Hamilelik

4.5K 224 315
                                    

Hilal'in ağzından

Akşam olmuştu. Leon'la beraber oturmuş film izliyorduk. Daha doğrusu az öncesine kadar izliyorduk çünkü şu an ben oturmuş çılgınlar gibi ağlıyordum ve Leon da beni teselli etmeye çalışıyordu. Hamilelik yüzünden hormonlarım tavan yapmıştı. Yaklaşık 15 dakikadır kesintisiz bir şekilde ağlıyordum. Leon filmi çoktan kapatmıştı. Ben ise hala filmin etkisiyle ağlıyordum. Yalnız şöyle ufacık bir sorunumuz vardı. Film komedi filmiydi.

Evet resmen komedi filminde delirmiş gibi ağlıyordum. Aslında ilk başta her şey normaldi. Akşam yemeğimizi falan yemiştik. Bu akşam da bizimkiler toplanıp gelince Leon artık dayanamamış 'Bugün doktorla konuştuk. Hilal'in sessiz bir ortamda kalması için bebek için çok önemliymiş. Doktor Hilal'in durumunun kötü olduğunu söyledi. Bir süre görüşmemize ara verelim. Doktor öyle söyledi. Yoksa... Yoksa... Yoksa Hilal'im erken doğum yapabilirmiş." diye yalan söylemişti. Herkes bir süre görüşmeme kararı alıp bizden özür dilerken babam 'Benim serçem nereden senin oluyormuş da Hilal'im diyorsun angut?' diye tepki göstermişti.

Sonra çok kısa bir süre oturup kalkmışlardı. Bugün doktora bile gitmemiştik ve öyle bir şeyin konusu bile geçmemişti. Leon ise 'Baban sürekli tepemde. Artık onun yüzünden yakında karıma bacım diyeceğim!' diye kendini savunmuş ve bana kendini affettirmek için film açmıştı.

Son günlerde Leon'la sürekli mutfaktaydık. Onun isteği üzerine ona yemek yapmayı öğretiyordum. Daha doğrusu ona baskı yapmış, zorla istetmiş ve isteğini kıramamıştım. Ama bu yemek yapma işi en çok onun işine gelmişti çünkü mutfakta sürekli bana sırnaşıyordu. Geçen onunla birlikte kek yapmıştık ve Leon 'Kek mi tatlı yoksa sen mi daha tatlısın?' diye sorup beni öpücüklere boğmuştu. Bir keresinde de makarna için sos hazırlamıştık ve 'Acaba soslu bir Hilal nasıl olur?' deyip sosu yanaklarıma sürmüş ve öpmüştü.

Neyse işte ona mısır patlatmayı da öğretmiştim. Filmi ben seçmiştim o ise mısırları patlatıp getirmişti. Benim seçtiğim komedi filmini izlemeye başladık. Bir süre sonra tabaktaki mısır azalınca ki çoğunu ben yemiştim zaten. Mısır azalınca Leon'a mısır yemeyi yasaklamış ve sadece ben yemeye başlamıştım. Leon da 'Ben de seni yerim bir ara o zaman.' demiş ve yasağı umursamamıştı bile.

Film gayet komikti. Yarısını geçmiştik. Gülmekten ağzım kapanmadı desem yeriydi. Leon da benden farklı değildi. İkimiz de kahkahalara boğulmuştuk. Sonra ben aklıma gelen bir şeyle gözyaşlarımı tutamadım. Leon ilk başta fark etmedi. Kısa bir süre sonra dudaklarımdan küçük bir hıçkırık firar edince bana doğru döndü ve endişeyle sordu.

"Hilal ne oldu? Ağrın falan mı var? Neden ağlıyorsun bi'tanem?" Ben Leon'un sorusu üzerine sakinleşmem gerektiği yerde iyice ağlamaya başlamıştım. Kendime hakim olamıyordum. Ağlamam gittikçe şiddetleniyordu. Dışarıdan ağlama sesimi duyan bu evi cenaze evi zannedebilirdi. Leon ben cevap vermedikçe iyice telaşlanıyordu. Eli ayağına dolanmış gibiydi.

"Hilal, güneşim, civcivim, gözlerine gökyüzünü sığdıran kadınım. Söyle. Bak söyle iyice korkmaya başladım. Ne oldu canın mı yanıyor? Anlat artık hadi!" Leon bu sırada filmi kapatmıştı ve ellerini yanaklarıma koymuştu. Baş parmağıyla bana güç vermek istercesine okşuyordu.

"Anlat hadi!"

"Leon."

"Efendim?"

"Leon."

"Bu bana nedense bir yerden çok tanıdık geldi. Neyse sen boşver. Söyle hayatım."

"Leon hani biz çok güldük ya şimdi!"

"Evet?"

"Hani çok gülen çok ağlarmış derler ya! Biz şimdi çok mu ağlayacağız? Hepsi benim yüzümden! Ya ağlama kısmı evladımızdan çıkarsa. Leon ben çok kötü bir anne olacağım!"

SENDE KENDİMİ KAYBETTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin