımı salladım, iyi kadındı. İlay'ın içinde hala bir miktar insanlığın kalmasının sebebiydi sanırım. Kendi kızı gibi seviyordu İlay'ı.

Yemekler uzmanlık alanımdan bir tanesiydi. Mutfağa gidip yemek isteyemeyecek kadar utangaç olduğumdan ve mutfakta sürekli farklı insanlar olduğundan mutfak boşalıncaya kadar beklemek ve acıktığımda kendi başımın çaresine bakmak zorundaydım.

Mutfakta yalnız olmamın verdiği güvenle bir şarkı mırıldanarak kahvaltı hazırlamaya başladım. İlay'ın favorisi patatesli kaşarlı omleti de eksik etmedim. Onun sevdiği şeyleri yapmaktan ayrı bir zevk alıyordum. Onu mutlu etmek otomatik olarak beni mutlu ediyordu ve ben hayatımda son bir aydır mutlu olduğum kadar hiç olmamıştım.

Kahvaltı sofrasını hazırladıktan sonra İlay'ın odasına geri döndüm. Onu uyandırmak hayati tehlikemi arttırıyordu çünkü uyanınca ne kadar sinirli olabileceğini biliyordum. Yine de kendimi riske atarak yattığı tarafa doğru yaklaştım. Daha önce birkaç kere uyandırmıştım yine uyandırabilirdim.

"İlay." Dedim hafifçe omzundan dürterek. Mırıldanarak bir şeyler söyledi ama anlamadım. Bu hali, üstüne atlama isteği uyandırıyordu ama yaparsam sonra utançtan ölürdüm ve hazırladığım kahvaltı sofrası boşa giderdi. Her şey kahvaltı için diye tekrarladım içimden.

Aptalın Biri (GirlxGirl)Where stories live. Discover now