TAMAMLANDI!
THE WATTYS 2020/TARİHİ KURGU KAZANANI
Tarihikurgu #1
Tarih #1
Aşkın, iktidarın ve gücün savaşı!
Başlangıcın ve bitişin kaybolduğu kaderler.
Prenses Larysa, krallığının iyiliği için asillerden Pietr Lyorran ile nişanlanmıştır. Ancak bu n...
Bölümü oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın. Upuzun bir bölüm oldu ve Lütfen Kendinizi belli edin.
Aşağıda Grija, Makpha, Mithra ve Artam var.
Bölüm Şarkısı : Twenty one pilots: Goner. Bölüm şarkısı ile okumanızı şiddetle tavsiye ederim. :)
Yayımlanma : 30.11.2018 (17:27)
♣
Medarat Krallığı - Kainndarei - Çöl Kızılı Sarayı
Sandhya
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Günlerimiz karmaşık geçiyordu. 1 hafta sahte eğlencelerle, sahte dostluklarla geçmişti. Oldukça zehirli bir ortamdı ve kendimi koruyordum. Çevremdekilerde bunu başarsa bile yavaş yavaş yıprandıklarını görüyordum. Mesela Vilraj ve Usha. İkisinin arası hiç iyi değildi. Son 1 haftadır sürekli tartışıyorlardı ve Usha Vilraj'ı yanına yaklaştırmıyordu. Vilraj'da Arvind'in odasında kalıyordu. Bu da hoş olmayan dedikodulara sebep veriyordu. Vilraj'a ve Usha'ya dertlerini sorduğumda ise açıklamamaları işleri daha da karmaşık hale sokuyordu. Arvind bile bu konuda ketumdu. Anlaşılan konuyu biliyordu.
Diğer yıprananlar ise Grija ve abimdi. Onların huzursuzluklarının sebebini de bilmiyordum. 3 gündür araları kötüydü. Neden dediğim zaman ikisinden de cevap alamıyordum. Tek gördüğüm Grija'nın abimi suçlarcasına baktığı olmuştu. Abim ise suçlu suçlu yere bakmıştı. Onların bu huzursuzluğu beni de üzüyordu.
Lepika ise ayrı bir sorundu. Artam ile olan aşkı gittikçe bir çıkmaza giriyordu. Artam Sashibai'ye gelmeyi ret ediyordu ve bu ilişkide her ikisi acı çekiyordu. Sonlarının ne olacağını Parsmet bilirdi. Arzum mutlu olmalarıydı ama bu çok zordu. Kısacası bir an evvel buradan ayrılmalıydık yoksa buradaki zehir bizi öldürecekti.
Aynada kendime bakar iken kapım tıklandı ve gel sesimle içeri Devilal girmişti. Boyu hafif uzamıştı. Vilraj'ın uyarısını dikkate almıştım. Makpha'nın oğlumu zehirlemeye çalıştığının bende farkındaydım. Devilal'i uyardığım zaman ise beni dikkate almıyordu. Kendi bildiğini okumaya bayılıyordu.
"Ne oldu, Devilal?" dedim.
Devilal "Konuşmak istedim, anne. Kral Makpha hakkında konuşmak istiyorum. Onun düşünceleri ve bana anlattıkları hakkında oldukça şaşkınım." dedi ve hafif kaşlarım çatıldı. Devilal bana ne konuştuklarını en başından beri demiyordu ama şimdi bunu kendisi açıklıyordu.
"Ne konuştunuz?" dedim ve derin bir nefes aldı.
"Neden bana, bize yalan söylediniz? Babam senin uğruna savaş açmış ama sen babamı hiç istemez iken nasıl oldu?" dedi ve yutkundum. Çocuklara olayları daha hafif anlatmıştık. Çünkü böyle olması daha iyiydi. Onların kafalarının karışmaması içindi ve buraya geldiklerinde kuzenlerini göreceklerini, kral dayılarını göreceklerini bilmeleri lazımdı. Şimdi ise Makpha boş durmamıştı.
